Başbakan sen bizim herşeyimizsin

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Diyarbakır'da vatandaşların yoğun sevgi gösterileri ile karşılandı..

Erdoğan, valiliğe gelişi sırasında, çevrede toplanan vatandaşlar tarafından alkışlandı; ''Diyarbakır seninle gurur duyuyor'' ve ''Başbakan sen bizim her şeyimizsin'' şeklinde sloganlar atıldı.

Başbakan Erdoğan, Diyarbakır Vali Hüseyin Avni Mutlu'dan brifing aldıktan sonra sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya gelecek. Erdoğan'a, valilik ziyareti sırasında, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay eşlik ediyor.

Bu arada, valilik binası önünde toplanan vatandaşlar eski Diyarbakır Valisi ve Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala'yı da alkışladılar. Erdoğan'ın valiliğe gelişinden önce, Ankara'dan getirilen özel eğitimli köpeklere, canlı yayın araçları ve çevrede bomba araması yaptırıldı.

Saldırıda ölenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralananlara şifa dileyen Erdoğan, şunları kaydetti:

''Bu hain saldırı terör örgütünün sadece çaresizliğini değil, aynı zamanda amaçsızlığını da gözler önüne sermiştir. Çünkü bu yoldan hiçbir yere varamayacağı... Masum insanların, gencecik çocukların hayatına kast ederek hiçbir
şey elde etmeleri mümkün değildir. Terör örgütünün elebaşları kendilerini ele vermiştir. Bundan önce de birçok kez söyledim. Bölücü terör örgütü hiçbir zaman benim Kürt kökenli vatandaşlarımın temsilcisi olmamıştır, olmayacaktır. Bu eylemde, saldırıda ölen kardeşlerim benim Kürt kökenli vatandaşlarım değil mi, bu bölgenin insanları değil mi?''
TERÖRLE MÜCADELEDE AZİM VE KARARLILIĞIMIZ DAHA DA ARTMAKTADIR

Erdoğan, olayın 5 dakika daha geç olması halinde bu sayının daha da artabileceğini ifade ederek, şunları söyledi:
''Bu çaresiz yavrular ebediyete intikal etmiştir. Temennim odur ki, onlar da şehit saflarında muamele görür. Terör örgütünün elebaşıları kendilerini bir kez daha ele vermekle kalmadılar, kendilerinden başka hiçbir şeyi düşünmediklerini, kendi hayatlarından başka hiçbir hayata değer vermediklerini, sadece kendi şahsi amaçlarının, kirli emellerinin peşinde olduklarını, kanlı düzenlerini sürdürmekten başka hiçbir davaları olmadığını ortaya koymuşlardır. Herkesin bunu böyle bilmesi, hesabını buna göre yapması için bunları söylüyorum: Bu hunhar
eylemler bizim terörle mücadelede azim ve kararlılığımızı daha da artırmaktadır. Bunun için 'daha ileri, daha da geliştirilmiş bir demokrasi' diyoruz. Demokrasiyi hep beraber geliştireceğiz. Bu dayanışmamızı hep beraber sürdüreceğiz ve bu demokrasi mücadelesi, inanıyorum ki, çok daha güç bulacaktır, kuvvet bulacaktır.''

TERÖRLE MÜCADELENİN SADECE ASKERİ BOYUTU YOKTUR

Erdoğan, bölgede yaptıkları bu çalışmaların boyutunu ifade etmek istediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Zira, dün akşam bir kanalda bir siyasi liderin yaptığı açıklamaları da görünce gerçekten üzüldüm. Bir defa terörle mücadelenin sadece askeri boyutu, emniyet boyutu yoktur. Siyasi boyutu vardır, diplomatik boyutu, ekonomik,
sosyolojik, kültürel boyutu vardır. Terörle mücadelede birçok alanda mücadele etmeye mecburuz. Terörle mücadele ulusal değildir. Çünkü lokal bir eylem değildir. Terörün uluslararası boyutu vardır. Uluslararası bu terör eylemlerine karşı bizler de bu mücadeleyi uluslararası boyutta götürmek durumundayız. Nitekim Diyarbakır olayı bir anda bütün dünyada hemen karşılığını bulmuştur. Eğer bu anlatılmamış olsa, söylenmemiş olsa bunlar farklı bir şekilde değerlendirilebilir. İşte bu bakımdan bu işleri tüm boyutuyla, bu işi tüm boyutlarıyla ele alıcağız. Bundan sonraki
süreçte de devlet millet kaynaşmasıyla dayanışma halinde bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Tekrar başımız sağ olsun.''