Denktaş: Referandum ertelenmeli

Bursa Barosu’nun Avukatlar Günü münasebetiyle düzenlediği ’Kıbrıs Gerçeği’ konferansına gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 9 bin sayfalık planın anlaşılmadan referandum yapılmasının yanlış olacağını belirterek, 24 Nisan’da yapılacak referandumun ertelenmesini istedi.

Bursa Barosu’nu ziyaretinde gazetecilerin sorularını cevaplandıran Denktaş, "21. yüzyılda malesef bize zamanında öğretilenlerin tersine, hukuk, adalet en güçlü kuvvet olmaktan çıkmış, kaba kuvvet, hak ve adaletin yerini almaya başladı. Kimse gerçekler nedir diye sormuyor. Kendi çıkarları doğrultusunda bir reçete yazıyor, bu reçeteyi de ilgili insanlara zor kullanarak baskı yaparak kabul ettiriyor. Netice Kosova’da görüyoruz, yeniden kan akıyor. Filistin’de İsrail de yıllardır görüyoruz hallettik denilen, hatta Barış Ödülü verilen liderlerle kan gövdeyi götürüyor. Kıbrıs’ta benzeri bir baskı ile bir neticeye varmaya çalışıyorlar. Neticesinde barış yaptık dedikten sonra meydana gelecek olaylardan korkuyorum. Irak’ta görüyorsunuz, yanlış yalan abartma bilgiler üzerine bir savaş başlatıldı. Demokrasi, hak ve adalet insanlara tanklarla bombalarla götürülmüştür. Hala kan akıyor. Demek ki, belki çağdaş değiliz diyeceklerdir ama hak, hukuk, adalet her şeyin dışında olursa saaedet olur, refah olur. Yoksa kaba kuvvet ile elde edilen neticeler geçici olur. Ben mesleğimi kaç yıldır yapamıyorum. Dediğiniz gibi halkın davasını savunuyoruz. Sana dava avukatı derler, bu davayı bir türlü bitiremedin. Çıkarın bunu bir türlü bitirememektir diye mi sorarlar. Benim cevabım ’Hayır’. Biz halkımızla birlikte bu davada devlete kadar geldik. Devlet kurduk. Devleti kurduktan sonra devleti yüceltmek fırsatı vermediler. Çünkü devleti altımızdan alma oyunu başladı. Biz de kaybetmeme mücadelesi vermeye başladık. Bugüne kadar kaybetmedik. Bugünden sonra inşallah kaybetmeyiz. Ama tehlikeli kulvardar geçiyoruz. Endişeliyiz. İnşallah hayırlı günler görürüz" dedi.

Basında Kıbrıs’la ilgili haberlerin, tek taraflı çıkmasından şikayet eden Denktaş, "Biraz da kendi kendilerini sansür ediyorlar galiba. Bu bizi üzüyor. Onun için bugün söyleyeceklerim umarım yerini bulur" diye konuştu.

Referandum konusunda olumsuz gözüküyorsunuz sorusuna Denktaş, "Ben çok olumlu olduğuma inanıyorum. Olumlu olmak doğrusunu, gereğini yapmaktır. Gözümüzü kapatıp çok güzel netice aldık dersek. Bu neticeye evet dememiz lazım diyerek halkın önüne çıkarsak, bu olumlu bir yaklaşım olmaz. Gerçekleri halka söyleyelim. Önümüzde 19 gün kalmıştır. Bu 19 günde 9 bin sayfalık bir belgeyi eğer halka anlatacak bir babayiğit var ise, biz okumadık, biz bilmiyoruz. Bizim için bir anayasa yapmışlar. Nerede gördünüz dedik. Gazetede görmüşler bir taslak, onu almışlar. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Bizim olumsuz addedilen görünüşümüz onlara evet demediğimiz içindir. Usulde yanlıştır. Baskı metodudur. Halk ne olduğunu bilmiyor. Ama bir havuç atmışlar içine o da Rumla beraber Avrupa Birliğine girme metodudur. 9 bin sayfalık metni bizde bilmiyoruz. Bu 9 bin sayfanın çoğu Rumların yaptığı yasalardır. Bu yasalar üniter bir devlet öngörmektedir. Bizim anlaşmamız güya federasyondur. Böyle bir durumla karşı karşıyayız. Doğrusunu yapmak isterlerse referandumun ertelenmesi lazım. Zaman verilmesi lazım. Herkes ne yaptığını bilsin. Bize zaman verilmesi lazım. Yasaları gözden geçirelim. Düzeltmek gerekirse düzeltelim. Anayasamız nedir ne olmuştur ona bakalım. Başkalarının yaptığı anayasayı halka kabul ettirmek sureti ile o memleketin anayasası olur mu onu da düşünelim. Yani hukuk açısından ne kadar yanlış var ise bu prosedürün içinde vardır. Onun için ’evet’ diyenler olumlu, ’hayır’ diyenler olumsuz değildir. Biz gerçekleri bilerek evet veya hayır demelerini istiyoruz. Bizim istediğimiz budur" cevabını verdi.
Denktaş, Kıbrıs’ta halkın havasının ne yönde olduğunun sorulması üzerine, "Birinci planı, masaya konulduğunda derhal imzala, çok güzeldir, imzalamazsan istifa et diyenler beşincisine de derhal imzalanması gerekir demektedir. Bunlardan kaçı bu tarafa kaçı öbür tarafa geçmiştir referandumda göreceğiz. Onun için tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız. Bir Rum diplomat şöyle söyledi: ’Türkler 40 bin askerini çekiyor. Yüzde 10 dan fazla toprak bırakıyor. İçlerine göçmenlerin yüzde 33 ünü alıyor. 15 yıl sonra rumlar tüm adaya yayılma imkanını elde edecekler. Bunu vermiş olan türk tarafı bayram yapıyor kazandık diye, bunları alan rum tarafı matem tutuyor kaybettik diye. Ben bunu anlayamadım dedi" cevabını verdi.
Türkiye Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Rum’lar ’hayır’ derlerse KKTC’nin tanınmasını isteyeceğin yaklaşımının sorulması üzerine Denktaş, "Bizim tanınma hakkımız Rumlar hayır dese de evet dese de var idi eskiden. Rumların hayır tavrına kalmamalı bizim tam egemenliğimiz, bizim eşitliğimiz. İnşallah bugün hayırlı bir karar meclisten çıkar" dedi,
Gazetecilerin, ’İsviçre’deki görüşmeden sonra BM den arayan oldu mu?’ sorusuna Denktaş, "Biz kimseyi aramadık, kimsede bizi aramadı. Herkes kendi değerlendirmesine girdi. Her iki taraftada hazırlık var. Herkes kendi ateşi ile meşgul" dedi.
Denktaş’ın Baro’yu ziyareti sırasında İsmail Çatal isimli Kıbrıs harekatına katılan gazi de kendisini ziyaret etti. Denktaş’a teşekkür eden Gazi Çatal’a Denktaş, "Allah sizden razı olsun. Sizi görmek büyük bir onur" diyerek teşekkür etti.
Denktaş, Bursa Barosu’ndan sonra Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Emin Özler’i ziyaret etti. Valiliğe geçen Denktaş Vali Oğuz Kağan Köksal ile bir görüşme yapıyor.