Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, İtalya, İspanya ve İngiltere’den aldığı teklifleri incelediğini söyledi.
Daum, Kölner Express gazetesine yaptığı açıklamada, "İtalya, İspanya ve İngiltere’den gelen teklifleri inceliyorum. Ayrıca bir milli takımın antrenörü de olabilirim" dedi.
Hangi milli takım adına çalışmayı düşündüğünü söylemeyen Daum, sözkonusu takımın Almanya’da yapılacak 2006 Dünya Futbol Şampiyonası’na katılma şansı olan bir ülkenin milli takımı olduğunu kaydetti. 

DAUM, SEZONU DEĞERLENDİRDİ

Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum, şampiyonluğu kendi sahalarında aldıkları bir galibiyetle yaşamalarının anlamının daha farklı ve güzel olduğunu söyledi.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda düzenlediği basın toplantısında sezonun değerlendirmesini yapan Christoph Daum, sarı-lacivertli camianın sloganı "Burası Kadıköy, buradan çıkış yok" cümlesini Türkçe söyledi.
Galatasaray ile yaptıkları derbiye oyuncularının çok iyi konsantre olduğunu belirten Daum, "Ankaragücü maçı bittikten sonra Galatasaray derbisi için çalışmaya başladık. Salı gününden itibaren her futbolcu her an maçı oynamak üzere hazırdı. Sabırsızlıkla bu finali bekliyorduk. Böyle önemli maç öncesi herkesin istediği çıkıp maçı almak ve şampiyonluğa ulaşmak. Bu önemli maça çıktık, amacımıza ulaştık. Taraftarlarımızla bir sloganımız var, (Burası Kadıköy buradan çıkış yok) diye. Bunu da burada herkese gösterdik" diye konuştu.

"AVRUPA’DA ŞAMPİYONLUĞUNU İLAN EDEN 2 TAKIMDAN BİRİSİYİZ"

Geçen sezon elde edilen şampiyonluğun teyit edilmesi açısından bu sezonki şampiyonluğun anlamının büyük olduğunu vurgulayan Christoph Daum, Avrupa liglerinde büyük takımların çoğunun bunu gerçekleştiremediğini, sadece Olympique Lyon ve Fenerbahçe’nin bunu başardığını ifade etti.
Daum, şunları söyledi:
"Şampiyonluğunu teyit eden çok fazla kulüp yok. Valencia geçen sezon şampiyon, bu sezon aynı başarıyı sergileyemedi. Milan aynı şekilde 2. oldu. Arsenal 2. oldu. Bunlar da büyük kulüpler ve şampiyonluklarını teyit edemediler. Werder Bremen son haftada aldığı sonuçla ligi 3. sırada tamamladı. Anderlecht öyle, Ajax...Yani Avrupa liglerine bakıldığında birçok takım var başaramayan. Bu sene bunu başaran iki takım var şampiyonluğunu teyit eden birisi Lyon diğeri de Fenerbahçe."

PAUL LE GUEN HABERLERİ...

Christoph Daum, geçtiğimiz hafta içinde Olympique Lyon Teknik Direktörü Paul Le Guen’in kendisinin yerine getirileceği yönündeki haberlerle ilgili olarak, "Paul Le Guen haberlerinde (Binbir Gece Masallarına hoş geldiniz) dönemi yaşadık dedi.
Bu haberlerin çıktığı dönemde Fransız teknik adamla bir görüşme yaptığını kaydeden Daum, şunları söyledi:
"Bu dönemde Le Guen ile kısa bir görüşmemiz oldu. Kimsenin Fenerbahçe adına kendisiyle konuşmadığını söyledi. Belli bir güven çerçevesi içinde konuştuk. Türkiye için planlarımı söyledim. Burada kamuoyunda öyle bir yansıma oldu ki bazı basın mensupları imza attırdı, Türkiye’ye getirdi, her şeyi yaptı. (Binbir Gece Masallarına hoş geldiniz) dönemi yaşadık. Öyle bir dönem yaşadık ki Le Guen, basın toplantısı yapıp haberleri yalanlıyor, ertesi gün burada imza attığına dair haberler çıkıyor. Gerek görsel, gerek yazılı medyada benim işimi zorlaştıracak, bana büyük yük olacak eleştiriler ve yorumlar ve haberler yapıldı."

