2
Mayıs
2025
Cuma
ANASAYFA

Çiçek için son karar ne?

Albay Dursun Çiçek Askeri Savcılıkça tutuklama istemiyle mahkemeye sevkedildi. Mahkeme bu talebi reddetti.


Genelkurmay'dan yapılan yazılı açıklama şöyle:

1. Yürütülen bir soruşturma kapsamında, bir şüphelinin bürosunda yapılan aramada ele geçirilen ve bilahare 12 Haziran 2009 tarihinde bir gazetedeki habere konu olan fotokopi belgeye ilişkin yapılan inceleme sonucunda, Genelkurmay Askerî Savcılığı tarafından 24 Haziran 2009 tarihinde “Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı” verilmişti.

2. Sayın Genelkurmay Başkanı tarafından, 26 Haziran 2009 tarihinde yapılan Basın Toplantısında; “Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı kesin değildir. Biz hukuk devletiyiz. Hukuk devleti ilkelerine de sadığız. Bu belgenin doğru olduğuna ilişkin yeni delil, bilgi, emare vs. çıkarsa elbette bu soruşturma tekrar açılabilir.” şeklinde açıklamalarda bulunulmuştu.

3. 26 Ekim 2009 tarihinde bazı gazetelerde söz konusu belgenin ıslak imzalı aslının bulunduğuna ilişkin haber ve iddiaların yer alması üzerine, Genelkurmay Başkanlığı Askerî Savcılığı tarafından yeniden soruşturma başlatılmıştı.

4. 16 Şubat 2010 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Belge”nin Genelkurmay Askerî Savcılığına gönderilmesini müteakip, söz konusu belgenin ıslak imzalı aslının mevcudiyeti iddialarını doğrulayabilecek bazı delillerin elde edilmesi nedeniyle, 24 Haziran 2009 tarihli karara esas teşkil eden gerekçelerin yapılmakta olan soruşturmada geçerliliğini yitirmiş olduğu dikkate alınmış ve Genelkurmay Askerî Savcılığınca verilen “Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı” kaldırılmıştır.

5. Bu kapsamda devam olunan soruşturma sırasında, ifadesi Askerî Savcılık tarafından yeniden tespit edildikten sonra, Dz.P.Kur.Alb. Dursun ÇİÇEK tutuklama talebiyle Askerî Mahkemeye sevk edilmiş ve 01 Mart 2010 tarihinde Genelkurmay Askerî Mahkemesi tarafından tutuklama talebinin reddine karar verilmiştir.

6. Soruşturmaya Askerî Savcılık tarafından devam edilmektedir. Herkesin; soruşturmanın gizliliği ve masumiyet ilkelerine saygılı olmasını, bu bağlamda sorumlu hareket etmesini ve yargı sürecinin sonucunu sabırla beklemesini bir kez daha hatırlatmakta yarar görülmektedir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur. 

...
Yayın Tarihi : 1 Mart 2010 Pazartesi 21:20:29
Güncelleme :1 Mart 2010 Pazartesi 21:36:16


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
erkan ünal IP: 78.164.28.xxx Tarih : 2.03.2010 13:20:23

arkadaşım  çok fazla mantıksız konuşmusun.bütün kriminal raporlarında imza albaya aittir ibaresi var. senin demene göre o zaman bunlar bir belge hazırladılar sen fethullah gülen cemaatini hedef gösteriyon ya  bu albayı kaçırmışlar zorla da imzasını attırmışlar demek istiyorsun herhalde. bu ülkede de hiç darbe olmadı değilmi ?12 eylül,  28 şubat, 27 nisan  darbe ve darbecikleri hiç olmadı bu olaylar yaşanmadı değil mi?kesin bu işlerde de fethullah gülen cemaatinin parmağı var. bu cemaat darbeleri kendi hazırlıyor askerleri zorla kaçırıp darbe yaptırıyor. değil mi? darbecilerimizin ve darbe severlerimizin hiç suçu yok bu işte hep iftira değil mi? sen bu yolda devam et birgün seni de kaçırırlar da sana da birşeyi zorla yaptırırlar aman ha dikkat et. telefonların dinleniyor olabilir. imzanı her yerde kullanma oldu mu sen?  bir belgeyi ellemeden önce eldiven tak belki parmak izinle de seni darbe yapmakla suçlayabilirler . değil mi?


oviraptor IP: 78.175.17.xxx Tarih : 2.03.2010 12:32:51

ben işin içinde fettullah varsa bu işte bir komplo olduğuna eminim bu cemaatin pek çok tsk ya pek çok asker soktuğuna şahit oldum bunu herkez biliyor özellikle  fetullahın evlerine o çocukları gönderen veliler ve bu ıslak imza asker içindeki fettullah ajanlarının işi olduğu kanatindeyim kaşla göz arasında komutana böyle bir kağıt imzalatamazlar mı öyle olmasa nasıl kağıttaki imzanın komutana ait olduğunu bu kadar emin bir şekilde iddia edebilirler bu kağıt nasıl bu kadar kolay bu gurubun eline geçmiştir hep açıklanması gereken sorular ama kimsenin fikri yok