d’Estaing: Türkiye AB’nin sınır komşusu

ABD-Avrupa Birliği ilişkilerinin geleceği ve yeni AB Anayasası’nı Amerikalılara anlatmak ve çeşitli temaslarda bulunmak üzere ABD’ye gelen, eski Fransa Devlet Başkanı ve AB Avrupa Konvansiyonu Başkanı Valery Giscard d’Estaing, Türkiye’nin AB’nin sınır komşusu olduğunu savundu.
New York Üniversitesi Hukuk Fakültesinde çoğunluğunu öğrencilerin oluşturduğu yaklaşık bin kişinin katıldığı topluluğa hitaben bir konuşma yapan Valery Giscard d’Estaing, bir Amerikalı öğrencinin, "Türkiye’nin AB’de yeri nedir? AB’nin sınırları neresidir, nerede başlar, nerede biter?" şeklindeki sorusuyla karşılaştı. Türkiye konusunda polemiğe ve tartışmaya girmemek için soruyu son derece politik bir şekilde cevaplandıran Giscard d’Estaing şunları söyledi:
"AB’ye üyeliğin limitleri vardır. Bu yeni anayasanın 51’inci maddesinde belirlenmiştir. AB’ye giriş için bir Avrupa ülkesinin ilk başta kalifiye olması, daha sonra aday ülke olması ve üyelik sürecinde AB normlarına uygun hale gelmesidir. AB’nin sınırları bellidir. Kuzeyde Atlantik Okyanusu, güneyde Akdeniz ve Cebilitarık Boğazı’nın karşısında yer alan Kuzey Afrika ülkeleri, Kuzeyde Rusya ve doğuda bizim için sorun olan eski Sovyetler Birliği ülkeleri ve Güneydoğu Avrupa’da ise Türkiye’dir.’’

`AMAÇ ELİ GÜÇLÜ BİR AB YARATMAK’

Konuşmasında, AB’nin yeni anayasasının, AB üyesi ülkeler arasında yoğun tartışmalar, itirazlar ve değişikler sonucunda hazırlanılabileceğine dikkat çeken d’Estaing, "Şu anda AB’nin bir karşılığı yok, BM de bile tanınmıyoruz amacımız yeni anayasa ile eli güçlü bir AB yaratmak olacaktır" dedi.
Avrupa Anayasası’nın mimarı olarak bilinen D’Estaing konuşmasını şöyle sürdürdü:
"AB, Çin ve Hindistan’dan sonra en fazla nüfusa sahip güçlü bir ülke konumuna gelecek, 20-30 ülkeyi bir araya getirecek bir anayasayı hazırlamak hiç de kolay değil. Anayasa tamamlandığı zaman açık ve transparant bir hal almış olacaktır. Avrupa Konseyi tarafından seçilen AB Başkanı tam yetkilerle donatılmış olarak AB, ( Avrupa Devleti’nin) en üst düzeyde temsil edilip, dünya ülkeleri ile ilişkilerini yönlendirecektir. Aynı şekilde yeni anayasa’ya göre seçilecek olan Dış İşleri Bakanı da AB’nin diğer ülkeler ile olan ilişkilerini yönlendirecektir.’’