Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB üyeliği sürecinde Türkiye’ye yönelik özel bir şartın söz konusu olamayacağını açıkladı.

Bugün gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, ’’mevcut bazı kurallar var, daha önceki anlaşmalar var, tüm üyeleri bağlayacak bazı şeyler var. Her şey bu çerçeve içindedir. Türkiye ile ilgili özel bir şart söz konusu olamaz’’ dedi.

Türkiye’deki reformların İlerleme Raporu’na olumlu bir şekilde yansıtıldığını kaydeden Bakan Gül, Kopenhag kriterlerinin yerine getirildiğinin açık bir dille de ifade edildiğini söyledi.

"Yanlış intiba verilmesin..."

Türkiye’ye ilişkin tavsiye kararının alınmasının henüz netleşmediğini belirten Gül, ’’işin iyi anlaşılabilmesi için, mevcut ve geçmişteki anlaşmalara, Nice Anlaşması’ndan tutun diğerlerine kadar tüm bunlara iyice bakmak lazım. Rapor resmen ortaya çıkınca tüm bunlara bakarak yorum yapmak gerekir ki, yanlış intiba verilmesin. Şu bir gerçek ki hiçbir zaman Türkiye olarak yeni bir şart beklemiyoruz. Böyle bir şey söz konusu olmaz. Bütün ülkeleri, üyeleri ilgilendiren çeşitli kurallar olabilir, bunlar ayrı şeylerdir’’ diye konuştu.

Müzakerelerin askıya alınması

Gül, AB Komisyonu’nun bir sorun çıkması halinde Türkiye ile görüşmeleri askıya alması ihtimali konusunda da ’’Türkiye ile ilgili özel bir şekilde herhangi bir şeyi askıya almak da olamaz... Vicdanlarımızda ‘haksızlık var’ dedirtecek birşey olursa, bunu kesinlikle kabul etmemiz mümkün değil’’ yorumunu yaptı.

’’AKPM kararı çok önemli bir aşama’’

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AKPM’de KKTC lehine alınan kararın KKTC’nin ve Kıbrıs Türklerinin kendi hak ve hukuklarını uluslararası platformlarda çok daha iyi savunmaları için çok önemli bir aşama olduğunu söyledi.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesi (AGİTPA) Başkanı Alcee Hastings’i kabulünden sonra AKPM’nin kararıyla ilgili bir soru üzerine Gül, alınan kararla KKTC’nin seçilmiş temsilcilerinin AKPM’de Rumlardan ayrı olarak temsil edileceğine dikkat çekti.

Gül, "daha önce Rumların çatısı altında Türk temsilciler olabilir anlayışı vardı. Bu ilk kez değişmiş oldu. Artık KKTC’nin seçilerek gelen temsilcilerini tanımalarının ve kabullenmelerinin doğru olduğunu herkes görüyor" dedi.