İş arayanların sayısı ne kadar arttı?

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) işsizlik oranının yıllık seyri incelendiğinde, işsizlikteki artış trendinin geçmişe göre zayıflamakla birlikte devam ettiğinin görüldüğünü bildirdi.

TİSK tarafından yayınlanan 'İşgücü Piyasası Bülteni'nin Ocak sayısında işsizlikteki artış eğiliminin, ekonomik ve sosyal yapının en büyük tehdidi olarak varlığını sürdürdüğü kaydedildi.

TİSK'e göre toplam istihdam düzeyindeki azalma Haziran 2009 döneminden beri devam etmekte ve bu azalış son verilere göre Ekim'de 194 bin kişiyi buldu.

TİSK bülteninde şu değerlendirmelere yer verildi:

"Tarım dışı istihdamın değişim trendi yılbaşından beri ilk kez Ekim 2009 döneminde finans ve devlet hizmetleri sektörlerinin etkisiyle pozitife geçmiştir.

Ne var ki, ekonominin motoru olan sanayide istihdamın yıllık azalış eğilimi sürmektedir. Bu durum, uzun vadede toplam istihdamın olumsuz etkileneceğinin işaretidir.
Sanayideki yıllık istihdam daralması 202 bin kişi olmuştur.

Kriz öncesine göre toplam işsiz sayısı %40 artmış, tarım-dışı istihdam yaklaşık 400 bin kişi azalmıştır.

Sanayi sektörünün toplam istihdamdaki payı kriz öncesine göre 1,9 puan azalmıştır.
Son aylarda işsizlik ödeneğine başvuru sayısının artması ve istihdam beklentilerinin zayıflaması göz ardı edilmemelidir. · Yüksek oranlı ve artma eğilimli işsizlik, yurtiçi talepte, dolayısıyla büyümede hızlı bir toparlanmaya engel olmaktadır.

Kriz, ancak işsizlikte azalma eğilimi ortaya çıkıp istikrar kazandığında sona ermiş olacaktır. Bunun için, imalat sanayii istihdamı en önemli göstergedir.

ILO ve TÜİK verileri, Türkiye'deki işsizlik sendromunun Gelişmekte Olan Ülkelere göre daha sancılı biçimde seyrettiğini belirtmektedir.

Türkiye Ekonomisinin hızla toparlanarak işsizliği de azaltması, sanayimizin küresel rekabet gücüne bağlıdır. Oysa IMF World Economic Outlook Ekim 2009 tahminlerine göre 2010 yılında Türkiye %3,7 oranında büyürken, Gelişmekte Olan Asya Ülkeleri ortalama %7,3 oranında, yani Türkiye'nin yaklaşık iki katı hızla büyüyeceklerdir. Aynı kaynağa göre 2011-2014 döneminde büyüme hızının Türkiye'de %3,6; Gelişmekte Olan Asya'da %8,4; "yükselen ekonomiler" genelinde %6,4; Latin Amerika'da %4; Orta ve Doğu Avrupa'da %4,1 ve Dünya genelinde %4,4 olacağı tahmin edilmektedir.

Bu tahminleri boşa çıkarmak ve sanayinin üretimine, yatırımına, rekabet gücüne, dolayısıyla istihdama destek olmak zorunlu görülmektedir.

Öncelikle 2010'da, 2009'daki şekliyle devamına karar verilen "kısa çalışma" uygulamasına yönelik yasal ve idari süreçlerin tamamlanması açısından Hükümetimiz elini çabuk tutmalıdır. Ayrıca, sanayideki mevcut üretim ve istihdamı destekleyecek, maliyetleri düşürecek tedbirler devreye girmelidir. Bu konuda sosyal sigorta prim yükünün ve enerji üzerindeki vergilerin hafifletilmesi özellikle önem taşımaktadır.

Ekim 2009'da bir yıl önceye göre tespit edilen diğer bazı değişimler ise şöyledir:

İş arayanların sayısı 569 bin kişi artmıştır.

Meydana gelen istihdam artışı kadınlar ve kırsal kesim ağırlıklıdır.
En geniş alternatif işsizlik tanımına göre işsiz sayısı Ekim 2009'da 5 milyon 909 bin kişidir.

Kayıt-dışı istihdam artmıştır."