31
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Baykal'a sert yanıt!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den, türban konusunda kensidisini eleştiren Baykal'a sert yanıt.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında, türban konusunda dün AKP ile sağlanan uzlaşmayı ve türbana yönelik eleştirileri değerlendirdi.

MHP lideri, grup toplantısında, dün AKP ile türban konusunda sağlanan uzlaşmanın çerçevesi hakkında da bilgi verdi. Anayasa ve yasa değişiklikleri tekliflerinin iki partinin ortak önerisi olarak bugün Meclis’e sunulmasının öngörüldüğünü ifade eden Bahçeli, sağlanan mutabakatın esasları konusunda şu bilgileri verdi:

“Yükseköğrenimde bir sorun olarak ortaya çıkan fiili başörtüsü yasağının, bununla sınırlı olarak kaldırılması amaçlanmıştır. Bunun için yapılacak düzenlemeler yükseköğrenim kurumlarıyla sınırlı olacaktır. İlk ve orta öğretim kurumları bunun dışında kalacaktır. Kamu kurumlarında kamu yetkisini kullanarak kamu hizmeti verenler de aynı şekilde bu düzenlemenin kapsamı dışındadır. Bu amaçla Anayasa’nın 10. ve 42. maddeleri ile Yükseköğretim Kanunu’nun ek 17. maddesinde bazı değişiklikler yapılması öngörülmüştür. Kamuoyuna yapılan açıklamada da vurgulandığı gibi, bu düzenlemenin amacı yükseköğretim kurumlarında eğitim ve öğretim hakkının kullanılmasıdır. İlk ve orta öğretim kurumlarında uygulanacak esaslar, kılık-kıyafet şartları esasen yürürlükteki kanunlarla düzenlenmiştir. 42. maddede yapılan bu değişiklik bu kurumlar bakımından bir sonuç doğurmayacaktır. “

“BAŞÖRTÜSÜ ÇENE ALTINDAN BAĞLANACAK”

AKP ile üzerinde uzlaşma sağlanan YÖK Kanunu’nun ek 17’nci maddesinin halen yürürlükte olduğunu belirten Bahçeli, yapılacak düzenleme ile eğitim ve öğrenim hakkını kullanmak, bu haktan yararlanmak isteyenlerin uymak zorunda oldukları kılık-kıyafete ilişkin kuralların açıkça sayılacağını kaydetti. Bahçeli, “buna göre başın
örtülmesinde yüz açık olacak ve bu örtünme kişinin kimliğinin tanınmasına imkan verecek şekilde yapılacaktır. Bu da başın çene altından bağlanacak şekilde örtülmesidir. Böylece, bu baş örtünme şeklinin dışındaki çarşaf, peçe, burca ve benzeri kıyafetlerle yükseköğretim kurumlarına girilmesine izin verilmeyecektir” dedi.

ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ

Bahçeli, grup konuşmasında türban konusunda partisine yönelen eleştirilere de yanıt verdi.

Başörtüsü sorununun yüksek öğrenimde yaşanan bir mesele olarak ortaya çıktığını, çözümün çerçevesinin de bununla sınırlı kalacağını ifade eden Bahçeli, “bu konuda yüksek öğrenim Milliyetçi Hareket’in bu konudaki tavrı net ve açıktır. Aynı husus kamuda çalışanlar, kamu yetkilerini kullanarak kamu hizmeti verenler için de geçerlidir. MHP bugün de yarın da, bu yöndeki taleplerin yanında ve arkasında yer almayacaktır” dedi. Türban konusunda geniş tabanlı bir anlayış birliği oluşturulmasını beklediklerini ifade eden Bahçeli, partisine yönelen eleştirilere şöyle yanıt verdi:

“Bu konudaki tartışmaları doğal mecrası dışına taşıyarak, laiklik ve rejim tartışmaları ekseninde bir polemik başlatan, TBMM’nin anayasa değişikliği yapamayacağını, bunun ‘sivil darbe’ ve ‘anayasa suçu’ olacağını iddia ederek demokrasi dışı yol ve
yöntemlerden medet uman, hukuki fetvalar vererek anayasal kurumları yönlendirmeye çalışanlar çıkmıştır. Bu çevrelere şunu hatırlatmak isterim; TBMM’nin Anayasa’da belirlenen esas ve usullere göre Anayasa’yı değiştirme yetkisi münhasır ve mutlaktır. Bu konuda son sözü söyleyecek olan sadece ve sadece milli iradenin yegane temsilcisi olan TBMM’dir. Anayasal yargı, konu önüne gelirse Anayasa’da açıkça sayılan hususlardaki yetkisini doğal olarak kullanacaktır. Anayasa’ya bağlı olarak görevini yapacak olan yüce mahkemenin, emekli olduktan sonra hidayete eren akıl hocalarına ihtiyacı yoktur. Çok iyi bilinmelidir ki; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve çarpıtılarak takdim edilen içtihadı da TBMM’nin üzerinde değildir. Bu çevrelere Brüksel ve Strazburg’un bu konuda sığınma limanı olmayacağını bunlardan medet ummanın da beyhude bir çabadan öte bir sonuç doğurmayacağını hatırlatmak isterim”

