18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

'Dön' çağrısı böyle ağlattı

Başbakan Erdoğan'ın İstanbul'da düzenlenen 10. Türkçe Olimpiyatları'nın kapanış töreninde isim vermeden yaptığı 'Türkiye'ye dön' çağrısına Fethullah Gülen'den yanıt geldi.

ABD'de bulunan Gülen, Türkiye'ye dönmeyeceğini ifade etti.

Konuşması esnasında duygulu anlar yaşayan Gülen, bir ara gözyaşlarını tutamadı ve uzun süre ağladı.
 
İşte Fethullah Gülen'in Başbakan'ın çağrısına verdiği yanıt:

"Şimdi bunu hemen söyleyeyim, orda o kendine yakışanı yaptı. Fakat o ilk değil onu söyleyeyim. Sayın Cumhurbaşkanı da, O da açıktan açığa dedikleri de oldu, bir vasıta ile bana ulaştırdıkları da oldu, söyledikleri de de oldu. Daha başka ricari devletten daha başkaları da kendilerine yakışan o cihan mertliği her zaman sergilediler. Ben defaatla duydum. Yanıma gelen, aynı zamanda o arkadaşlardan yanıma gelen kimseler de aynı şeyleri teklif ettiler. Artık Türkiye'ye gelme zamanı değil mi, filan dediler.

'ONLAR GEL DERLER, NORMAL'

Şimdi onlar onu yapmada kendilerine düşen, kendilerine yakışanı yapıyorlar. Ben bu mevzuda ben demek de çok çirkin bir şey de, benim de bana yakışanı yapmam lazım. Şimdi onlar davet ederler, gel derler normal. Millet de onlar davet etmeleri lazım geliyor gibi onlara bakabilirler ve nitekim zannediyorum orada alkışın ritmi dozu biraz yükselince de heralde öyle bir talep şeyi imajı aldı Sayın Başbakan.

'DERT AÇARIM BAŞIMA'

Ondan da anlıyorum da dedi yani ordaki anlayışını ortaya koydu. Halk da öyle diyebilir yani onlar çağırdığı zaman çağırmasalar ben gidemem, Türkiye emin, böyle güvenlikli bir yer değil dolayısıyla başıma gayile açarım, dert açarım başıma. Arz edeceğim şeyler böyle yakışıksız şeyler olabilir de ben hiç bir zaman böyle başıma dert açacağım mülazası yaşamadım yani.

'TESLİM OLMAYI DÜŞÜNMEDİM'

Yani 27 Mayıs gördüm ben, tekdir gördüm. Hatta ölümle şey yapıldım bir yönüyle. Yani karşıma çıkan bir emniyet amiri merdivenlerin başında eğer dur demeseydi o dramatik filimlerde olduğu gibi dirseğini kaldırmıştı beni merdiven boşluğuna atacaktı ordan ifadeye götürürken. Dur deyince durdu orada. Sonra da beni kovdu oradan, ne arıyorsun burada caminin imamı yani. Askere gitmemişim daha. 12 Mart ondan sonra geldi. 3 sene mahkeme sürdü. Ben 3 sene mahkumiyet aldım. 1 sene de sürgün aldım. ve aylarca içeride kaldım. Ama seve seve gittim yani hiç şikayet etmedim. Şikayet ettimse siz de bilirsiniz.

12 Eylül'de bir şaki gibi 6 sene kaçtım sadece. İçeriye girenler dediler ki, gireni iflah etmiyorlar. Rahmetlik askeriyeden ayrılma Cahit Efendi aman Hocam dedi bana. İçeriye girdi çıktı. Ben de kader başta beni teslime götürmeyen bir yol ira etti bana ben de o yolda yürüdüm, teslim olmayı düşünmedim.

'O ZAMAN TEDAVİYE GELDİM'

Suiniyetliymiş insanlar. Kötü şeyler düşünüyorlarmış. Daha önce çok kötü şeyler düşündüklerine göre bu zamanda kötü şeyler düşünüyorlarmış. Daha sonra 28 Şubat, 27 Nisan meseleleri oldu. O dönemde de tehditler oldu. Hatta ben yine Amerika'daydım doksan yedide. Devletin başındaki insan bir yerde önemli bir değişiklik olunca bana telefon etti, devletin başındaki insan.

'Gel dedi artık durum değişti'. Burası emniyet ve güven içinde dedi. Gittim yine hastane için Meyo Kliniği'ne geldim ben. O zaman tedaviye geldim yani. Belki stend taktırmaya geldim o zaman işte o gelişte de kaldı öyle. Aslında şahsım adına endişe duymadım ben. Çünkü dünyaya beni bağlayacak hiç birşeyim yok. Bunları desem biraz iddia gibi olur. Bir dikili taşım olmadı. Çoluğum çocuğum olmadı. İleriye matuf bir hesabım da olmadı. Bunları ben mensubu olduğum. gönlümü verdiğim gayeyi hayal yaptığım davama düşünceme hep aykırı saydım.

