Erdoğan'ın Malatya mitinginde "Cesur Yürek" yazan Mel Gibson’ın afişinin üzerine Erdoğan’ın fotoğrafının yerleştirildiği bir döviz açıldı.
Malatya mitinginde üzerinde "Davos Fatihi" ve "Cesur Yürek" yazan Mel Gibson’ın afişinin üzerine Erdoğan’ın fotoğrafının yerleştirildiği bir döviz açıldı. Erdoğan dövize gülümseyerek baktı ve "Düşünce güzel de resim güzel değil" dedi
Davos'da dil bilmez, diplomasi bilmez bir ülke yöneticisinin, kendine tanınan sürede konuya giremeyip, hikaye anlatmasının sonrasında, konuşmasını dinleyicilere İngilizce yapan Peres'in söylemlerini, sadece yapılan tercüme kadar anlayabilince, başına gelenleri tüm dünya izledi. Sonrasında ise "one minute... one minute..." diye zıplayarak nezaket kurallarını zorlayarak söz alabildiğideyse sadece, Peres’e ve dinleyicilere hakaret edebildi. Eğer insanlarımız “Hafıza-i beşer nisyanla malüldür.” Sözü doğrultusunda, aynı kişinin, ABD’nin son Irak savaşında; Ortadoğudaki İsrail çıkarları için ABD tarafından hazırlan BOP'nin eşbaşkanı olduğunu kendi ağzından açıkladığını ve ABD askerlerini ülkemiz topraklarında konuşlanma izni vermediğimiz için Türk askerinin kafasına çuval geçirilmesine suskun kaldığını hatırlasalardı, bir özgürlük savaşçısı olan Cesur Yürek’i başbakanlarına benzetmelerinin, hafıza özürlerinin yanı sıra cesaret ve tutsatlık arasındaki derin uçurumun da farkında olmadıklarının göstergesi olacağını unutmazlardı. Onlar için söylenecek tek şey; ya Cesur yürek filmini izlememişler ya da başbakanımızın Davos fiyaskosunu. Oldu olacak, hiç değilse gündemi tutturmak açısında, afişte Mell Gibson'un eline bir kuru soğan yerleştirerek durumu kurtarmayı deneselerdi. Bizde ulusal tartışma platformlarında ve miting meydanlarında bu tür fanteziler icra edilirken; okyanusun öbür yanında Venezüella'da, Hugo Vhavez, Davos'da tiyatro sahnelemek yerine, ülkesindeki İsrail elçisini en kısa zamanda yurtdışı ederek hem Filistinli'lere hem de tüm dünyaya daha tutarlı bir devlet adamı profilinin nasıl olması gerektiğini göstermiştir.Chavez, kendisinden öceki yönetimlerce, yabancılara peşkeş çekilen ülkesindeki kamu kurumları teker teker devletleştirirken de, Venezüella halkı meydanlarda “cesur yürek” diye pankartlar açmayı hiç düşünmemiştir.