Cinayet dünyanın gündeminde
Adalet Bakanı Şahin’in Ceber’in yakınlarından özür dilemesi, dünya medyasında geniş yankı uyandırdı. Ancak, ‘Türkiye’nin insan hakları siciliyle ilgili soru işaretleri bulunduğu’ vurgulandı.
Uluslararası ajanslar ve yabancı gazeteler Adalet Bakanı'nın özrünün Türkiye için ender rastlanan bir olay olduğunu belirtirken, Türkiye'nin insan hakları siciliyle ilgili soru işaretleri bulunduğunu vurguladı
AFP: Fransız haber ajansı, Türkiye'nin insan hakları sicilini inceleyen kurumlar için işkence ve kötü muamelenin en büyük meselelerden biri olduğunu yazdı. Haberde, AB yetkilileri ve Türk insan hakları savunucularının, Türkiye'deki işkence vakalarının, 2000'li yıllardaki hissedilir düşüşün ardından son yıllarda yeniden yükselişe geçtiğini söylediği belirtildi. AFP, bu durumu eleştirenlerin, hükümetin "işkenceye sıfır tolerans" politikasına rağmen suçlanan görevlilerin işkence yapmakla değil, görevi kötüye kullanmakla itham edildiklerini söylediklerine dikkat çekti. Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerine başladığı 2005 yılından itibaren insan hakları konusunda ilerleme kaydetmesini sağlayan reformlar yaptığını belirten ajans, ancak son zamanlarda Erdoğan hükümetinin reform sürecini yavaşlattığı gerekçesiyle eleştirildiğini yazdı.
AP: Adalet Bakanı'nın özrünü "nadir bir davranış" olarak niteleyen AP şu ifadeleri kullandı: "Güvenlik güçlerinin işkence yaptığı iddiaları uzun zamandır Türkiye'nin insan hakları sicilini lekeliyor. Türkiye, işkenceye karşı "sıfır tolerans" politikası uygulayacağını açıkladı, ancak insan hakları örgütleri, suçluların cezalandırılmadığını söylüyor."
Reuters: Türkiye'nin AB baskısıyla işkenceyi yok etme sözü verdiğini belirten Reuters, "Ancak insan hakları örgütleri, Ceber'in ölümünün Türk karakolları ve cezaevlerinde kötü muamelenin hâlâ yaygın olduğunun kanıtı olduğunu söylüyor" diye yazdı.
BBC: İngiliz yayın kurumu BBC'nin İstanbul'daki muhabiri Sarah Rainsford, Türkiye'de işkence iddiaları için özür dilenmesinin ender rastlanan bir gelişme olduğunu belirtti. BBC'nin internet sitesindeki haberde, "Hükümetin işkenceyle ilgili sıfır tolerans politikası var ancak insan hakları grupları sorunun hâlâ devam ettiğini söylüyor" ifadesi kullanıldı. BBC, geçen yıl gözaltına alınan bir kişinin kötü bir biçimde dövüldükten sonra ölmesi olayına ilişkin soruşturmanın henüz başlamadığına da dikkat çekti.
Guardian: İngiltere'de yayımlanan Guardian gazetesi de, Mehmet Ali Şahin'in özrünü "ender bir özür" olarak niteledi. Guardian, Engin Ceber olayının AKP'nin işkenceye sıfır tolerans politikasıyla ilgili soru işareti yarattığını ve Türkiye'nin insan hakları siciliyle ilgili kuşkuları canlandırdığını yazdı.
Washington Times: ABD'de yayımlanan gazete, Türk Adalet Bakanı’nın “ender rastlanan bir jestle" Ceber’in ailesinden özür dilediğinin altını çizdi. Gazete, “Ceber, geçen yıl solcu bir gazeteyi satan bir gence ateş ettiği ve felç bıraktığı iddia edilen polislerin adalet önüne çıkarılmamasını protesto ederken geçen ay gözaltına alınmıştı" diye yazdı.