Burada utanarak birsey arz edeceğim size. Askerliğim sırasında bana annem babam ve amcamı araya koyarak ve bütün büyüklerim orda başımda bana hayatını değiştirme dediler çok cazip bir teklif sunduklarında arkasında yürüdüğüm amcama 'ben sizin dininizden de şüphe ediyorum' dedim. 'Din böyle künde künde üstüne giderken ben boynumu ona kaptırmışım bir de ayağıma böyle bir pranga vurusanız sırtım yere gelir benim' dedim. 'Ben öyle şeyleri hiç düşünmüyorum. Hiç düşünmüyorum' dedim.

Çok sevdiğim Yaşar Hoca, İzmir'e geldiğim zaman da boynuma sarıldı Kestane Pazarı'nın avlusunda. Yav hoca dedi, falan dedi. Hocam dedim hiç bir zaman aklımdan geçirmedim ben öyle bir şeyi. Ben sadece kendimi bu işe vakfettim . Başka şey düşünmeyi kendime haram sayıyorum. Objektif değil, herkes için değil. Ben zayıf bir insanım. İki şeyi birden taşıyamam diye, tek şeyi omuzumda taşıyayım diye. Boynuma sarıldı, sen de beni dinlemazsen kim dinler dedi. Ağladı, öyle mahsun bıraktım onu.

'O ENDİŞEYEYLE GİTMEK İSTEMEM'

Dünya adına hiç bir sevdam olmadı. Hiç bir şeye bağlanmadım. Hayatımı çok cazip şeyler ayağımın ucuna kadar geldiği halde bu da benim için olsun falan demedim, düşünmedim. Tek şey namı celili Muhammedi dört bir yanda şehval açsın istedim ben. Ama o mevzuda denecekleri doğru diyemedim. Söylenecekleri söyleyemedim. Nefsimi karıştırdım. Sesimi ayarlayamadım. Sizin sorunuza geleyim, ben şahsım adına endişe duymadım. Hatta 45 yaşındayken 44'te belki beni asarlar diyordum. 44'te asmadıklarına göre 55 o da 11'in bir katı dedim. Belki o zaman asarlar. 66 oldu, belki o zaman asarlar dedim asmadılar. Ben hep o hülyalara bağlı yaşadım. Rabbim buna şahit kalbim herkese dahi o biliyor benim. Ancak eğer sizin bir gayeyi hayaliniz varsa, bir mefküreniz varsa, o da o Türkiye'de yeni yeni probemlerin olmaması, bir kısım huzursuzlukların çıkmaması, bir kısım kazanımların hafazanallah kaybedilmemesi için yüzde bir ihtimalle oraya gitmeniz bu hususlara zarar verecekse işte ben o endişeyle, şahsım adına değilde o endişeyle gitmek istemem.

'BİR MÜDDET DAHA BURADA YAŞAYACAĞIM'

O endişemi de izale edebilecek bir tablo görürsem o zaman fakirin bileceği şey benim bileceğim şey demek yine benlik kokuyor. Benim bileceğim şey demeyeceğim. Fakirin bileceği şey gittiğimde oraya birileri, işin rövanşı peşinde koşan birileri, bazı müesseselere zarar vermek suretiyle idareyi zor durumda yüzde bir ihtimalle bırakacaklarsa şayet, Türkiye'deki olumlu şeylerde bir duraklama olacaksa şayet, ben bir müddet daha ömrüm vefa ederse burada kalmayı ülkeme, milletime, ülkemde olan o şeylere zarar vermemek için daussıla deyip sıla sevdasyla kahve içtiğim kahveleri bile böyle hatırlayarak, ve sonra ondan kaçarak burnumun kemikleri sızladığı anda ondan uzaklaşarak burada kalacak, yaşayacağım."

...
Yayın Tarihi : 16 Haziran 2012 Cumartesi 11:46:54
Güncelleme :16 Haziran 2012 Cumartesi 12:39:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Aziz Kimsin'in torunu. IP: 95.15.212.xxx Tarih : 16.06.2012 19:37:31

vaız (!) verirken ağlar; sohbet (!) ederken ağlar; kaçarken ağlar, bizleri her daim ağlatan iç-dış güçlerin yorumlarına da ağlar; 'dön çağrısına da' ağlar !.. bu şahısta, timsahlarda bile olmayan amma bol göz yaşı varmış haaa !.. milletin zaten ............... ağlatan yeterince malum varken  bunun gibi ruhsal yapısı bozuk olanın ülkemize gelip diğerlerine katılmaması pek hayırlı olacaktır ! (milletimizin artık ağlayan ve ağlatanlara değil, gerçek ve içten anlamında gülen ve güldürecek olanlara ihtiyacı vardır)  


M.Eren IP: 79.253.56.xxx Tarih : 16.06.2012 20:50:41

Arap olayim Hocanin sözlerinden bir sey cikarabildiysem. Sadece Ruh sagliginin yerinde olmadigini tespit ettim. Aman sakin gelme Hoca efendi,Türkiye Cumhuriyetine uzaktan verdigin zarar yetipde artiyor Seni daha yakindan cekemeyiz. Nasil olsa senin yerine Burda yeterli kapi Köpegin var. Allah maafaza Basina bu zamana kadar korktugun 44ünde 55inde 66sida gelmeyenler gelebilir. 


