27
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

İmam nikahlı Fatma'ya şok!

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, dini nikâhla evlenme gerekçesiyle verilen cezalarda 'hükmün açıklanmasının geri bırakılamayacağına' hükmetti.

Dava konusu olayda Bafra'da yaşayan Fatma S. adlı kadın, Şakir D. ile dini nikâhla evlenerek, birlikte yaşamaya başladı. Fatma S., dini nikahlı eşi nin evlendikten bir süre sonra kendisinden tehditle zorla para aldığı ve hakarette bulunduğu iddiasıyla Şakir D. hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu üzerine yapılan incelemede Fatma S. ile Şakir D.'nin 'resmi nikâh olmadan birlikte oldukları' anlaşıldığından bu iki kişi hakkında kamu davası açıldı.

İki ay hapis verilmişti

Bafra Sulh Ceza Mahkemesi, Fatma S.'yi, Türk Ceza Kanunu'nun 230/5. maddesinde düzenlenen 'resmi nikâh olmaksızın dini nikâh yapmak' suçundan iki ay hapisle cezalandırdı. Mahkeme, sanığa verilen cezanın iki yıldan az olması nedeniyle CMK'nın 231. maddesi gereği 'hükmün açıklanmasını' geri bıraktı. Karara itiraz edilmeyince kesinleşti.

Bunun üzerine, Adalet Bakanlığı, 'TCK'nın 230/5. maddesinin, Anayasa'daki Türk Medeni Kanunu'nun medeni nikâh ile ilgili hükmünü koruduğuna' işaret ederek, bu maddenin, 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' dışında tutulduğunu belirtti. Bakanlık, sanık hakkında verilen yerel mahkeme kararının 'kanun yararına bozulmasını' talep etti.
Bakanlığın talebini görüşen Yargıtay 4. Ceza Dairesi de 'hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına' ilişkin kanun hükümlerinin, Anayasa'nın 174. maddesinde koruma altına alınmış 'İnkilap Kanunları'na karşı yapılan suçlara ilişkin uygulanamayacağını vurguladı.

'Cezalandırılsın'

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Bafra Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararını 'aleyhe sonuç doğurmamak üzere' kanun yarına bozulmasına karar verdi. Yargıtay Başsavcılığı, bu ifadeye itiraz ederek, 'dini evliliklerin cezalandırılmasını' istedi.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Başsavcılığın itirazını kabul etti ve 4. Ceza Dairesi'nin kanun yararına bozma kararındaki 'hükmün aleyhe sonuç doğurmaması' yönündeki ifadesini karardan çıkarılmasına karar verdi.
Bu durumda sanık yerel mahkemede yeniden yargılanarak hakkında hüküm kurulacak.
 

Radikal
Yayın Tarihi : 9 Ekim 2009 Cuma 17:27:20


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
oflu fatih IP: 94.221.177.xxx Tarih : 9.10.2009 21:46:15

burada komik olan bir seyler yokmu ya  niyemi  dersiniz valla ben ancak yurtdisindan görsel ve yazisal medyadan  ancak takib etebiliyorum sizi  su nikah meselemize gelelim flört etmek sabaha kadar baskalari ile yataga gitmek  vesayre mübah imam nikahli yasamak yasak gibi bu nasil demokrasi bu nasil insan haklari allah hayrinizi versin  bu demokrasi anlayisiniza bayiliyorum


Gönül Aydemir IP: 78.183.203.xxx Tarih : 10.10.2009 09:44:34

İslamiyett'e dini nikah yoktur.Dini nikah,İslamiyetin ortaya çıkmasından çok sonraları,tarafların birbirlerini daha çok maddi zarara sokmaması,tarafların birbirlerine evlilik için yaptıkları harcamaların,getirilen çeyizlerin verilen takıların nelerden ibaret olduğunun bir resmiyete dökülmesi durumu uygun görülmüş. Çünkü çoğu zaman çeyizi ile gelen gelin ertesi gün koca tarafından kapıya konulduğu gibi,erkek tarafından bir sürü harcamaların yapıldığı, takıların, armağanların verildiği bir evlilkten sonra,kadın ne varsa alıp kaybolma durumları büyük haksızlıklara yol açmış,nikahın din adamları karşısında yapılması geleneği ortaya çıkmış.Yaklaşık din ve devlet işleri tek elden yürüdüğü için bu işi kadılar, kadıları temsilen imamlar yapmaya başlamış,böylece dini bir olaymış gibi görülmüş.Yasalarımız dini nikaha karşı değildir.Herkes, medeni nikahını yaptırdıktan sonra kendi benimsediği dinin nikahını yaptırabilir.Yasak olan resmi nikah yapılmadan,imam nikahı yapılmasıdır.Bu devrim yasalarının korunması açısından çok güzel bir karar.Kadınları koruyan bir karar.Türkiye'de yargıçlar var.