24
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Hizbullahçıdan şok itiraf

Hizbullahçıdan şok itiraf: Cezaevinde yatıyordum. Polis beni dışarı çıkardı. Cinayet işlemem için silah verdi. Bir imamı öldürüp tekrar içeri girdim

ÖZGÜR CEBE Diyarbakır/ DHA

Bitlis - Tatvan’da Ulu Camii İmamı Gıyasettin Bağlam’ı PKK adına öldürdüğü iddiasıyla 11 yıl önce tutuklanan sara hastası Ümit Işık, cinayeti Hizbullahçı olduğu bildirilen Murat Kurtboğan’ın işlediğinin ortaya çıkması üzerine tahliye edildi. Kurtboğan, ele geçirildikten 5 yıl sonra çözülmesi dikkat çeken Hizbullah’ın sorgu kasedinde, "polisin, cinayeti işlemesi için kendisini cezaevinden çıkardığını" öne sürdü.

’Polis aracıyla kaçtım’

Batman Cezaevi’nden çıkarılarak bazı silahlı eylemlerde kullanıldığı öne sürülen Hizbullah itirafçısı Kurtboğan’ın, örgütçe sorgulandığında Bağlam’ı öldürdüğünü itiraf ettiği ortaya çıktı. 17 Ocak 2000’deki Hizbullah operasyonunda Beykoz’daki villada ele geçen kasette Kurtboğan, İmam Bağlam’ın 23 Şubat 1994’te öldürülmesi olayını şöyle anlattı:
"Bitlis Cezaevi’nde tutukluyken, Komiser Hakan ziyaretime geldi. Hizbullah içinde yeni bir çatışma başlatmak için örgüte yakınlığıyla tanınan Bağlam’ın öldürülmesini kararlaştırdık. Polislerin cezaevine getirdiği kadınla cinsel ilişkiye girdim. Aynı gün Hakan, polis Ahmet ve itirafçı Nurettin, beni cezaevinden çıkardı. Bana verilen tabancayla eylem noktasına gittim ve Bağlam’a 2 el ateş ettim. Nurettin de 4 el ateş edince öldü. Bizi bekleyen polis aracına binerek Tatvan ilçe çıkışında bekleyen Hakan’a adamı vurduğumu anlattım. Sonra beni tekrar Bitlis Cezaevi’ne teslim ettiler."
Işık, serbest bırakılırken, aynı dosyada Bağlam’ı öldürmek suçundan da yargılanan Erdoğan Yakışan, diğer suçlamalar nedeniyle tahliye edilmedi.
Beykoz operasyonu sırasında bazı örgütsel dokümanlar ve bilgisayarlara örgüt yöneticilerince hasar verilmesi nedeniyle, kasedin çözümünün ancak 2004’te gerçekleştirildiği kaydedildi. Kurtboğan’ın da, Hizbullah tarafından sorgulandıktan sonra öldürüldüğü iddia edildi.

Fezleke hazırlandı

Kasetteki itiraf üzerine Diyarbakır Başsavcılığı, Kurtboğan, "Komiser Hakan", "Polis Ahmet" ve "Nurettin" hakkında fezleke düzenleyerek Tatvan Başsavcılığı’na gönderdi. Fezlekede, sanıkların açık kimliğinin belirlenerek, haklarında TCK’nin "çete kurarak taammüden adam öldürmek" fiilini düzenleyen 313 / 1 ve 450 / 4 maddeleri uyarınca müebbet hapis istemiyle dava açılması istendi.

MİLLİYET / DHA
Yayın Tarihi : 11 Mart 2005 Cuma 12:20:02


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
a.kocabaş IP: 193.192.106.xxx Tarih : 11.03.2005 13:21:16
Bu olayların nasıl ve ne şekilde olduğu çok ta önemli değil millet bunları zaten biliyor bilinmeyenler kimlerin bu cinayetleri işlediği ve talimatları kimlerin verdiği sıra isimlerin tek tek kamu oyuna bildirilmesine gelmiştir vatanı için kurşun atanlar attıranlar bazen attığı kurşunların hedefinden sapıp devletin kendine saplandığını çok geç anladılar.. devletin zinde kuvvetlerini önemli olmayan başka bir şey de bundan önceki hükümet ve daha evvelki on yıla ait zamanda bu türden cinayetlerin işlendiği gerçeğidir..

vakkas ertürk IP: 85.96.14.xxx Tarih : 12.03.2005 18:49:28
ben bu olaya derin devlet diyorum çünkü tarihte böyle olaylar çok olmuş ki olması doğal eğer devlet böyle yapmazsa birtakım terör olaylarının önüne geçemez ve ülkenin terör ortamı kaosa sürüklenir devletimiz doğru olanı yapıyor bence saygılarımla