BAYKAL’A SERT ÇIKTI

Bahçeli, grup toplantısında, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın “tartışılan sorunun etmeyeceği’şeklindeki sözlerine de yanıt verdi. Baykal’a, “Sayın Baykal’a karşılığını veren Bahçeli, şunları söyledi:

“Devlete üniforma giydirerek bir kimliğin parçası ve bir inancın simgesi haline getirmenin dışlayıcılık ve bölücülük olduğu iddiasında bulunan Sayın Baykal’ın bu yaptığının açık ve çok tehlikeli bir tahrik ve istismar çabası olduğunu belirtmek isterim. Edibali’den bahsederek milliyetçi olunamayacağı gibi, başörtüsünü seçim otobüslerinde resim malzemesi olarak kullanıp üniversitelerde buna karşı çıkarak ve ortak değerleri çatıştırarak laiklik savunuculuğu yapılamayacağı da çok iyi bilinmelidir.”

ANKA
Yayın Tarihi : 29 Ocak 2008 Salı 12:27:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
kiraz IP: 163.156.240.xxx Tarih : 29.01.2008 13:35:07

birakin deniz baykal istedigini yapsin.cumhuriyet mitinlerinden aldigi havayi yine alir.olan zarar kendi partisine oldu.hala buyuk bir yuzsuzlukle partinin basinda.adamdaki yuz degil ayakkabi koselesi masallah.tr de kadar kargasalik varsa hepsinin basini cekmistir deniz bey.yaka toplamadan tutunda,cumhuriyet mitinlerine kadar.simdide basartusu icin mitin yapcakmis iyice insanlardan nefret kazanmak icin galiba.uyan artik baykal bey,muslumansin musluman inkar etsen bile.


yasar ulkaya IP: 82.215.32.xxx Tarih : 29.01.2008 16:26:00

sayin baykal dusunse bunu bu kadAR cigirtkanlik yapmaz cunku layiklik deniyor o zaman kerkezin yasam tarzi bu madem diyer insanlar istediyi gibi giyiniyor diyer insanlar niye inanci gibi giyinemiyor bizde bu bu topraklarin insaniyiz bizde bu devlete 18 ay askerlik yaptik neye bizim hakimiz yokmu bizde bu topraklarda dogduk buyduk bizde bu devlete vergi veriyoruz sadece bu devlete acik sacik giyinenlermi yasama haki var deniz beyin hanimi aciksa inancsizsa biz ona karisiyormuyuz allah islah etsin allah bu devlete millete zaval vermesin


ali güneş IP: 78.181.51.xxx Tarih : 29.01.2008 20:00:46

Yaşar kardeşim tebrikler. MHP diye bir partinin bir daha meclise gireceğini zannetmiyorum (şayet seçim olursa).Tarihde de din istismarcılığı yapıldı. siyasi bir simge olan türban ile Yüce Dinimizin ne alakası var. 100 Yıl önce türban mı vardı? Adamların niyeti ve amacı belli. Kiraz hanım kimse Cumhuriyet Mitinglerinde hava filan almadı. Sadece millet hiç bir tarikata bağlı olmadığını meydanlarda bağırdı. Şunu unutmayın bu Cumhuriyet çok zor kuruldu. Ha KURULUŞ YILLARINDA DA o zaman da hainler de vardı. Bizi arkadan vuran ingiliz işbirlikçisi ARAPLAR vardı. Ya şimdi adamlar Milliyetçi geçiniyor güya meydanlarda urgan atıyor. Ayıp ayıp bu millet bunun hesabını er yada geç sorar. Dün hainlerin cezasını sorduğu gibi.