ADALET BAKANI ŞAHİN:
Özür erdemdir
Engin Ceber'in Metris Cezaevi'nde işkence yapılarak öldürülmesinin ardından, olayı doğrulayarak devlet adına ilk kez özür dileyen Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, "Özür erdemdir. Anayasa ve yasalar değişse de zihniyet değişmedikçe gayretler yarım kalır. Bu olay ibret olmalı" diye konuştu.
TBMM'de dün düzenlediği basın toplantısında Şahin, Ceber olayını şöyle değerlendirdi: "Anayasa ve yasaları değiştirin, zihniyet ve kafalar değişmedikçe yapılan çalışmalar, gayretler hep yarım kalıyor. Kafaların değişmesi de zaman gerektiriyor. Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi işkence listesinden çıktı ama 'İşkenceye sıfır tolerans' deyince 'Hiç işkence olmayacak' diyemiyorum. Münferit de olsa zaman zaman karşılaşıyoruz. Ceber olayında olduğu gibi, Türkiye'nin bir vatandaşın hayatını kaybettiği ülke olarak anılması hepimizi üzdü."
Şahin, Hrant Dink davası başta olmak üzere davalarda sürekli "gizlilik" kararı alınmasının sorulması üzerine, "Gizlilik kararı almışsa mahkeme, 'Niye aldınız kardeşim, kaldırın bunu' da diyemem" dedi.
UAÖ TÜRKİYE ŞEFİ GARDNER
Süratle soruşturulsun
Merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye masası şefi Andrew Gardner, Adalet Bakanı Şahin'in Ceber'in yakınlarından özür dilemesini memnuniyetle karşıladıklarını, ancak hükümetten somut adımlar beklediklerini söyledi. BBC'nin Türkçe servisinin sorularını yanıtlayan Andrew Gardner, "Biz hükümetin, "işkenceye sıfır tolerans" tanınacağı ifadesini memnuniyetle karşıladık, ancak bu ifadenin şimdi eylemlerle desteklenmesi gerekiyor.
Yaşanan bu son vakayla ilgili olarak da hükümetin, sorumluluğunu kabul edip özür dilemekle kalmaması ve gözaltına alındıktan sonra gerçekleşen bu ölümün süratle soruşturulmasını sağlamasını talep ediyoruz" dedi.
ÇAKIR IP: 88.252.98.xxx Tarih : 16.10.2008 15:57:57
ELBET HOŞ OLMAYAN BİR DURUM BELKİ AMA KENDİ ÜLKELERİNDE GÜNDE ONLARCASINI KURŞUNA DİZİYORLAR TÜRKİYEDE BİR VATANDAŞ DÜNYA GÜNDEMİNDE İMİŞ GEÇİN BU AYAKLARI KARDEŞİM...
mehmettiflis IP: 85.98.199.xxx Tarih : 16.10.2008 10:52:30
Ülkemizde bazı gelişmeler olduğu ve bu iktidar döneminde alışılmadık yenilikler yapıldığı bir gerçek.Ülkemizde bundan iyisinin de yapılacağı,yapılması gerektiği,bunda geç kalındığı da ayrı bir gerçek.Bakın bu haberle ilgil yeni bir uslüp çıktı ve olması gereken gibi bakan işkencenin varlığını kabulle sorumlu olarak özür dileme erdemini gösterdi.kim kazandı ,ülke kazandı,devlet kazandı,vatandaş kazandı.Yasadışılık kaybetti.Buraya kadar çok güzel.Peki bu yeterli mi ? tabiiki değil.Şimdi eğri oturalım doğru konuşalım o gardiyanlar ötedenberi işkenceyi sürdürürken sorumlu savcı ve müdürlerden yüz bulmasalardı veya onlar tarafından layıkıyla denetlenip lkaz edilmiş olsalardı bunlar olurmuy du,peki savcı ve müdürlerden kim açığa alındı.işte bizim mantığımız bu,alttakileri göstermelik ezeriz ,nereye kadar giderse deriz üstteki esas suçlulara bir türlü müeyyide uygulamayız ve bataklığı kurutmadan sivrisineklere ilaç atmayı kesin çözüm gibi görürüz.Allah aşkına cezaevlerinde sorumlu