Ergenekon'da 'ayetli' savunma

Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu sabah saat 09.30'da başlayan duruşmada tutuklu sanık Erzincan Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube'de görevli Jandarma Üsteğmen Ersin Ergut, iddianemede yer alan ajandasındaki notlarla ilgili açıklamalarda bulundu.

Ergut, "İstihbaratlar çerçevesinde 'Gülen Ormanı', 'İbrahim'e dikkat', 'Erdoğan' gibi notlar var. Bunlar iddianamede yer alıyor. Savcılık makamınca kısa notlar iddianamede Gülen Ormanı 'Fethullah Gülen cemaatindeki İbrahim'e dikkat', 'Erdoğan' notu da 3. Ordu Komutanı tarafından iki timle (Başbakan) Erdoğan'a tezgah kurulabilir şeklinde yer almış. Alakası olmayan bağlantılar kurularak iddianameye geçilmiş. İddianemenin ek klasörlerinde var. Bunlar alakasız şeyler. Gülen Ormanı, Refahiye'deki Gülen Ormanlarında 8 kişilik PKK'lı grubun olduğu bunlarla ilgili yapılacak çalışmalar var. İbrahim ve Erdoğan oradaki korucu yakın köydeki şahısların kısaltılmışı. Bunların PKK'ya gıda desteğinde bulunduğu yönünde duyumlar var" dedi.

Sanık Ergut, Gönye Barajı'nda bulunan mühimmatlarla ilgili olarak, "Mühimmatların bulunduğu Gönye Barajı diğer adıyla Çatalarmut'a en yakın baz istasyonunun 10 Aralık 2009-27 Aralık 2009 arasında en yakın baz istasyonlarının kayıtlarının alınmasını özellikle bunu vurguluyorum hatta bunun için yalvarıyorum soruşturmanın selamati açısından önemli. Akyazı Sağlık Ocağı'nda türbanlı bir hemşireyi fişleme olayının yer aldığı, bununla ilgili annem, kızkardeşm türbanlı. Ailemin yüzde 90'ı türbanlı. Alay Komutanı'ndan değil Genelkurmay'dan böyle bir görev istenirse gerekirse istifa ederim böyle türbanlı not almam" diye konuştu.

Ergut espriler yaparak Gönye Barajı'nda bulunan mühimmatlarda emniyet ibaresinin olduğunu ileri sürerek, "Bunun yerine PKK ibaresi yazsaydı ömür boyu çıkamazdık" şeklinde konuştu.

Erzincan Sarıyazma'da 9 askerin şehit edilmesi olayıyla ilgili ajandasında yer aldığı öne sürülen notlarla ilgili olarak Savcı Osman Şanal'a suçlamalarda bulunan Ergut, "Kendi askerimizi şehit edecek kadar sakat bir zihniyet yalan ve iftiralardan oluşturulmuş gizli tanıklar nedeniye 60 gündür tutuklu bulunuyorum" dedi.

ERGUT'TAN ARAPÇA AYETLİ SAVUNMA

Sanık Üsteğmen Ergut, savunmasında Kur'an-ı Kerim'den bazı ayetleri Arapça ve Türkçe olarak okudu. Ergut, "3 küçük çocuğum annem ve babamdan ayrı tutuklu bulunuyorum. Ben mahkeme başkanından müsaade alarak Ali İmran Suresi'nin 18. ayetinde (önce Arapça) 'Siz Allah tarafından şahit tutuldunuz, bu davanın ahirete kalmasını istemiyorum.' Şanal'ın günahına ortak olmanızı istemiyorum, suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum'' ifadelerini kullandı.

Ergut, şahitlikle ilgili olarak ise İsra Suresi'nin 135. ayetini okudu. Ergut, ek klasörde yer alan kendisiyle bir korucu arasındaki sinkaflı konuşmaya da açıklık getirerek, "İ.H.C. isimli korucudan Erzincan'a geçiş yapacak teröristler konusunda bundan birkaç kez bilgi aldım. Daha sonra düşünüyorum bu komplolar çerçevesinde bu operasyonlardan 1 ay evvel benden sim kar istedi. Sim kartı da kendisine vermedim tuzak olabileceğini düşünerek. Daha sonra bana cepten Ergenekon'la ilgili mesaj attı. Mesajların ardından aramasına cevap verdim. Telefon görüşmesinde de bir daha beni aramamasını söylerken sinkaflı konuşmalar geçti" dedi.

Ergut mahkeme heyetinin çapraz sorgu isteğini devam eden paralel bir soruşturma nedeniyle daha sonraki günlere bırakarak kabul etmedi. Bu arada avukatlar ile iddia makamı savcısı Taner Aksakal arasında CD polemiği yaşandı. Avukatlar, talep ettikleri CD'nin kendilerine verilmesini isterken Aksakal CD'nin Cumhuriyet Savcılığı kasasında olduğunu avukatlara vereceğini belirtti. Bunun üzerine Avukatlar CD'nin Savcılık kasasında olmasına tepki gösterdi. Sözkonusu CD'de gizli tanığın görüntü ve ifadelerinin yer aldığı kaydedildi.

Durşumaya öğleden sonra sat 14.00'te devam etmek üzere ara verildi.