CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, vehimlerle dış politikanın idare edilmeye çalışıldığını ifade ederek, "1 Mayıs'tan sonra ne olacak diyenlere söylüyorum. 1 Mayıs'tan sonra 2 Mayıs olacak. 1 Mart'tan sonra 2 Mart olduğu gibi. 1 Mayıs'tan sonra 2 Mayıs olacak. Vehim politikasıyla dış politika yapmayı kesinlikle kabul edemeyiz" diye konuştu.
Baykal, partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmasının önemli bir bölümünü Kıbrıs ve Kıbrıs'taki son gelişmelere ayırdı. Kıbrıs sorununun çözümünde New York sürecinin önemli bir aşama olduğunu kaydeden Baykal, burada yapılan görüşmelerde belirli bir 'angajman'ın içine girildiğini ifade etti. "Sorunun çözümünde kaçınılmaz bir noktaya gelinmiştir" diyen CHP lideri, bu çözümün de Annan Planı noktasında gerçekleşeceği mesajının ortada olduğunu ifade etti. "Afaki dönem artık bitmiştir, bir plan üzerinde görüşme yapılacaktır" diyen Baykal, Kıbrıs sorunun çözümünde ilk kez böyle bir noktaya gelindiğine de işaret etti.
Kıbrıs sorununun çözümünde ve Annan Planı üzerinde KKTC Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan ve Türkiye'nin mutabık kalacağı bir çözümün ortaya konulmasının zorunlu göründüğüne işaret eden Baykal, "Annan Planı çerçevesi içine girilmiştir" diye konuştu.
Hükümetin, Kıbrıs sorununun çözümünde New York'a gitmeden önce Annan Planı'nın referans alınamayacağı yönünde sözler sarfettiğini, ancak New York'taki görüşmeler sonrasında Annan Planı referans alınarak çözüme gidileceğinin bir 'kabul' olarak çıktığını hatırlatan Baykal, Annan Planı üzerinden gerçekleştirilecek bir çözümün Kıbrıs'ı 1974 yılı öncesine götüreceği mesajı verdi. Annan Planı'nın 1974 yılı sonrasındaki şartları içermediği iddiasında bulunan CHP lideri, 80 bin Rum vatandaşının 200 bine yakın Kıbrıs vatandaşı içine gireceğini ve bunun da gelecekte öemli sorunları ortaya çıkaracağını savundu.
Artık son dönemde coğrafya üzerinden diplomaside çözümler üretilmediğini nüfus(demografik) yapı üzerinden sorunların çözümlendiğini kaydeden Baykal, bu açıdan da Annan Planı'nın bir çözüm önermediğini belirtti.
Baykal, konuşmasında, vehimlerle dış politikanın idare edilmeye çalışıldığını, bunun daha önce Irak savaşı çıktığında tezkerelerde hükümet tarafından ortaya konulduğunu, aynı siyasetin bugün de ortada olduğunu ifade ederek, "1 Mayıs'tan sonra ne olacak diyenlere söylüyorum. 1 Mayıs'tan sonra 2 Mayıs olacak. 1 Mart'tan sonra 2 Mart olduğu gibi. 1 Mayıs'tan sonra 2 Mayıs olacak. Vehim politikasıyla dış politika yapmayı kesinlikle kabul edemeyiz" diye konuştu.
Baykal, TBMM'de önümüzdeki günlerden itibaren Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı'nın da ele alınacağını belirterek, bu tasarıya karşı sert muhalefet yapacakları sinyalini verdi. Tasarının cemaatçi, ümmetçi bir anlayışla hazırlandığı görüşünü yineleyen Baykal, kamunun bu yasanın çıkmasından sonra son derece sıkıntılı bir döneme gireceğini ifade etti. Hükümetin ve AK Parti'nin bu konudaki tutumunu de eleştiren Baykal, tasarının 'otoriter ve totaliter' bir zihniyetle, kamuoyundan, muhalefetten kaçırılarak TBMM'de ele alınması için çalışıldığını kaydetti.