AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, CHP lideri Deniz Baykal'ın, Van'daki saldırıya yönelik iddialarıyla ilgili dava açtı.
yapmaz demek isterdik ama bakan iken milleti sahsi kini yüzünden ordan oraya süren hatta bir müdürü 11 kere görevden alıp sonra kendi bakanlığı bırakmak zorunda kalan birine de pek itimat edemiyoruz
Van'ı iyi tanıyan birisi olarak ben de konuyu soruşturdum. Önce BDP Van İl Başkanı Cüneyt Caniş ile konuştum. Cüneyt Caniş, bu saldırının kendileri ile ilgisinin olmadığını kesin bir dille söyledi ve şunları ekledi: 'Biz bir protesto yapsak, bunu gizlenmeden, kendi bayrak ve flamalarımızla ve demokratik biçimde yapardık. Benim böyle bir işten haberim yoktu. Acaba bazı küçük gruplar bizden habersiz bir eylem mi düzenlediler diye bir kaç kez araştırdık. Hayır; bizim arkadaşlarımızın bu işle bir ilgisi yoktu. Belediye Başkanımız Bekir Kaya ile de konuştum. Onun da bu taşlı-yumurtalı saldırıdan haberi yoktu. Yani; bu olayın BDP ile ilgisi yok. Bizim böyle gizli saklı davranmadığımızı da zaten kamuoyu bilir. Biz başka partilerin demokratik çalışmalarını demokrasinin bir gereği görürüz, neden engel olalım ki...'
İşi BDP'yle ilgisinin olmadığı zaten ilk anda CHP Lideri Deniz Baykal tarafından yapılan açıklamada da dile getirilmişti. Sayın Baykal; açıkça AKP Van Milletvekili Hüseyin Çelik'i işaret etmişti. CHP Lideri; AKP'nin, CHP'ye tuzak kurduğunu söylemişti. İşin daha vahim yanı da; polisin AKP tarafından tuzak işinde kullanıldığı yolundaki değerlendirme. CHP Lideri Baykal, Van polisinin; kendilerine; 'Salona gitmek için otobüsten inin, yürüyün, o sokağa otobüs giremez!' dediğini belirtip ekliyor. 'Bir de baktık ki protestocular orada kutu kutu yumurtalarla bizi bekliyorlar. Van polisinin sözüne uyup da otobüsten insek; bu protestoculara yem olacağız.'