22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Fazıl Say'a hakaret yağmuru

Piyanist ve besteci Fazıl Say'ın bir Alman gazetesine yaptığı açıklamaların ardından gelen hakaret içerikli mesajlar nedeniyle ''www.fazilsay.net'' adresindeki internet sitesi kapalı bulunuyor. 

Alınan bilgiye göre, sanatçının biyografisi, çalışmaları, albümleri ve konser takviminin yer aldığı resmi internet sitesine, Say'ın Süddeutsche Zeitung gazetesine verdiği demecin ardından hakaret içerikli mesajlar ulaştı. 

Bu mesajların artması nedeniyle site kapanırken, yurt dışındaki bir şirket tarafından hazırlanan sitedeki aksaklığı gidermek için uğraşıldığı, hafta başından itibaren internet sitesinin açılabileceği ifade edildi. 

Bu arada, Fazıl Say'ın facebook üzerinde hayranlarıyla buluştuğu sayfada bulunan yazışma duvarı da hakaret içeren mesajlar nedeniyle kapatıldı. Sayfadaki duvar bugün bir süreliğine açılarak Fazıl Say'ın mesajına yer verildi. Say, yazışma duvarında, ''yaşatmak, insanoğlu ve dünya üzerine düşünmek, memleket üzerine düşünmek, anlamaya çalışmak ve kızmamak, iyiden ve sanattan yana olmak'' mesajı verdi.

aa
Yayın Tarihi : 23 Aralık 2007 Pazar 19:58:58
Güncelleme :23 Aralık 2007 Pazar 20:50:14


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
İsmail Sezgi IP: 85.104.121.xxx Tarih : 23.12.2007 23:34:54

Sayın kenthaber.com okuyucuları, Her devirde, bir takım insanlar, ekmek yedikleri ülkelerine hakaret ile, kendilerini bir kısım, bulunduğu ülkenin dostu olamayacaklara, göz kırpmak bahanesi ile olsa gerek (başka bir sebep düşünemiyorum), bir takım sözler sarf ederler. Doğrudur. Hiçbir millet % 100 mükemmel olmaz. Olamaz. Mükemmellik o ülkelerin genelinde/ çoğunluğunda mevcut ise; o ülkeye mükemmel diyebiliriz. Bu durumda da istisnalar kaideyi bozmaz. Bu nedenle bir milletin kötülüğünden değil, o millet içerisindeki bir kısım insanların kötülüğünden/ yanlışlarından bahsetmek daha insancıl/ daha doğru olur. Bu açıklamadan sonra soruyorum: Acaba sanatkar diye bağrımıza bastığımız bu insan, ne hakla, bu milletten vebalı gibi kaçarak, hangi mükemmel saydığı ülke topraklarında yaşamak isteyecektir? Sanatkar diye bağırlara basılan bu insan, servet sahibi, ün sahibi olduğu bu memlekette, kaç insanımızla ünsiyet kurup; onların niyetlerini anlamaya çalışmıştır? Kaç insanımızı aydınlatarak; cehaletlerini gidermeye; yanlışlarını düzeltmeleri için onlara fırsat vermeye çalışmıştır? Tabii bu gibi insanlar, cemiyetin örf ve adetlerinin ötesinde olan alışkanlıklarına, sanatkar tavrı deme yanlışında bulundukları sürece, memleketim insanı ile ünsiyet kurmak bir tarafa, cemiyetten uzak yaşamak bunlar için asaletin ölçüsüdür. İnsanlarından ne kadar uzak yaşarlarsa, dışarıda o kadar itibarlı olacaklarına vehmettikleri için, bu yolu tercih ederler. Sonra en önemli husus, bu sanatkarın birçok güzellikleri bulabileceği birçok insanımızın, bu ülkede bulunabileceğini, (dışarıda hiçbir zaman ve hiçbir yerde bu güzellikte insanları bulamayacaktır) aklının köşesinden bile geçiremeyecek oluşudur. İmkan tanınsa, bu memleketin gençleri içinden, kaç tane kendisi gibi piyanistin çıkabileceğini görebilecektir. Hodri meydan! diyorum. 7-8 yaşlarında sıradan ele alıp, devletin imkan tanıyacağı çocuklarımızdan, en az yarısının virtüöz seviyesinde olmasa da, bu sanatkar seviyesine/ daha üst seviyeye çıkabilecek kabiliyette olduğunu (Aziz Atatürk’’ ün ifade ettiği gibi, kabiliyetli olan milletimizin çocuklarının yetiştirilmesi durumunda, bunun gibi sanatkarların çıkabileceğini) iddia ediyorum. Bu işler imkan meselesi. Devletimizin bursu ile dışarıda okuyup; tuvale boya kovasını dökerek resim yapanların da sanatkar olduğunu iddia edenler çıkmadı mı bu memlekette. Çıktı. Normaldir. Kim ne der ki. O da sanatkardır. Dışarıdan ödül beklerse, belki bir gün, o da gidiyorum der. Yazdıklarıyla dışarıda büyük ödül alan, ancak insanımızın çoğunluğunun, yazarlığından bile şüphe edilecek kadar yavan olduğu ifade edilen birisi de, bu memleketi terk etmedi mi? Ne yapalım, memleketimizin kaderi bu. Ne diyebiliriz ki? Güle güle demekten başka. Memleketini terk etmeye meyilli bu insanlara yapılabilecek hiçbir şey yok sanırım. Dışarıda, bu memleketi daima dışlayan ve dışlayanları da alkışlayan devletlerin birçoğu, böyle fırsatlar bekledikçe, bu gibi hareketler eksik olmayacaktır. Hayırlısı olsun. Ne diyebiliriz ki. Serbest irade işte budur. Demokrasi denilen budur. Herkes hür iradesini kullanır. Serbest iradeleri ile hareket ederler. Kınamayınız lütfen! Ben bu memlekette her türlü yanlışlarla cebelleşerek, o yanlışların giderilmesi için uğraşmayı en büyük bir onur sayarak, bu memleketimin toprağında kalmaya devam edenlerin gerçek sanatkar oldukları kanaatindeyim. Canım memleketim! Seni terk etmeyecek çok sanatkarın mevcut. Sen çok yaşa! Herkes terk ederse, kim kalıp güzellikleri su yüzüne çıkartmaya çalışacaktır? Kim yanlışlarla, cehaletle savaşacaktır? Özetle: Sanatkar, vefalıdır. Sanatkar, ahlaklıdır. Sanatkar, cefakardır. Sanatkar, örnek olandır. Sanatkar, kıymet bilendir. Sanatkar, nefsine uymayandır. Sanatkar, cehaletle savaşandır. Sanatkar, doğrudan şaşmayandır. Sanatkar, ekmek veren eli ısırmayandır. Sanatkar, örfüne adetine bağlı kalandır. Velhasılı, Sanatkar, memleketinden kaçmayandır. Sevgiler gönüllerden eksik olmasın. Herkese küsmek, herkesi kınamak çok kolaydır. Ancak herkesi sevebilmek, en büyük sanattır ve sanatkarlığın zirvesidir. Sanatkarlarımıza ve okuyanlarımıza Saygılarımla… Önemli Not: Ben köşemde yazdığım yazılarımın/ yorumlarımın tek harfinin dahi değişmesine rıza gösterecek yapıda bir insan değilim. Yazdıklarımda kanuna, genel ahlaka, insanları çokça kıracak ifadelere (biraz dokundurmadan da köşeyazısı/ yorum olmaz sanırım. Zira yapılan hareketlerden kırılmamız, yazdıklarımıza bir nebze haklılık kazandırmaktadır. Kimsenin bizleri kırmaya hakkı da yoktur sanırım. Bu yorumum kırılmış bir insanın feryadıdır. Bu nedenle yazdıklarımın mazur görüleceğini takdirlerinize sunarım.) yer vermem, veremem. Zira ben köşesinden insanları kıracak ifadeler kullanmayı doğru bulanlardan değilim.


