19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Balkenende´den Erdoğan´a Rest

Hollanda Başbakanı Balkenende’nin, Başbakan Erdoğan ile görüşmesinde sert mesajlar verdiği öğrenildi. Hükümetin 17 Aralık karar taslağında değiştirilmesini istediği müzakere koşulları için "Türkiye kararı, 25 üye ülkenin işi" diyen Balkenende, Türkiye’nin istediği müzakere tarihini alacağını, taslakta yer alan koşulların ise 25 üye arasında dengeleri ve uzlaşmayı yansıtacağını söyledi.

Ayrıntıları Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfasında manşetten duyurulan haberden aktarıyoruz:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , AB Dönem Başkanı Hollanda’dan "25 AB üyesinin uzlaşacağı müzakere koşullarını reddederseniz bu kapı size bir daha kolay kolay açılmaz" mesajını aldı. Hollanda Başbakanı Jan Peter Balkenende ’nin, Başbakan Erdoğan ile yaptığı görüşmede, hükümetin 17 Aralık zirve bildirisinde istediği değişikliklere olumsuz karşılık verdiği öğrenildi. Türk tarafının taleplerine karşılık ’’Türkiye kararı, 25 üye ülkenin işi’’ diyen Balkenende, Türkiye’nin istediği müzakere tarihini alacağını, taslakta yer alan koşulların ise 25 üye arasında dengeleri ve uzlaşmayı yansıtacağını söyledi.

Hollanda Başbakanı, AB içinde birçok hükümetin iç politikada Türkiye tartışmaları nedeniyle zor bir dönemden geçtiğini, bu nedenle hazırlanan taslakta yer alan koşulların 17 Aralık’a kadar değişmesini olanaklı görmediğini aktardı.

’Koşullara takılmayın’

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ’ün de AB’li üst düzey yetkililerle temaslarında, ’’Müzakere koşullarına takılıp kalmayın. Önemli olan, müzakere tarihinin verilmesi. Böyle bir dönemde daha iyi bir karar çıkarmak mümkün değil’’ tavsiyesini aldığı öğrenildi. Hükümetin AB içinde yürüttüğü temaslarda başarı kazanamaması nedeniyle 17 Aralık kararı Türkiye’nin beklentilerinin aksine şekilleniyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, taslak metin üzerinde süren tartışmalarda gelinen son aşama şöyle:

’Ucu açık’ müzakere: AB içinde yürütülen görüşmelerde, 17 Aralık kararında müzakerelerin ’’ucu açık’’ bir süreç olduğunun belirtilmesi büyük ölçüde netleşti. Hükümetin bundan sonraki çabası, karar metninde ’’tam üyelik’’ hedefinin de güçlü bir ifadeyle yer alması için çaba göstermek olacak. Ancak Fransa ve Avusturya’nın, müzakerelerin olumlu sonuçlanmayabileceği ifadesine de kararda yer verilmesi konusunda baskısı sürüyor.

Müzakerelere başlama tarihi: Türkiye, müzakerelerin 26 Nisan 2005’te başlamasını istiyor. Ancak AB içinde müzakerelerin ekim ayında başlatılması eğilimi güçlenmiş durumda. 17 Aralık kararında, bir tarih belirtilmeden müzakerelerin İngiltere’nin dönem başkanlığında başlatılacağına da yer verilebileceği ifade ediliyor.

Rum Yönetimi’nin tanınması: Hükümet, Kopenhag siyasi kriterleri arasında bulunmayan Kıbrıs’ın, zirve sonuç bildirisinden çıkarılması konusunda AB’yi ikna edemedi. Tutumunda geri adım atan Erdoğan, AB’nin Kıbrıs Rum Yönetimi’ni tanıma beklentisini, müzakere tarihi verildikten sonra ele alabileceklerini söyledi. Erdoğan’ın bu adımının ardından, AB’nin 17 Aralık karar taslağındaki ifadeyi yumuşatabileceği, ancak bunun kararda yer alacağı belirtiliyor. Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, son ana kadar nasıl bir taktik izleyeceği ise belirsizliğini koruyor.

Müzakere koşulları: Türkiye açısından en önemli konuyu oluşturan, müzakere sürecinin uygulama esasları konusunda hükümet hiçbir değişiklik sağlayamadı. AB Dönem Başkanı Hollanda’nın hazırladığı taslak metinlerde, AB Komisyonu tarafından 6 Ekim’de önerilen müzakere çerçevesi daha da katılaştırıldı. Türkiye’nin tam üyelik aşamasına geçebilmesi için dış politikadan tarıma, sağlıktan eğitime, 31 başlıkta müzakereleri tamamlaması gerekiyor.

’Ancak 2014 sonrası’

17 Aralık karar taslağında ise Türkiye’nin mali yük getirebilecek müzakere başlıklarına ancak 2014 sonrasında geçebileceği belirtiliyor. Her bir müzakere başlığının açılması ve kapatılması, AB’nin önceden belirleyeceği kıstasların karşılanmasına bağlı olacak. AB, serbest dolaşım gibi alanlarda, kalıcı sınırlamalar, geçiş dönemleri ya da derogasyonlara başvurabilecek. AB’nin önceki aday ülkeler için başvurmadığı kalıcı sınırlama gibi yöntemler, Birlik’in kurucu anlaşmalarına da aykırılık taşıyor.
CUMHURİYET GAZETESİ
Yayın Tarihi : 13 Aralık 2004 Pazartesi 13:13:37


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?