Hatay saldırısında şok gelişme!

Bir yandan Hatay Dörtyol'daki tansiyon düşürülmeye çalışılıyor, bir yandan da dört polisin şehit edilmesine ilişkin soruşturma sürdürülüyor. Soruşturma çerçevesinde saldırıda kullanılan otomobilin MHP'li Payas Belediye Meclisi üyesinden gasp edildiği belirlendi.

Hatay polisi dört polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin soruşturmada önce saldırının gerçekleştirildiği otomobili buldu.

Sonra bu arabanın "gasp edildi" şikayetiyle polise başvuran MHP'li Payas belediye meclis üyesine ait olduğu tespit edildi.

Yaylada arabasının gasp edildiği, kendisinin de iki saat rehin tutulduğu şikayetiyle polise başvurduğu belirtilen B.K.'nın ifadesi alındı.

B.K. ifadesinden sonra serbest bırakıldı.

MHP'li Payas Blediye Meclisi Üyesi B.K. PKK'lıların yaylada kendisini rehin aldıklarını, arabasına el koyduklarını ve iki saat sonra serbest kaldığını anlattı.

Polis B.K.'nın verdiği bilgiler çerçevesinde soruşturmayı genişletti.

MHP'Lİ ÜYE OLAYI ANLATTI

Saldırıda kullanılan otomobilin sahibi olan Payas Belediye Meclisi üyesi MHP’li Bestami Kılınç, teröristlerin elinde rehin kaldığı 5 saati DHA'ya anlattı. Bu süre boyunca teröristlerin radyodan kısık sesle haber dinlediğini anlatan Kılınç, “Radyoda bekledikleri eylem haberini duyduktan sonra beni bıraktılar. Otomobilimle saldırı yapıldığını öğrenince başımdan aşağı kaynar sular döküldü” dedi.

Payas'ta nakliye şirketi sahibi olan evli ve 3 çocuk babası 45 yaşındaki Bestami Kılınç, 26 Temmuz’da beldede alışveriş yapıp 06 AY 5697 plakalı Volkswagen Passat marka otomobiliyle Paşa Yaylası’ndaki ailesinin yanına giderken olayın gerçekleştiğini söyledi. Saat 13.30 sıralarında ormanlık ve tenha bölgeden geçerken silahlı 5 kişinin önüne çıkıp zorla durdurduklarını anlatan Bestami Kılınç, o anı şöyle anlattı:

“Beni otomobilden indirdiler. ‘Senin aracını alacağız. Otomobilini gasp ediyoruz. Erzak alacağız. Daha sonra arabanı sana tekrar getireceğiz’ dediler. Otomobilin arka koltuğunda benim aldığım erzak poşetlerini boşalttılar. Telefonumun sim kartını ve bataryasını çıkardılar. Kullanmamamı söylediler. Üzerlerinde tüfek, bomba, roketatar, mermiler vardı. Kıyafetleri dağda yaşayan teröristler gibi değildi, şehirli kıyafetleri vardı. Kendi aralarında Kürtçe konuşuyorlardı. 2’si benim yanımda kaldı, 3’ü otomobili alıp gitti.”

“EYLEMİ RADYODAN DİNLEYİP BIRAKTILAR”

Otomobiliyle giden 3 kişinin daha sonra başkalarını alıp almadığını bilmediğini belirten Bestami Kılınç, “Beni rehin alıp yanımda kalanlar erzak torbalarımı gazetelerimi de alıp beni orman içinde görünmeyecek yere götürdü” dedi. Kılınç, daha sonraki gelişmeleri de şöyle anlattı:

“Ormanda görünmeyecek yerde beni beklettiler. Biri gazeteyi okurken, diğeri çok kısık sesle radyo dinliyordu. Elimi, ayağımı bağlamadılar. Bu arada bana, ‘Bizim sivil vatandaşla ilgimiz yok. Asker, polis ve devletin memuruyla bizim işimiz. Seni öldürmeyeceğiz. Bu savaşı kazanacağız. 8 ay silah bırakmıştık. Ama, eşbaşkanımız Ahmet Türk’e yumruklu saldırı, belediye başkanlarımızın gözaltına alınmasıyla biz tekrar harekete geçtik. Bu dağlar bizim’ dediler. Polis aracına saldırı olduğuna dair haberleri dinledikten sonra beni bıraktılar. Arabamı getiren olmamıştı ama beni rehin tutan 2 kişi, beni serbest bırakıp, gitti. Yaklaşık 5 saat rehin tutuldum.”

“ÜZERİMİ ARAMADILAR, ÖLÜMDEN KURTULDUM”

Rehin kaldığı sürece öldürülebileceğini düşündüğünü, ancak üzerini aramadıkları için MHP olduğunu öğrenemedikleri için ölümden kurtulduğunu kaydeden Bestami Kılınç, teröristlerin özellikle kendisini takip edip aracını gaspettiklerine ihtimal vermediğini söyledi.

Tenha bölgeden geçerken tesadüfen kendisinin aracının gasbp edildiğine inandığını belirten Bestami Kılınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Partimden dolayı aracımın gasp edilip, eylemin yapıldığının planlandığını sanmıyorum. Orası yayla yolu. Herkes arabasıyla geçebilirdi. Tesadüfen ben denk geldim. Zaten, üzerimi aramadılar. Arasalardı, MHP’li Belediye Meclisi üyesi olduğuma dair kimliğim vardı. O zaman, MHP’li olduğum ortaya çıkardı. MHP’li olduğumu bilmiyorlardı, bilselerdi sonuç bu olmazdı, beni de öldürebilirlerdi. Ölüm aklıma geldi. Öldürürler diye korktum. Kim olsa korkardı. Ben de korktum. İskenderun’da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı İlboğa Kışlası İkmal Destek Komutanlığı’nda 6 askerin şehit olduğu saldırıyı arkadaşlarının yaptıklarını söylediler. Beni rehin tutan teröristlerden biri de, 2008’de Denizciler Beldesi’nde otoyol turnikelerinde 2 polisin şehit edildiği saldırıya kendisinin de katıldığını söyledi.”

“JANDARMAYA HABER VERDİM, GÖZALTINA ALINMADIM”

Serbest kaldıktan sonra, yola çıktığını, bir tanıdığının durup kendisini aldığını anlatan Kılınç, “Arabaya biner binmez, bana, ‘Sen manyak mısın, ne geziyorsun buralarda yaya halinle. Dörtyol karıştı, polisimizi şehit ettiler. Bir Passat’la yapmışlar’ dedi. Passat deyince, benim otomobilimle bu eylemin yaptıkları aklıma geldi. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü” dedi.

Eve gidince telefonla jandarmaya haber veridğini belirten Besbtami Kılınıç, “Sonra yeğenimin otomobiliyle jandarmaya gittim. Orada olayla ilgili ifade verdim. Sonra otomobilim bulundu. Henüz aracımı teslim almadım, otomobil umurumda da değil zaten. 4 şehidimiz var, ona üzülüyorum” diye konuştu.

Olaydan sonra kaymakam ve askeri yetkililerle de konuştuğunu belirten Bestami Kılınç, bazı gazetelerde çıkan kendisinin gözaltına olındığı haberlerini de yalanladı.