N.M.T.D. IP: 85.230.242.xxx Tarih : 16.06.2012 13:09:48

Fetos bey aglamayi iyi ezberlemis, zaten tüm üyeleri sürekli aglarlar.Amerika'nin kuklasi olmayi birakta anavatanina dönüp türk milletine umarimki en kisa zamanda hesap verirsin. Tabi, bu sizin isinize gelmez, cünkü Türkiye'de Amerikada elde ettiginiz gücü bulamayacaksiniz...Saygilarimla.Ne Mutlu Türküm Diyene


ABC IP: 88.231.48.xxx Tarih : 16.06.2012 23:55:19

Amerika bu adam aracılığı ile dini siyasete alet ettirerek belli bir oy potansiyelini ele geçirmiştir, Amerika'nın dediğinden hiç çıkmayan bir yönetim var mı yok mu şu anda başımızda? Amerika'nın bu adama gereken maddi kaynağı vermese nereden bulacaktı bir anda milyarlarca doları da ışık evlerini kuracaktı 1980'lerde? Işık evlerinde 1980 lerden beri yetiştirilen  ve o yetiştirilenlerin de yetiştirdikleri çocuklar bugün büyüdüler her kademeyi ele geçirdiler, onlar sadece din ile kandırılıyorlar, dinden başka birşey onları ilgilendirmiyor. Amerika Türk halkının çoğunluğunun en hassas olduğu noktanın din olduğunu teşhis ettikten sonradır ki bu adamı kullanmaya başlamıştır. Artık ipler tamamen Amerika'nın elinde, olan biten özetle budur. Geçmiş olsun uyuyanların dışında kalan Türklere.


tahsin ateş IP: 195.175.73.xxx Tarih : 17.06.2012 06:59:25

sayın başbakanın hangi amaçları güttüğü meydana çıkıyor. Fethullah Gülen madem bu kadar TÜRK , neden apar topar memleketi terk etti. şimdi kanunları yaptılar suçlarını affettiler davetiye gönderip çağırıyorlar. irticaya evet cumhuriyete hayır diyen bir anlayış bu.


aslan IP: 82.231.126.xxx Tarih : 16.06.2012 21:20:18

Kim bu durmadan aglayan adam? Ulkemize ne gibi bir hizmet etmis? Bu zatin yukarida kaydedilen soylediklerinden birseyler anlayan varsa beri gelsin... Bir de bu sacma sozler soyleyen adam uzerinden siyaset yapmaya kalkan ulke yoneticilerinin yalvaran cagrilarinin nicin yapildigini yorumlayabilen varsa onlardan da aciklama bekliyorum.


abdullah adnan sezer IP: 95.173.231.xxx Tarih : 16.06.2012 21:56:29

 her zaman aglıyor amma;ırak ta öldürülem bir buçuk mılyon insan ,ırzına geçilen bır o kadar kadın ve kız için aglamaz .söz verıyorum :sadece bır kez amerıkanın ırakta ,afganıstanda yapyıklarını sadece kınasın,aglamasın zararı yok ;ben de onun yolundan ızınden gıdecegım..ama yapamaz yapmaz..çünkü amerıka ve emperyalıstler tarafından gçrevli o...


edeb yahu IP: 151.135.233.xxx Tarih : 16.06.2012 14:22:48

Sizin gibi insanlr ağlamayıda kötüye çeker gülmeyide..Çünkü içinize işlemiş şeytan kötülükten başka birşey düşünmezsiniz.Hepimizde Ne Mutlu Türküz diyoruz ama Hocamızın davası Türklükle beraber Müslümanlığıda büyütmek, en başta sizin gibi insanlardan korumak..Türk milletine hesap vereceği hiç birşeyi yok Hocamızın..O Türkiye ye bir gelse siz rahat dururmusunuz her şeyi ile dile getirmiş, izah etmiş zaten..Hee ayrıca Türkiye ye bir gelsee Hocamızz Amarikada ki gücünün iki katı güçlenir çünkü biz sizin gibi Müslümanım deyipte ortaya çıkıp insanların önüne kesmeye çalışanlara fırsat VERMEYECEĞİZ ARTIK..BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ HER KİMSEN..Kaç günlerdir Türkçe Olimpiyatlarını düzenleyen insan kim,herkesin Türkçe öğrenmesi için uğrşan ve bunu gösteren kim..Türklük ve Müslümanlık budur işttee