Ankara - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin, "yarım porsiyon üyelik gelirse, masadan kalkarız" demediği, ortak bir karar alınmadığı, ulusal politika belirlenmediği ve bu çalışmaya bütün devlet kurumlarının katılmadığı için Brüksel’e beraber gitmediklerini belirtti.

Baykal, Türkiye’nin tam üyelik başvurusunun değerlendirildiği her aşamada, her platformda, Türkiye’nin, haklı olduğu, üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiği için sesini yükseltmesini ve bütün kurumlarıyla kararlılığını göstermesini istedi.

Türkiye’nin hala bunu yapmadığını belirten Baykal, tam üyeliği öngörmeyen, tam üyelik dışında bir modele Türkiye’yi sürüklemeye yönelik bir zirve kararını, reddedemeyeceğini açıklamadığını kaydetti. Türkiye’nin, bütün devlet kurumlarıyla bunu söylemesi gerektiğini ifade eden Baykal, hükümetten, bunun önceden ilan edilmesini talep etti. Baykal, "Bunu ilan etmediğimiz zaman, onlara cesaret verilmiş oluyor. Siyasette temenni söylemek, politika değildir. Temenniyi bırak, 17 Aralık günü zirveden tam üyeliği koşulsuz öngören karar çıkmazsa ne yaparsın, onu söyle. "Ben bunu kabul edemem’, demek yetmez. Kabul etmezsen ne yaparsın, onu söylemen lazım" diye konuştu.

Baykal, konsey kararında ikili bir yapı olacağının görüldüğünü, bir taraftan Türkiye’nin gösterdiği başarıyı ödüllendiren, tam üyeliğe gidişi ima eden ifadeler yer alırken, diğer taraftan, mayınlar, bubi tuzaklarının olacağını ifade etti.

Türkiye’ye, "Siz onlara bakmayın, kamuoyumuzu teskin etmek için o hükümleri koyduk" diyeceklerini belirten Baykal, Türkiye’nin buna "evet" demesi halinde, bir başka istikamete gireceğini ve bunun 10 yıl sürecek sıkıntılı bir istikamet olacağını kaydetti. Süreç içinde, Türkiye’nin tam üyeliğine destek verenlerin, karşı olanlardan etkileneceğini, referandumlar dahil birçok şeyin gündeme geleceğini dile getiren Baykal, "Türkiye’ye yarım porsiyonluk üyelik gelir. Hükümet, ’gelsin bakalım, birkaç lokma alırız, hiç yoktan iyidir’ havalarına girmiş gibi bir izlenim veriyor. Hükümetle burada ayrışıyoruz" diye konuştu.