Dışişleri Bakanı Gül'ü terleten sorular
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, 23 Nisan'da okulunun çıkaracağı dergi için mektupla kendisinden röportaj talep eden Kayserili bir ilkokul öğrencisinin soruları ile terledi. Gül, Havva Serim isimli küçük kızın soruları ile yaşamının bilinmeyen yönlerini anlattı.
Gül'ün bugün Bakanlık'ta sıradışı bir kabulü vardı. Kayseri'nin Kocasinan İlçesi'ne bağlı Eskiömer Köyü'nden Havva adlı 12 yaşındaki bir kız çocuğu birkaç gün önce Gül'e, kendisi ile röportaj yapmak için bir mektup gönderdi.
Öğrenim gördüğü Eskiömer İlköğretim Okulu'nda 23 Nisan için çıkarılacak dergi için öğretmenleri tarafından kendisinden devletin üst düzey bir görevlisi ile röportaj yapması istenen küçük Havva, ilk önce İlçe Kaymakamı ile görüşmek istemiş ancak babası tarafından, 'Kız çocuğu ne yapacak röportajı' tepkisini görünce çareyi Gül'e bir mektup yazmakta bulmuş.
"Sevgili Bakanım, sizinle röportaj yapmak istiyorum. Eğer siz 'evet' derseniz babam 'hayır' diyemez. Biliyorum ki siz kız çocuklarının okutulmasını istiyorsunuz. Sizinle röportaj yapmak istiyorum" şeklindeki mektuptan ötürü duygulanan Gül, bugün küçük Havva, babası Mustafa, annesi Müncibe, ablası Meryem, kız kardeşi Songül ve okul müdürü Mustafa Ayhan'ı kabul etti.
Bu ilginç buluşmada Havva, okul arkadaşları ile birlikte hazırladıkları soruları Gül'e bir bir sordu. Ancak sorularla birlikte Dışişleri Bakanı Gül'ün yaşantısının bilinmeyen yönleri ortaya çıktı.
Küçük Havva'nın ilk sorusu Gül'e birçok ülkeyi ziyaret edip görüşmelerde bulunmasının kendisini yorup yormadığı oldu. Gül ise, "Yorulmaz olur muyum? Elbetteki çok yoruluyorum. Ama herkes üzerine düşeni yapmak zorundadır" karşılığını verdi.
Küçük kız daha sonra, "Çocuklarınıza vakit ayırabiliyor musunuz?' sorusunu yöneltti. Gül ise, "Buraya gelmeden önce anlaşılan önce çocuklarımla konuşmuşsun" şeklinde espri yaparak "Ne yazık ki yeterince vakit ayıramıyorum" itirafında bulundu.
Küçük Havva'nın ardından gelen özel hayatı ile ilgili soruları Gül'e zor anlar yaşattı. Küçük kız Gül'e eşine yardım edip edemediğini sordu. Gül ise, eskiden eşine yardım ettiğini ancak işlerinin yoğunluğu nedeniyle artık bunu da yapamadığını, hatta eşinin kendisine yardım ettiğini söyledi. 'Hangi takımı tutuyorsunuz?' şeklindeki soruda Gül küçük Havva'ya, "Sence hangi takımı tutuyorum?" diye sordu. Havva'nın 'Kayserispor' cevabı üzerine gülmekten kendisini alamayan Gül, "Ben aslında Beşiktaş'ı tutuyorum. Ama inşallah Kayserispor bu sene 2. Lig'de şampiyon olur" dedi.
Gül, küçük Havva'nın bir sorusu üzerine de kimseyi değil kendisini örnek aldığını söylerken, 'Dışişleri Bakanı olmasaydınız ne yapardınız?' şeklindeki soruya, "Herhalde üniversitede öğretim üyesi görevimi sürdürürdüm. Benim bir de 'Doçent' unvanım var. Ama 'Koca adam olmuş profesör olamamış' derler diye bu unvanı kullanmıyorum" dedi.
Küçük Havva'nın 'En çok hangi diziyi seyrediyorsunuz?' sorusu ile Gül'ün 'Çocuklar Duymasın' dizisinin hayranı olduğu ortaya çıktı. Gül, vakit buldukça bu diziyi seyrettiğini ve çok keyif aldığını ifade etti.
Küçük Havva'nın sorularından sonra Gül de küçük kıza kendisinden bir şey isteyip istemediğini sordu. Havva ise okuduğu okulun bahçesine bir oyun parkı yapılmasını ve okul kütüphanesine konulmak için kitap istediğini söyledi. Boş zamanlarında 'pin-pon' olarak ifade ettiği masa tenisi oynamaktan hoşlandığını söyleyen küçük kız, "Eğer siz de oynamayı biliyorsanız, köyümüze gelip benimle pin-pon oynar mısınız?" teklifine Gül, "Elbette biliyorum. Geleceğim" cevabını verdi.
Küçük Havva, gazetecilerin 'Büyüyünce ne olmak istiyorsun' şeklindeki sorusuna, 'Doktor' cevabını verirken, 'küçükken' geçirdiği bir ameliyat sonrasında doktorun kendisi ile çok ilgilenmesinden etkilendiğini ve bu yüzden doktor olmaz istediğini söylemeyi de ihmal etmedi.
