Ankara Ticaret Odası`nın hazırladığı ``Demiryolu Raporu``nda, yolcu ve yük taşımacılığında demiryollarının payının son derece az olduğu, karayoluna ağırlık verilmesi nedeniyle Türkiye`nen önemli ölçüde kaynak yitirdiği belirtildi.

ATO`nun hazırladığı raporda, demiryolunun dünyada en yaygın ulaşım aracı olarak önemini artırdığı, buna karşılık Türkiye`de giderek yitirdiği bildirildi. Türkiye`deki kamyon sayısının tüm AB ülkelerindeki sayıdan fazla olduğu vurgulanan raporda, ``Türkiye demiryolu taşımacılığına gerekli yatırımı yapmadığı için nal topluyor`` denildi.

Çoğu Cumhuriyet`in ilk yıllarından kalma 10.9 bin kilometrelik demiryolu uzunluğuyla Türkiye`nin dünyada 23`üncü sırada bulunduğuna dikkat çekilen raporda, Türkiye`nin yüzölçümü, nüfus yoğunluğu ve doğal koşullar açısından kendi boyutlarına ve koşullarına yakın ülkeler olan Fransa ve Almanya`yı yakalayabilmesi için mevcut hat uzunluğunun 5 katına çıkarılması gerektiği belirtildi.

Türkiye`de yolcu taşımacılığının yüzde 2`sinin, yük taşımacılığının da yüzde 4`ünün demiryoluyla yapıldığı belirtilen raporda, ``Avrupa`da yolcu taşımacılığının yüzde 25`I demiryoluyla yapılıyor. Bu oran ABD`de yüzde 40`a, Japonya`da yüzde 50`ye kadar çıkıyor. Türkiye`de ise yolcu taşımacılığının yüzde 96`sı karayoluyla yapılıyor`` denildi. Yolcu ve yük taşımacılığında ağırlığın karayoluna verilmesi nedeniyle ortaya çıkan trafik kazalarında binlerce insanın öldüğü ve yaralandığına dikkat çekilen raporda, Türkiye`nin bu yüzden her yıl yaklaşık 10 milyar dolarlık kaynağı yitirdiği belirtildi.

ATO`nun raporunda, 1980`lerden bu yana karayolları için yaklaşık 30 katrilyon lira harcandığı, bu parayla 12 bin 500 kilometrelik demiryolu yapılabileceği vurgulandı. Raporda, ``Türkiye, topraklarını demir ağlarla örmek için hala şansını yitirmiş değil. 15 bin kilometre duble yol için kullanılacak kaynakla 33 bin kilometre çift hatlı demiryolu yapabilme alternatifini elinde bulunduruyor`` görüşüne yer verildi. Karayolu taşımacılığının demiryoluna göre 7 kat pahalıya geldiğine işaret edilen raporda, ``Nakliyatın üretimdeki maliyet etkisinin yüzde 35-40 olduğu düşünüldüğünde demiryolu Türk firmalarının rekabet şansı için de hayati önem taşıyor`` denildi. Raporda, demiryollarında son 50 yılda yenileme yapılmadığı, demiryolu taşıt filosunun da yeterli düzeyde olmadığı öne sürüldü.

AYGÜN: ``DEMİRYOLLARINI LİNÇ ETMEYELİM``

Raporla ilgili görüşlerini açıklayan ATO Başkanı Sinan Aygün,, Türkiye`nin demiryollarına ağırlık vermeden kalkınmasını tamamlamasının olanaksız olduğunu söyledi. Son iki kazaya bakarak demiryollarının linç edilmemesi gerektiğine dikkat çeken Aygün, ``Demiryolunda yaşanan son iki kazanın gerçek nedeni altyapıya gerekli yatırımın yapılmamasıdır. Eğer Türkiye demiryollarına her yıl yapılması gereken yatırımı yapsaydı, eksiklerini tamamlasaydı bu kazalar meydana gelmeyecekti`` dedi.