18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Baykal suskunluğunu bozdu

CNN TURK'te Mehmet Ali Birand'a konuşan Deniz Baykal çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Baykal'ın açıklamalarından bazı satır başları şöyle:

SİYASİ HAYATIM

Ben 10 yılda bir hayatı ve siyasi yaşamı köklü bir değişimler yaşayan biriyim. Bu süreçlerde allak bullak oluşlar yaşadım. 12 Mart'tan sonra askere alındım, siyasi sürgündeydim. 12 Eylül'de ve hemen arkasında Zincirbozan sürgünleri geldi. Parlemanto kapatıldı, partiler kapatıldı. Sonra yeni bir dönem başladı. Beş yıl yasaklı bir dönem başladı. 1995 ve 199'da iki defa istifa ettim. CHP benim iç dünyamda çok önemli bir yerde. 2000 yılında döndüm. 2010 yılında tekrar bir dönüşüm yaşıyorum.

Böylesi alt üst oluşların benim psikolojik dünyamda, yaşantımda, entelektüel hayatımda bazı şeyleri sil baştan yapmam gerektiğini zorunlu kıldı. Karalar bağlayıp, bu da hayat mı diye düşünmek bana komik geliyor.

Dikkatimi şimdi çok yüksek düzeyde hissediyorum.

SİYASET BİTTİ Mİ?

Ben siyaseti illa genel başkan olarak yürütmek olarak ya da böyle bir zorunluluk olarak görmüyorum. Siyasette her alanda yapabilirim. Siyasi değerlendirmelerim ve siyasi hayatım sürecek. Sadece odam değişti. Siyaset yapmaya devam edeceğim.

BUNDAN SONRA NE YAPACAKSINIZ?

CHP ve Türkiye'ye karşı kendimi sorumlu hissetmeye devam edeceğim. Bundan sonra ne yapabilirsem yaparım. Gerekirse meydanlara çıkarım, gerekirse partide, mecliste üstüme düşen ne varsa yaparım...

Normal bir milletvekili olarak partide ve mecliste görev almak beni üzmez. Ben herşeyi sıfırdan alıp baştan yapmak gücünü kendimde görüyorum.

"Bana ne artık parti", "bana ne Türkiye" diyemem. Bu olabilemez. bu benim işim, kendi mutluluğum. Kendimi mutlu hissettiğim bir alan siyaset.

"Koşullar yerine geldiğinde biz Baykal'ı yeniden genel başkan olarak görebilir miyiz?"

Ben mevki makam gözeterek siyaset yapmıyorum. Partim için ne gerekiyorsa yapıyorum. Hiçbir zaman biri şurada olsun, o burada olsun diye birşey yapmadım. Yapamam...


CUMHURBAŞKANLIĞI

Cumhurbaşkanlığı'na aday olmam ya da olmamam gibi bir şey yok. Geçmişte partisi kapatılmış, siyasi hakları elinden alınmış bir süreci yaşadım. Şu an da yaşanan benzer bir süreç.

Geçmişte de böyle şieyler yaşadık. hedef ve bir amaç içinde olmadım. bizim için sürecin kendisi önemli.

KURULTAY

Oluşan rüzgar suni birşey değil. CHP ne idi, nerdeydi? Ve bu süreçte ne oldu? Bunları gözlemlemek gerek. CHP zaten yükselen bir partiydi. 2007 ve 2009 seçimlerinden bu yana yükselen bir konumdaydı. İstifamdan önce yapılan araştırmalarda 25 ila 30 arasında oy oranı vardı. Bu artış, rüzgarla, saman aleviyle olan birşey değildi. Tam tersine medyanın ve bazı çevrelerin engellemelerine rağmen yükseliyordu. Adım adım kazanılan bir trenddi CHP. Bana sordukları zaman önümüzdeki dönemde CHP birinci parti olacaktır diyordum. Hatta o kadar ki, ben bir dramatik ortam içinde istifa ettim. Pişman değilim. Çok memnunum. Benim istifa ortamımda, bir teslim olma, bir eziklik, bir vazgeçme anlamında istifa etmediğimi, bir meydan okuma ve bir direniş anlayışıyla istfia ettiğimi söylemiştim. Ben burada kalayım, bu komployu görmezden geleyim gibi bir anlayışta olmadım hiç.

"Baykalcıların tasfiyesi" deniliyor liste için...

Bugün görev almış olan arkadaşlarım da daha önce görev almış arkadaşlarım da CHP'li.. Yeni bir yönetim var. Sayın Genel Başkan ve yakın çalışma arkadaşları bir ekip oluşturdu. Bu arkadaşlarımın içinde benim de inandığım insanlar var. Seçilmemiş arkadaşlar arasında da seçilse iyi olur diyeceğim yığınla insan var. Bu ortaya çıkmıştır. Bunda bir mesele yoktur. Ben anlayışımı söylüyorum. Ben CHP'lileri Baykal'ın çalışma arkadaşları olanlar ve olmayanlar diye ayırmadım. Benim çalışma arkadaşlarım da boyuna değişti. Bu çok açıktır. Şimdi bir ekip var. Onlar kime yakındır ben bu açıdan bakmam. Onlar CHP için görev almışlardır. Görev almamış isimler de yarın görev alacaklardır.