"SON 3-4 AY ANTRENÖRLÜK HAYATIMDAKİ EN ZOR DÖNEMDİ"

Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum son 3-4 ay içinde antrenörlük kariyerinin en zor dönemini yaşadığını söyledi.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda düzenlediği basın toplantısında 2004-2005 sezonunu değerlendiren Alman çalıştırıcı, medyada şahsına karşı başlatılan olumsuz eleştirileri bir kampanya olarak değerlendirerek, "Yaşadığımız son 3-4 ayı düşünecek olursak, antrenörlüğe başladığımdan bugüne kadarki en zor dönemdi diyebilirim" dedi.
Sürekli yapılan olumsuz yorumların futbolcuları tarafından da okunup takip edildiğini kaydeden Daum, "Bana karşı başlatılan bu kampanya ile birlikte bizlerin işi de zorlaştı. Futbolcularımın beyni yıkanır hale gelmişti. onları bir arada tutmak, onların beni dinlemelerinin devamını sağlamak çok zor oldu. Şükür ki takım içinde sorumluluğunu bilen oyuncular var. Bu bilinçte beraberliği bozmadan yolumuza devam etmesini sağladılar" diye konuştu.

"BENİ VE FENERBAHÇE’Yİ YIKAMADINIZ..."

Almanya’dan bir örnek verip Bayer Münih’ten de sürekli beklenti olduğunu anlatan Daum, bu tip durumlarda orada bazı basın mensuplarının ortaya çıkarak herkesin susmasını sağladığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Bayer Münih sürekli beklenti içinde olan bir kulüp, orada da eleştiri oluyor. Felix Magath’ın işi kolay değildi bu sene.
Eleştiriler artınca bazı basın mensupları çıkıp herkesin susmasını sağlıyor. Ama burada bazı insanlar çıktı, (sallandırın daha yükseğe asın) dedi. Derler ya vurun abalıya... daha da üstüne gitti. Üstüne alınanlar alınsın herkesi kastetmiyorum. Beni ve Fenerbahçe’yi yıkamadınız. Bunu başaramadınız. Bazılarına söylüyorum bunu." Şahsına yönelik olumsuz eleştirilerin ortamı agresifleştirdiğini anlatan Daum, bu yöndeki haberlerden etkilenen bazı taraftarların saldırıya varacak şekilde üzerine yürüdüğünü kaydederek, şöyle devam etti:
"Ben burada basının üstlenmesi gereken bir sorumluluğu olduğunu söylüyorum. Beşiktaş’ta yaşanan ölüm olayından sonra da söyledim.
Herkes sorumluluğunu bilsin diye. Ama o dönemde de geçiştirildi. Basın kuruluşlarının üst düzey yetkilileriyle de görüştüm ama değişen hiçbir şey olmadı. Herkese beni kötü gösterecek şekilde yorumlar devam etti."

"FENERBAHÇE EN BAŞARILI SEZONLARINDAN BİRİSİNİ YAŞADI"

Alman çalıştırıcı tüm bu eleştiri ve yorumlar yapılırken bir yandan da takımının en başarılı sezonlarından birisini yaşadığının altını çizdi.
Ligin ikinci yarısında sakatlık ve cezalı oyuncu sorunlarıyla karşılaştıklarını ifade eden Daum, takım içinde değişiklikler yapmak zorunda kaldıklarını ve buna rağmen liderliği sürdürdüklerini ifade ederek, "Başarılı olduğumuza inanıyorum. İyi bir iş yaptık diye düşünüyorum. Ama tüm bu başarıların içinde sürekli olumsuz haberlerle şahsıma saldırılar devam etti. Her basın mensubunu aynı kefeye koyamazsınız. Sorumluluğunun bilincinde olup görevini yapanlarda var.
Ben o farkı görüyorum. Amacım bu yorumları yaparken ağlanıp sızlanmak değil. Bu eleştirilere alışığım. Bazen o kadar ağır oluyor ki aile mensuplarıma zarar veriyor ve onlar üzülüyor" şeklinde konuştu.