'Darboğaza sürükleniyoruz'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bir yandan inançlarımızı dilinden düşürmeyen bir yandan da milletimizin duygularını istismar eden samimiyetsiz iktidar zihniyeti vardır. Bunların gerçek yüzünü üniversitelerde başörtüsü meselesini çözüm için yaptığımız hamleler esnasında gördük'' dedi.

Bahçeli, Mersin'in Erdemli ilçesinde Erdemli Çamlığında, MHP ilçe örgütünce bu yıl 22'incisi düzenlenen ''Türkmen Şöleni''nde halka hitap ederken, ''yerel seçimlerin yaklaştığını, Türkiye'nin geleceği için halktan, 22 Temmuz seçimlerinden daha fazla destek istediklerini'' bildirdi.

''Bugün Türkiye'de, her alanda ağır bir tahribat yaşandığını, kredi kartları borçlarının dağ gibi biriktiğini, halkın pazardan alışveriş yapamaz duruma geldiğini'' iddia eden Bahçeli, ''Vatandaşlarımız, adeta bir darboğaza doğru sürüklenmektedir'' dedi.

''Birilerinin 'cehaletin' adına ''istikrar' dediğini'' savunan Devlet Bahçeli, ''Bir yanda iktidar, diğer yanda da yandaşları ağız birliği ile istikrar demektedir. Şu an ülkemizin istikrar neresinde. Erdemli'de olmayan istikrar ülkemin neresindedir? İstikrar yoksulluktadır. 20 milyon kişi yoksuldur ve bu sayı her geçen gün artmaktadır. istikrar açlıkta vardır, 1 milyon kişi açtır. İşsizlikte, vurgun ve hortumculukta istikrar vardır'' diye konuştu.

-''ANLATACAK MASALLARI TÜKENDİ''-

Devlet Bahçeli, ''Hükümetin, anlatacak masallarının da tükendiğini'' öne sürerek, ''Başbakan, tek başına iktidar haliyle taşıyamadığı Türkiye'yi omuzlarından atmak için fırsat beklemektedir. Artık yolun sonu gelmiştir. Bu tükenmişlikten ne yanlı medya ne de Avrupa Birliği ne de yabancı sermaye merakı kurtaramayacaktır'' dedi.

''MHP'nin, yetim hakkı yiyenlerin yakasını asla ve asla bırakmayacağını, bunun milliyetçi hareket için bir namus ve vicdan borcu'' olduğunu belirten Bahçeli, şunları kaydetti:

''Ekonomik darboğazın etkileri karanlık günlerin habercisidir. Türkiye şu an bir kırılmanın eşiğindedir. Huzur barış ve kardeşlik umuduyla sabırla beklediğimiz güzel gelişmeler bir türlü gerçekleştirilemedi, çektiğimiz sıkıntılar azalacağı yerde her geçen gün artmıştır. Kısır çekişmelerle geçen kayıp yılların aktörlerini artık herkes yakından biliyor. Bir yandan inançlarımızı dilinden düşürmeyen bir yandan da milletimizin duygularını istismar eden samimiyetsiz iktidar zihniyeti
vardır.

Bunların gerçek yüzünü üniversitelerde başörtüsü meselesini çözüm için
yaptığımız hamleler esnasında gördük. Diğer yandan milleti ve laikliği savunma iddiasıyla ortaya çıkan dinamikleri bozanları yakından tanıyorsunuz. Türklüğe hareketi serbest hale getiren 301. maddesinin önünü açanlara sahne olduk. Gerilim ve çatışmadan beslenen bu mihraklar, 6 yıla yakındır ülkemizi uçurumun kenarına kadar getirmiştir.''

MHP lideri Bahçeli, son 5,5 yıldan beri iç ve dış borçların arttığını belirterek, ''Hükümet sata sata kamu kurumu bırakmadı. Helal kazancın peşindeki vatandaşımız her geçen gün yoksullaşıyor. Türkiye kırılmanın eşiğindedir. Esnaf siftahsız kepenk kapatıyor, tarım çöktü, çiftçi zor durumda, sanayici sıkıntıda. İşsizlik büyüyor, çalışan ve üreten eziliyor. En kötüsü de vatandaşımız faizciye ve vurguncuya mecbur bırakılmıştır'' diye konuştu.

-''MİLLETVEKİLİ SAYIMIZI KÜÇÜMSEMEDİK''-

Devlet Bahçeli, ''Biz halkımızın izin verdiği milletvekili sayısını hiçbir zaman küçümsemedik. Milletimizi daha fazla destek vermediği için kırılmadık. Milliyetçi fikrimiz zaten buna izin vermezdi. Vatandaşımızın, kirli siyaset yüzlerini göreceklerini ümit ederek sabır gösterdik'' dedi.

Her zaman uzlaşmadan yana olduklarını, yanlışa muhalefet ettiklerini, doğru bildiklerinin ise arkasında durduklarını ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:

''Ama bizim bu tavrımızdan huzuru kaçanlar da oldu. 22 Temmuz seçimlerinde MHP'nin TBMM'ye girmesi zıt kutuplar arasındaki 'al gülüm ver gülüm' işini bozmuştur. Çatışmadan beslenen siyaset tacirlerinin kan damarlarını kurutmuştur. Partimizin TBMM'deki 10 aylık görevinde Cumhurbaşkanlığı sürecinin tıkanmamasına izin vermemesi rejim bunalımını engellemiştir. Başörtüsü konusunda ilkeli tutumunu sürdürmüş çözümü için isteksiz olan Hükümeti samimiyet sınavına davet etmiştir. Laik, dindar, inançlı inançsız ayrımını içeren bir kamplaşmayı ortadan kaldırmayı hedefleyen devlet ile millet arasında kucaklaşmayı sağlayan adımlar atmıştır. Ayrıca sınır ötesi için operasyon için fikir birliği sağlayamayan Hükümeti, sınır ötesi hareket için harekete geçirdik. Yaptığımız girişimlerle Hükümeti PKK ile mücadeleye zorunlu kıldık.''

''Türklük değerlerine hakaretin önünü açacak 301. madde değişikliğinin
önüne geçtiklerini, PKK'nın siyasi taleplerini karşılamak ve bölücülüğün önünü açmak için atılmak istenen adımlara da şiddetle karşı çıktıklarını'' ifade eden Devlet Bahçeli, ''Bugün Türkiye bir ateş çemberinden geçmekte. Aziz milletimizin birliğine kasteden bir zihniyet sürüyor. Bin yıllık kardeşliğimize tahribat
sürüyor. Aziz evlatlarımız vatan için canlarını vermeye devam etmekte'' dedi.