savcının ve sıralı müdürlerin rızaları veya gözyummaları olazsa gardiyan işkence yapabilirmi.peki onlara işkenceyi usul haline getirip olağanmış gibi alıştırıp şimdi işin içinden sıyrılan denetim ve yönetimdekileri aynı yerinde bırakırsanız yapılan iş neye yarar göstermelik olmaktan başka.bakan bu ders olsun diyor.ders olması için o cezaevi savcısı,o cezaevinden sorumlu sözüm ona insan hakları heyeti,o cezaevinin sıralı tüm müdürleri bunlardan bihaberlermiydi.o zaman görevlerini yapmamış olmazlarmı .peki onlarla ilgili açığa alma niye yok.Bir iş yapılacaksa adam gibi yapılır ve akıllı yapılır yoksa üç beş gardiyanı açığa alıp özür dilemekle bakanın görevini layıkı ile yaptığından sözedilemez.PKK ile dağdakilerle uğraşarak problem çözülmediği ,esas suçlulara ulaşılmadan hallolmadığı gibi bu da esas suçlular ve insiyatifi elinde tutup direktif vererek veya vermeyerek suçta sali temel kişim savcı ve müdürleri katmadan işi düzeltmiş olmazsınız ve caydırıcılıkta esas unsuru atlamış olursunuz.Peki ceber işkenceden ölmeseydi sakat sakat yaşamaya devam etsey di ki böyleleri cezaevinde çok var,o savcı o müdür o insan hakları göstermelik uyduruk komisyon üyeleri hangi fonksiyonları ile dile getirilmiş olurlardı.Kafamızı kumdan çıkaralım.eğer bundan sonra hakikaten işkenceye sıfır tolerans diyecek buna kendimiz inanıp başkalarını da inandıracaksak o gardiyanlardan önce cezaevi sorumlu savcısı,sıralı müdürlerin hepsi,insan hakları komisyon üyelerinin suçlarda asli fail oldukları gerçeğinden onları gardiyanlardan önce cezalandırıp verilecek cezalardan hareketle bundan sonra bu suçu işleyebileceklerin cezadan kurtulamayacakları imajını pekiştirip öylece emsal göterip suçun önüne geçilerek insanlık ayıbından kurtulma olabilir.aksi halde yarım yamalak niyetler yarım yamalak sonuçlarla birşey hallolmaz.
hüseyin gedik IP: 88.236.176.xxx Tarih : 16.10.2008 19:27:29
bu kardeşimize allahtan rahmet diler bu olumsuz olayım son olmayacağını bile bile artık son olmasını dilerim aile fertlerine başsağlığı diliyorum işte bu açıklarımız dünya basınında ülkemiz alehinde milletin ağzında sakız oluyor gece yarısı ekspesi gibi ülkemiz alehine olan flm ler haklılık gerekcesi kazanıyor tekerürünü okumama görmeme dileği ile hüseyin.
xyz IP: 78.162.223.xxx Tarih : 16.10.2008 10:12:43
adelet bakanı ne kadar özür dilerse dilesin artık ölen ölmüştür geri getirmeyecektir özrünüz o adamı yine cezaevlerinde işkenceler ve zorbalıklar devam edecektir
Gökhan IP: 88.241.188.xxx Tarih : 16.10.2008 14:06:23
İşte bu yüzden terörizm oluyor.İnsanlar meydanlarda pankart açıp isteklerini ya da şikayetlerini haykıramazlarsa birgün dağa çıkarlar.Teröristlere daha yumuşak davranılıyor.Eve dönüş yasası ve bazı kolaylıklar sağlanırken askerin yetkileri kısıtlanıyor.Ama polisin yetkisinde olan şehir içleinde öğrenci,işçi,memur acımadan joplanıyor.
Artvinli IP: 92.74.180.xxx Tarih : 16.10.2008 17:25:03
CAKIR sen insanmisin?Katledilmis Bir insan hayatindan bahsedilmis.Sorgusuz,sualsiz bir insanin katdeilisini dünya konusurken sen kalkmis sacmalamissin.Sen hic insan olmayi denedinmi?