Kılıçdaroğlu'nun kurultay konuşmasını nasıl buldunuz? Laiklik demedi hiç...

Bütün bunlar klişeler. Bende işsizliğin, yoksulluğun, sosyal sorunların önemli olmadığına dair bir kanaat mi gördünüz? Ya da Kemal Bey'de laikliğin önemi olmadığına dair tespitiniz mi var? 2009 yerel seçimlerinde biz hiç laiklik rejim meselesi konuşmadık. Ekonomik sosyal sorunlar, işsizlik, hangi yanlış politakaların buraya getirdiği... Bunları konuştuk. Bu Deniz Baykal'ın laikliği unuttuğunu mu gösteriyor? Ne ben unuturum ne de Sayın Kılıçdaroğlu. Şimdi yeni bir genel başkan gelmiş. Dikkati oraya çekiyor. Çok doğru bir konuşma yaptı gayet yalın gayet güzel. CHP'nin bir fikriyatı var. Bu fikriyatın içinde işsizlikle, yoksullukla mücadele de var.

'Recep Bey' polemiği

Kemal Bey bize de ismimize Bey ekleyerek hitap eder. Başbakan hakkında da bizimle konuşmalarında Recep Bey dediğini duymuşumdur. Bunu hakaret anlamında söylediği kanaatinde değilim. Anlayanlar nasıl anladı onu bilemem. Söylerken ciddiyetle, çok doğal bir ifade gibi söyledi.

Kılıçdaroğlu solu birleştirebilir mi?

Sol zaten birleşmişti. Solda birlşeşme konusunda bir büyük bunlaım yaşmıyorduk. Bu olay uygun bir noktada gerçekleşti. Kamer Genç'in gelişi de kenarda duruyuoır diye düşünülen insalnlar da CHP'ye destek veren isnalardır. Rahşan Hanımın gelişinin de bir anlamı vardı. Ama biz onun yanında bulunna vekillerle de sıcak bir ilişki içindeydik.

Önder Sav brütüs oldumu

Ben de hiçbir zaman Sezar olmadım. Bu benzetmeler çoğu jkere kendi anlamınuın dışında kullanılır. >O benim terminolojim değil. Pek çok nedenle değil. Brütüs bve Sezar ilikisini düşünüyorum. Bilirsin Sezar arkasından hançer yedikten sonra bir de bne görsün Brütüs orada. Bunu gördüklten sonra yIKIL SEZAR DER. Ben,m sırtımda hançer yok. Yzşadığım olaylar karşısında kendime yıklıl sezar demedinm.

Sen mi Brütüs de demedim. Bir süreç yaşadık. Siyasal hayatın olağan akışı içnde her zaman karşı katşıya kalamadığımız olaylar yaşadık. Bu ıolayları değerlendirdik, not ettik. Bu deneyimler bizi zebginleştirdi. Ben bu deneyden zenginleşmiş olarak çıktığımı düşünüyorum. Bu olayları şimdi içinde bulunduğumuz noktada bir Kurulştay gerçekleştirdik. Bizim iç dünyamızı böyle bir kamuoyunun önünd değerlendirmeye tabi tutmanın çok yanlış olacağını düşünüyorum. Rahatsızlığımı birileriyel paylaşmak durumunda hissetmiyorumrAHATSIZLIĞIMI BİRİLERİYLE PAYLAŞMAK DURUMUNDA HİSSETMİYORUM. bUNLARI AŞARIZ. kşMBİLİR BİZ DE KİMLERİ HAYAL KIRIKLIĞINA UPRAtmışızdır. Şİmdi bulşunduğumuz noktada görev bilincimi temel nokta olarak alıyorum. Yaşanan yaşanmıştır.Çok farklı, çok sıcak bir görüşme yaptık. Ben de bu ziyaretten çok mutlu oldum.

Neden ben o değilim demedi?

Bir defa herkesin şunu bilmesini istiyorum. BU komplo karşsında bana niye istifa ettin diye soruldu? İKincisi Nieye ben reddetmedim? Şimdi ibirinci ile ilgili, bu komplonun altında ezildiğim için değil, meydan okumak için. KOmployu yapabnların yüzüne vurmak içn. Ve Türkiye'^yi uyarnmak için.

 

 

Kim ne biliyorsa ortaya koymalıdır diye meydan okudum. Bu istifa komploya boyun eğmenin sonucu değil.

