Başbakan Tayyip Erdoğan, Pazartesi gününden itibaren Ziraat Bankası’nın tarımsal kredi faiz oranlarını yüzde 8-15 aralığına çekeceğini bildirdi. Başbakan Erdoğan, partisinin MKYK toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında, AKP iktidarıyla Türkiye’nin her alanda nasıl bir değişim yaşadığının görüldüğünü söyledi.
AKP iktidarının çıtayı çok yüksek tuttuğunu ve yüzde 5.3’lük büyüme oranlarını bile sıradan bir gelişme gibi gördüğünü anlatan Erdoğan, "Bir ileri iki geri giden bir ekonominin ardından, bugün dünyanın hayranlıkla izlediği bir süreci yakaladık. Kamu bankalarının geçmişte ne tür badireler atlattığını, nasıl içlerinin boşaltıldığını gördük, esnaf, çiftçi kan ağlarken onlara gidecek kredilerin nasıl başka yerlere gittiği gördük. Ama artık bu dönem kapanmıştır" diye konuştu.
ÇİFTÇİYE MÜJDE
Erdoğan, Ziraat Bankası’nın 2002 yılında çiftçiye aktardığı kredinin 227 trilyon TL iken bu miktarın 2004 sonunda 1 katrilyon 76 trilyon TL seviyesine çıkarıldığını anlatırken, 30 Haziran 2005 karihi itibariyle finansman miktarının 1 katrilyon 962 trilyon TL olduğunu söyledi. Ziraat Bankası’ndan sadece 89 bin üretici yeni kredi kullanırken, bugün bu sayının 250 bin 463 kişiye yükseldiğini dile getiren Erdoğan, "Bu yetmez, bir adım daha öteye gidiyoruz. Kredi faizlerini şimdi daha aşağı çekiyoruz" dedi. Erdoğan, Pazartesi gününden itibaren Ziraat Bankası’nın tarımsal kredi faiz oranlarını yüzde 8 ile 15 aralığına çekeceğini açıkladı.
ZİRAAT’E KONUT FİNANSMANI GÖREVİ
Erdoğan, Ziraat Bankası’nın bir başka atağının da TOKİ ile yaptığı protokol olduğunu anlatırken, Bankanın, TOKİ’nin üreteceği konut projelerinin kredilendirilmesi için yeni bir finansman modelini uygulamaya koyacağını kaydetti. TOKİ’nin projeleri için Ziraat bankası’nın ilk etapta 150 trilyon liralık bir kaynak tahsisi yaptığını anlatan Erdoğan, "Vatandaş talebini bankaya yapacak, bu müracaatı yapanın durumu TOKİ tarafından değerlendirilecek ve uygun bulunursa banka yüzde 25’ini peşin tahsil edecek geri kalanını ise kredilendirecek" diye konuştu.
TERÖRÜ OLUŞTURAN SEBEPLERİ KALDIRMANIN ÇABASINDAYIZ
Basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Başbakan Erdoğan, dün Adalet Bakanlığı’nda yaşanan canlı bomba olayının anımsatılması üzerine, şunları söyledi:
"Dünkü olay aslında, gerek emniyet, gerek Adalet Bakanımız tarafından da ifade edildi. Olay bir terör girişimidir, aylardır istihbarat örgütlerimizin de hassasiyetle takip ettiği bir konudur ve bu dün Adalet Bakanlığımıza yapılan bir terör girişimiydi. Olaya müdahaleler aslında gerek Adalet Bakanlığında korumalar, güvenlik güçlerinin, gerekse ikinci etaptaki kaçma sürecindeki fünye ile ilgili müdahelelerle halkın arasına girmesi halinde doğabilecek çok büyük bir facia, terör eylemi önlenmiştir. Tabii bizim beklentimiz, bizim arzumuz bu neticenin doğması değildir. O nedenle bu neticeye götüren sebeplerin kaldırılması gerekir ve bu sebepleri kaldırmanın çabası içindeyiz. Terör her zaman takip altındadır ve güvenlik güçlerimiz tarafından cevabını bulacaktır."
Erdoğan, dün Genelkurmay Karargahı’nda kendisine verilen terör brifinginin sorulması üzerine, kendisini terör konusunda brife ettiklerini belirtirken, "Geçmişten bugüne durum tespiti, teşhisi ve gelecekte alınacak önlemler konusunda değerlendirmelerde bulunduk" demekle yetindi.
YUNANİSTAN İLE DOSTUZ
Erdoğan, başka bir soru üzerine de Türkiye ile Yunanistan’ın dost iki ülke olduğuna işaret ederken, önümüzdeki günlerde sınırda Karamanlis, Molivyatis, Abdullah Gül ve kendisinin katılacağı törenle doğal gaz boru hattının temelini birlikte atacaklarını bildirdi. Söz konusu programda sınırdan iki ülkeye de geçeceklerini, şenlikler yapılacağını anlatan Erdoğan, "Biz dostuz, geçen gün Kara Kuvvetleri Komutanımız oradaydı. Birlikte gelip gideceğiz" dedi.
SORUN BİZDE DEĞİL RUM TARAFINDA
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusunda Türkiye’nin bir problemi olmadığını sorunun Güneyde, Rum Kesiminde olduğunu ifade ederken, Türkiye’nin garantör ülke olarak yapacağını yaptığını, Kuzey Kıbrıs’ın da yaptığını ve bunu Annan Planı’na ilişkin referandumda gösterdiğini söyledi.