CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AKP iktidarı döneminde "Devletin kendisini şirket, vatandaşı da müşteri gibi görmeye başladığını" belirterek, sosyal sorunların hızla patlama noktasına geldiğini savundu.

Partisinin grup toplantısında konuşan Baykal, okumuş genç işsizliğin toplumun en ağır sorunlarının başında gelmeye devam ettiğini belirterek, "AKP iktidarının 2 yıllık uygulamalarıyla Türkiye’ye armağanı, bu genç işsizler ordusunu büyütmek olmuştur. AKP Türkiye’yi ’para verirsen, hizmet alırsın’ zihniyetine sokmaya çalışmıştır" dedi.

Baykal, Anayasa Mahkemesi’nin Yüce Divan sıfatıyla geçmiş dönemin bakanlarını yargılamaya başladığını belirterek, "Tarihi bir süreç başlıyor. Yüce Divan’da hukuki süreç harekete geçerken doğal olarak beklenen, benzer tabloların gelecekte yaşanmaması için dokunulmazlığın kaldırılmasıdır" dedi.

AKP’nin dokunulmazlıklar konusundaki tavrının altında "Başbakan, bakanlar ve milletvekilleri hakkında ciddi iddiaları içeren yolsuzluk dosyalarının yattığını" savunan Baykal, AKP iktidarının yargının karşısına çıkacak cesareti kendisinde bulamadığını kaydetti.

Baykal, ayrıca, bugüne kadar vergi borcu silinenlerin isimlerinin açıklanmamasını eleştirerek, kimsenin gizlilik arkasına saklanmaması gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin, AKP iktidarı sayesinde laikliğin önemini kavradığını ifade eden Baykal, "Türkiye’de laiklik, bir anlamda günlük olağan bir yaşam biçimiydi. AKP iktidarı, Türkiye’nin bu anlayışını fırsat bulursa değiştirebileceği, yenileyebileceği, bu konuda bazı arayışları ortaya koyduğu bir dönemi yaşatmıştır. Bu manzara karşısında herkes, çok kolayca ortaya çıkmış olan bir anlayışın ne kadar değerli, savunulması gereken, tehdit altına girdiği zaman çok büyük sıkıntılar doğurabilecek bir durum yarattığını görmüştür ve laikliği, AKP iktidarı sayesinde bir kez daha keşfetmiştir. Laikliğin, Lozan’ın, ulusal bütünlüğün ve Türkiye’nin bağımsızlığının önemini bir kez daha kavramıştır" dedi.

Baykal, hükümetten ve Başbakan’dan bir ricası bulunduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Lütfen bir daha Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı sıfatıyla hiçbir ülkeden, tek kuruşluk çıkar için talepte bulunmasın. Ulusal onur anlayışımızla Başbakanınki farklı. Ama Türk halkını rencide etmeye, mahcup etmeye hakkı yok"