Yaşar Yılmaz IP: 88.226.68.xxx Tarih : 29.01.2008 18:35:11

Burası Laik,demokratik,sosyal bir hukuk devletidir,laikliğin olduğu yerde inancın gereğini isteyen bireyler olursa siz o sisteme nasıl laik sistem diyebilirsiniz,yok bizim inancımız göstermelik ve bunu da siyasal simgelerle dışa vuracağız diyorsanız kusura bakmayın onun alanı bu ülke değildir.Deniz Baykal hiç olmazsa siyasi yaşamı boyunca omurgasız olmamıştır ve takiyye yapmamıştır,herzaman ülkemizin üniter yapısını,dilini,bayrağını yüce değerler olarak benimsemiş ve savunmuştur.Deniz Baykal'ın geçmişinde ne şaibe,ne kıvırma ne döneklik duymadık,görmedik.Eğer sizin bildiğiniz birşeyler varsa söyleğin de irşad olalım,bir de ülkemizde Deniz Baykal'yüklenme geleneği oluştu,adam uykudan ters kalksa Sayın Baykal'a yükleniyor,ama herkes böyle bir yargıya varmadan kendi safahatına,eğitim durumuna bakmasında fayda var.CHP ve Deniz Baykal, ne MHP gibi kanlı bir geçmiş,ne de AKP gibi rejimin altını sistemli olarak oyan,takiyye yaparak iktidar koltuğuna oturan,pirinç,kömür,fasulye,yağla halkın oyuna talip olan bir parti değildir,sosyal demokrat bir partidir.Ha siz % 47 oyla iktidara geldik ve meclisteki çoğunlukla istediğimiz yasayı çıkarırız,muhalif olanları sindiririz,işlevselliklerini pasifleştiririz diyorsanız bunun adı demokrasi değil azınığın çoğunluğa tahakkümüdür,bunun adı faşizmdir.Sayın Bahçeli'nin siyasi tarihimizdeki yeri de hep koltuk değneği olarak tescillenecektir.Ben de bu ülkenin bir yurttaşıyım ve tarih kimin hezeyan içinde olacağını, gelecek nesillere hiç kuşku yok ki en iyi şekilde aktaracaktır.


Remzi CANGÜVEN IP: 85.110.6.xxx Tarih : 29.01.2008 15:01:42

BAŞÖRTÜSÜ TÜRBANA YİNE SINIRLAMA GETİRİLDİ VE ÖNCEKİ İLE SONRAKİ ARASINDA HİÇ BİR FARK KALMADI.SAYIN BAYKAL'IN HAKLILIĞI BU HALİYLE NETLİK KAZANDI.MADDE 1-BAŞÖRTÜSÜNÜN VEYA TÜRBANIN NASIL BAĞLANACAĞINI TARİF ETMEK DAYATMA DEĞİLMİDİR? MADDE 2-TÜRBANI VEYA BAŞÖRTÜSÜNÜ YAPILAN DAYATMAYA GÖRE BAĞLANMASI İÇİN TÜRBANI DENETLEME BİRİMLERİNİN OLUŞMASI,KURULMASI VE BU KİŞİLERİN TAKİBİ İÇİN BU HALİYLE YENİ BİR İŞ SEKTÖRÜ OLUŞTURULMASI LAZIM DEĞİLMİ?MADDE 3- TÜRBAN VEYA BAŞÖRTÜSÜ TAKAN KİŞİ DAYATMANIN DIŞINDA BAŞINDAKİNİ DEĞİŞİK BAĞLASA VE GÖREVLENDİRİLEN DE MÜDAHALE ETSE BU ÖNCEKİ UYGULAMA İLE YENİ UYGULAMA ARASINDA NE FARK KALIR? HATTA YENİ UYGULAMA DAHA KABA OLUR.ŞERİAT İSTEYENLERİN HİÇ BİRİ BU ŞEKİLDE YAPILACAK UYGULAMAYI İSTEMEZ VE YENİ UYGULAMALARA DA KARŞI OLDUKLARI HERKESCE BİLİNMEKTEDİR.BU HALİYLE OLAY BAŞ ÖRTÜSÜ OLAYI DEĞİLDİR VE BAŞ ÖRTÜSÜNDEKİ YENİ UYGULAMA,BU UYGULAMALARI YAPANLARIN İÇİNDEKİ,NİYETİNDEKİ UYGULAMA DEĞİLDİR.LAİKLİK BU HALİ İLE TOPLU İĞNE İLE DELİNMİŞ VE DELİK ZAMANLA GIDIM,GIDIM ALIŞTIRILA,ALIŞTIRILA BÜYÜTÜLECEKTİR.BUNLAR HERKESCE BİLİNEN GERÇEKLERDİR. VARMI DÜNYADA GÜNAH İŞLEMEYEN SÖYLE; GÜNAH İŞLEMEDEN YAŞANIRMI SÖYLE; BANA KÖTÜ DİYEREK,KÖTÜLÜK EDECEKSEN YÜCE TANRI, NE FARKIN KALIR BENLE SÖYLE. ÖMER HAYYAM