İkinci konu... Toplumun pek çok aklı başında insanı bu olayın u boyutrunu benim gündeme almamı, tartışmamaı ve reddetmemi değerlendirmemi bekliyor. Ben bunu fevkalade ayıp, tehlikeli ve yanlılş buluyorum. Kimsenin kimseyi bu çerçevede bir sorgulama yapma hakkının olmadığını düşünüyorum. Artık hukukun, ahlakın çığrından çıkacapını... Senin görevin dedikodu yapmak değikl. Vatandaşın hakkını hukukunu korumak. Bugüne kadar kimler için dedikodu yapılmadı? Artık farklı bir zemine girmiş, bir dedikodunun parçası oalcaktuım. İnanan olacaktıi inanmayan olacaktı. Özel dünaymın hesabuını kimseye vermöeyeceğim halde bu duruma düşecektim. O anda mahkeme düğmesin ebastıkç Hukukun bize tanıdığı olanakları kullanarak ne biliyorsak söyleyin dedik. Bunun hesabını ben değil, hukuk bunun hesabını verri. Ama bu soruları biz birbirimize sormaya kalkarsak çok ayıp. Kamusal yaşamda herkes hukukung gereğini yapacak. Ben görevimi yaptım.

.
Yayın Tarihi : 24 Mayıs 2010 Pazartesi 18:12:47
Güncelleme :25 Mayıs 2010 Salı 16:17:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ali IP: 212.125.26.xxx Tarih : 24.05.2010 18:46:47

sol cenahda baykal gibi güvenebileceğimiz siyasetçi çok azdır..


Animasyon IP: 78.164.233.xxx Tarih : 24.05.2010 18:37:51

Bilgisayar teknolojisi var oldukça ve bu teknolojiden faydalanmasını bilen aşağılıklar da olduğu sürece, "belden aşağıya akıllarını takanlar" ile "küfür-hakaret politikası uygulayanlar" sizin de peşininizi bırakmayacakları gibi, -şu an yoğun bir şakilde- başkaları için de kafalarını (!) yoğurmaktadırlar. (Not: Bu yorumumu, hiçbir kişiye ve hiçbir siyasîye atfen yapmadım)


tam IP: 85.98.17.xxx Tarih : 24.05.2010 21:27:35

Demirel gibi kendisini chpnin babası  zannetmeye başladı  haklı 50 senedir chpnin istediği zaman yorumunu yapabilir   kırkpınar güreşlerinde 3  sefer  altın kemeri alan ölene kadar  başpehlivanlığa güreşebilir  eski siyasetçilerde tecrübe sahibi  uzun seneler siyasetin  içinde olduğu için  yorum yapmadan rahat edemezler doğru veya yanlış yorum yapmaları normaldır  çünkü meslek edinmişlerdir   kırkpınarda 3 sefer altın kemeri alamayan 45 yaşından sonra başpehlivanlığa güreşemez.


ayşenur IP: 78.176.5.xxx Tarih : 25.05.2010 11:55:55

evet sayın baykal parti olarak neredeydik nerelere geldik. tepsi içindeki pirinçleri de taş çakıl diye attık. oysa attıklarınız dişinizi kırmaktan korktuğunuz pirinç taneleriydi. kendi ayıklayarak pişirmeye çalıştığınız pirinçleri çok haşladınız. ortaya çıkan cemşid pilavı etrafınızdakilerede tatsız tuzsuz geldi ikram etklerinize de. partimin mutfağında iyi aşçı olmadığınız nihayet ortaya çıktı. belki zaman uzun sürdü ama biz sabırla bekledik acıktığımız her beş yılda güzel bizi bayram edecek pilav çıkar diye ama malesef olmadı. partili olarak yaptığınız pilav bırakın lapayı çorbaya dönüşmeye başlamıştı. neyseki tencere tamamen yanmadan kurtardık. mutfağımızın yeni aşçısı deneyimlerini asla hırslarıyla karıştırmadan bize lezzetli pilavlar sunacak.  KILIÇDAROĞLU size başarılar


yasar ertas IP: 94.101.46.xxx Tarih : 25.05.2010 13:45:48

Siyaseti birakmak, bir is yerini birakmak, bu avrupalilara öz bir durumdur.Bizde hastaliktir kisisel bir komplekstir yasam ve sahsiyet avantajlarin bitmesi demektir Ö avrupali bir parti baskani görevini birakir baska bir dalda is bile arar Bir is yerinde cikmissan normal veya mahkeme karari ile is son bulmussa o is yerine girme imkanin yasaklanmis gibidir giremezsin

Türkiyede Tapu kadostradan calisan isten ayriliyor. Disarda büro aciyor is takibi yapiyor .is takibinde tapu kadosroya gelip kendi isi gibi her dosyaya giriyor. Bende isimi kendim yapmak istiyorum kapisinda saatlerce bekletiliyorum bir türlü isim olmuyor . hey benim güzel memleketim


oğuz IP: 178.245.248.xxx Tarih : 25.05.2010 05:00:36

sayın baykal keşke CHP den istifa etmeyip seçimlere bu bu şekilde girseyindin işte ozaman görecektin göbeğini kaşıyan adamın,dağdaki çobanın seni barajın altına nasıl çekeceğini görecektin.