24
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

‘İmam’ların listesini savcıya verdi

Hanefi Avcı, Fethullah Gülen'in, emniyet, adalet ve siyaset içinde faaliyet gösteren "İmam"larının listesi, Ankara Özel Yetkili Başsavcı vekili Hamza Keleş'e verdi.

Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın, "Haliç'te Yaşayan Simonlar" kitabınının ikinci bölümünde ayrıntılı olarak anlatıp, isimlerini vermediği Gülen cemaatinin emniyet, adalet ve siyaset üçgeni içinde faaliyet gösterdiği "İmam"larının listesini gerçek isimleri ile Ankara Özel Yetkili Başsavcı Vekili Hamza Keleş'e verdiği öğrenildi.

Hanefi Avcı, cemaatin Emniyet’ten sorumlu “imamı”nın "Kozanlı Ömer" diye bilinen Osman Hilmi Özdil olduğunu açıklamıştı. Avcı, Gülen cemaatin MİT'ten sorumlu imamını ise "Yenimahalle"den sorumlu Sinan bey kod adıyla "Murat bey" olarak olarak kaleme almıştı. TSK içindeki imamların Subay, astsubay ve erlerden sorumlu olarak üçe ayrıldığını belirten Avcı, bu imamların bir araya geldiklerinde bir zincir oluşturup devlet hiyerarşisi dışında bir yapı oluşturarak suç işlediklerini belirtti.

04.08.2002 tarihinde Elazığ'ın Sivrice ilçesinde bir camiide unutulan ve Ahmet Şahinalp adlı makina mühendisine ait çantada ele geçen belgelere göre cemaatin bu bölgesindeki yapılanması ile ilgili önemli bilgiler elde edildi. Avcı, devletin arşivinde bulunan ve o bölgedeki cemaat yapılanmasını ayrıntıları ile anlatan bu belgeyi Keleş'e verdi. Avcı'nın Özel Yetkili Başsavcı Vekili Hamza Keleş'e verdiği ikinci belge ise 2007 yılında cemaatin emniyet imamı olan Kozanlı Ömer'in faaliyetlerinden şikayetçi olan alt sorumluların Gülen'e gönderdikleri bir rapor. Bu raporda cematin emniyet içindeki faaliyetleri ayrıntıları ile anlatılıyor. Avcı'nın Haliç'te Yaşayan Simonlar kitabında yayınladığı bu belgenin aslını da Hamza Keleş'e verdiği öğrenildi.

Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, piyasaya çıktığı günden itibaren büyük tartışma yaratan Eskişehir eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın “Haliç’te Yaşayan Simonlar Dün Devlet Bugün Cemaat” adlı kitabındaki iddialarla ilgili soruşturmayı sürdürüyor. Hanefi Avcı'nın Hamza Keleş'e ifade vermesinden önce, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ömer Altıparmak da Avcı'nın kitabındaki iddialarla ilgili bir görüşme yapmıştı.

SORUŞTURMADAN UMUDU YOK
Haliç'te Yaşayan Simonlar kitabını yayınladıktan sonra Eskişehir Emniyet Müdürlüğü görevinden merkeze alınma dilekçesi ile merkeze alınan Hanefi Avcı, başlatılan soruşturmadan pek umudu yok. Avcı, "Soruşturma yukarıdan üst düzeyden desteklenmezse bir sonuca ulaşmaz. Soruşturma sadece savcılığın yürüteceği bir soruşturma ile sonuca ulaşmaz. Hem idari hem de savcılığın aynı anda çalışarak yapıyı ayıklamaları gerekir. Çünkü emniyet ve adalet teşkilatı içindeki cemaat elamanları bir araya gelince suç işleme şebekesi meydana geliyor.

Burada yapılan yanlışın telafisi yok. Emniyet yanlış yaparsa, adalet teşkilatı bunu yargılama esnasında düzeltir. Yanlış burada ortaya çıkar. Ancak emniyet ve adalet teşkilatı içinde bir grup birleşip yanlış yaparsa bu defa tuz kokar. Tuz kokunca bunun telafisi yok. Bu yanlışı düzeltecek bir yapı yok. Bana sorarsanız siyasi olarak bu soruşturma desteklenmezse soruşturanın başına da dert olur" dedi.

HAMZA KELEŞ KİMDİR?
Hanefi Avcı'nın kitabındaki iddialar üzerine harekete geçerek ifadesini alan Özel Yetkili Başsavcı vekili Hamza Keleş adalet teşkilatı içinde yaptığı soruşturmalarla tanınan bir isim. Uğur Mumcu suikastini soruşturup "Umut Operasyonu"nu gerçekleştiren Hamza Keleş uzun süre faili meçhul kalan Mumcu cinayetini çözdü.

"Umut Operasyonu" soruşturmasını yürüten Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Keleş, yasadışı “Tevhid, Selam ve Kudüs Ordusu” örgütlerine yönelik soruşturma kapsamında 17 sanık hakkında iddianame hazırladı.

Fethullah Gülen hakkında, "Anayasal sistemi değiştirerek yerine İslami esaslara dayalı devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu" gerekçesiyle yargılandığı Ankara 2 No'lu DGM'nin savcısı olan Keleş, Fethullah Gülen'in, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun "terör tanımı" başlıklı 1. maddesi yollamasıyla, aynı kanunun "terör örgütleri" hükmünü içeren 7. maddesinin 1. fıkrasının birinci cümlesine göre, 5 yıldan 10 yıla kadar ağır hapis cezasına mahkum edilmesini talep etti. Ancak yargılamanın sürdüğü zaman içinde Terörle Mücadele Kanunu’nda yapılan değişiklikler ve Gülen'in örgütünün silahsız oluşu dikkate alınarak beraat etti. Karar Yargıtay Genel Kurulu’nda da onaylandı. 

...
Yayın Tarihi : 22 Eylül 2010 Çarşamba 12:24:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?