ahmet ceylan IP: 88.224.80.xxx Tarih : 24.12.2007 12:58:04

Fazıl Say'ın ben Türk olduğuna inanmıyorum. Soyunu araştırsanız yüzde 99 ermeni çıkar. bu nedenle bunun böyle konuşması doğaldır. Türkiye'da Fazıl Say'ı kim dinliyorki kendi kendini birşey zannediyor. Bırakın gitsin, sanatını kendi dindaşlarına yapsın


Mehmet Emin Yanbeyi IP: 81.215.106.xxx Tarih : 23.12.2007 23:02:51

Etme kimseye akıllı isen hakaret...kalırsın hep güzele hasret...piyanona et şikayet...yollarım sana Allahdan ayet...Anlar isen şayet.Allahım beni doğru yola ilet.


özlem çoğal IP: 81.215.144.xxx Tarih : 23.12.2007 22:18:02

fazıl say.... titre ve kendine gel.... ya sev ya terk et senin beğenmediğin bu aziz vatan uğruna ne şehitler verdik. nişanlım, sevdiğim, YAĞIZIM şu anda sınırda eli tetikte bekliyor.220 sattir sesine hasretim. tarafını bil.,ona göre yaşa.


muhamedulus IP: 85.98.228.xxx Tarih : 24.12.2007 02:14:43

adam sitemini hükümete karşı yapıyor aslında, bin tane laf ettiniz adama, birileri vatanın toprağını, kurumlarını tek tek satar, birileri adı sanı bilinmeyen yardım dernekleri açıp, faaliyetlerini gizlice yapar, kimse rahatsız olmaz, adam 70 milyonun yüzüne söyledi hiç olmazsa, küfür mü etti? hakaret mi etti? sadece durum analizi yaptı bu kadar vahim diye! Bu kızan arkadaşlar herhalde sokaklarda hiç tecavüze, saldırıya falan uğramıyor, ya da uğrayanları umursamıyor?


aydin_ karali IP: 84.101.252.xxx Tarih : 23.12.2007 22:01:56

sayin fazil say sozlerinde doyali kutluyorum ve kendisine aynen katiliyom ve destek veriyorum cok cok tesekur ediyorum ve saygilar gozlerinde opuyorum