27
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Bir babanın çaresizliği!

Merkez Seyhan ilçesinde yaşayan ve geçen yıl Şehit İlbey Gülbey İlköğretim Okulu'na giden Cumali (12), Emre (10), ve Esra (9) Yıldırım, maddi imkansızlık nedeniyle okula gidemiyor. 1998 yılından bu yana işsiz olduğunu ifade eden Cumali Yıldırım (36), 2 yıl önce de maddi imkansızlık nedeniyle eşi Hikmet Ç.'den (36) ayrılmak zorunda kaldığını belirtti. Baba Yıldırım, camları kırık aracında hurdacılık yaparak ancak çocuklarına ekmek alabildiğini kaydetti. Kredi kartı ve kredi borçlarının birikerek 27 bin

TL'ye kadar yükseldiğini ifade eden Yıldırım, çaresiz durumda olduğunu söyledi. Çocuklarının çoğu gün aç yattığını, onlara ekmek bile alamadığını anlatan baba Yıldırım, en son büyük oğlu Cumali'nin kendisini aradığını belirterek, " 'Baba okullar başladı ama ne kardeşlerim ne biz okula gidiyoruz. Benim okul kıyafetim yok. Kardeşlerimin ise ne defteri ne çantası var. Gel bize yardım et. Okul kıyafeti al' dedi. Oğlumun bu yakarışı benim çok zoruma gitti. Bir baba olarak onların en temel hakkı olan eğitim

hakkını sağlayamıyorum. Yıllardır işim yok para kazanamıyorum. Bu nedenle yuvak yıkıldı. ben maddi imkansızlıktan 5. sınıfa kadar okudum. Ama çocuklarımı ne pahasına olursa olsun okutacağım. Onlar için böbreğimi satışa çıkardım. Böbreğimi satıp onların geleceğini kurtaracağım" dedi.

Baba Yıldırım, "Çocuklarımın eğitimi için böbreğimi satıyorum" yazılı bir döviz ile eski eşinin evinin önüne gitti. Yıldırım, "Okul; eski eşimden 3. sınıftaki oğlum için 15 kalem okul malzemesi, okula yeni başlayacak kızım için ise 27 kalem okul malzemesi istemiş. Bunları almak zorunlu demiş. Biz çocuklara okul kıyafeti, defter, çanta alamıyoruz. Onlar neler istiyor. Birde çocukları okula gönderemediğimiz için bize ceza gelecekmiş. Biz keyfimizden göndermiyor değiliz. Paramız olmadığı için

gönderemiyoruz. Onların okumasını herkesten çok ben istiyorum" diye konuştu.

Yardım beklediğini ifade eden Yıldırım, "Çocuklarım benden ekmek bekliyor. Onlara para bulamazsam eşim gibi çocuklarımı da kaybedeceğim. Bundan daha acı bir şey olamaz. Bu nedenle böbreğimi satıp çocuklarıma güzel bir hayat sunacağım. Artık başka bir çarem kalmadı. Yeter ki, onların sıcak bir yuvası olsun. Onlara ekmek bile alamadığım günler oluyor. Artık yeter, biri bizim sesimizi duysun" dedi.

Yıldırım'ın 12 yaşındaki 7. sınıf öğrencisi Cumali ise, okullar açılmasına rağmen kıyafet alamadığı için eğitimine bu yıl bir türlü başlayamadığını belirterek, "Ben okuyup mühendis olmak istiyorum. Ancak paramız olmadığı için ne kıyafetimi alabildim ne de diğer kırtasiye malzemelerimi. Arkadaşlarım okula giderken ben eve saklanıyorum. Arkadaşlarım eve gelip 'haydi, okula gidelim' diyorlar. Ama ben utancımdan 'kıyafetim yok' diyemiyorum. 'Sonra gelirim' diyorum. Ancak 3 haftadır gidemiyorum. Ben okumak

istiyorum. Okuyup iş sahibi olmak istiyorum" dedi.

3. sınıfa başlayacak olan Emre Yıldırım (10) ise, çantası olmadığı için okula siyah bir poşetle gittiğini ancak arkadaşlarının kendisiyle dalga geçmesi sonucu okula gitmekten vazgeçtiğini söyledi. Yıldırım, doktor olup hastaları iyileştirmek istediğini ancak ne annesinin ne de babasının okul masraflarını karşılayamadığını kaydetti.

Geçen yıl maddi imkansızlıktan okula başlayamayan ancak bu yıl annesinin borç para bularak okula yazdırdığı 9 yaşındaki Esra Yıldırım da, çantası ve defteri olmadığı için okula gidemediğini ve o da ağabeyi gibi doktor olup hastaları iyileştirmek istediğini söyledi.

Çocukların annesi Hikmet Ç., kira ödeyemediği için evden eve çocuklarıyla geçip durduğunu belirtti. 17 yaşındaki oğlu Ümit Yıldırım'ın zihinsel engelli olduğunu belirtti. Hikmet Ç., yaklaşık 1 yıl önce elinden yaralanarak çolak kaldığı için çalışamadığını ekledi ve yardım beklediğini söyledi.

İHA
Yayın Tarihi : 11 Ekim 2009 Pazar 11:30:04
Güncelleme :11 Ekim 2009 Pazar 11:32:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
İsa TOPALOĞLU IP: 78.174.251.xxx Tarih : 11.10.2009 19:39:26

Garibim 3 çocuk yapmış, sayıyı da tutturmuş ama; Bir gariplik var bu işte. Gerçi her üniversiteyi bitirene bile iş vermek zorunlulugu yok. Ne yapsa acaba....