Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı, AKP Diyarbakır Milletvekili Aziz Akgül, "İki yıllık parlamenterliğinin muhasebesi için" kendi cebinden 2.6 milyar ödeyerek 3 bin kitap bastırdı ve bugüne kadar yaptığı çalışmaları tanıttı.

"İsrafı önleme hiçbir zaman cimrilik değildir" diyen, "Bu kitap da israf değil mi?" sorusuna, "Üretimin tanıtımı ısraf değildir" karşılığını veren Akgül, Gıda Bankasının ardından Giysi Bankası Projesini de yaşama geçirdiklerini açıkladı.

AKP`li Akgül, ``Projeleriyle AKP Diyarbakır Milletvekili, Prof. Dr. Aziz Akgül`` isimli bir kitap bastırdı.

Bugüne kadar yaptığı çalışmaların basına yansımalarının derlendiği bu kitabın da israf olup olmadığıyla ilgili soruyu gülerek yanıtlayan Aziz Akgül, ``İsraf; gereksiz, amaçsız ve yararsız yere yapılan faaliyetler ve harcamalardır. Israfı önleme hiçbir zaman cimrilik değildir. Bu kitap iki yıllık milletvekilliğimin bir muhasebesidir`` diye konuştu.

İki yıllık milletvekilliği döneminde seçim bölgesi Diyarbakır ve Türkiye geneli için özellikle yoksulluk ve işsizliğin azaltılması amacıyla ürettiği projelere bu kitapta yer verdiklerini belirten Akgül, ``Bunların vatandaşlarımıza bir hesap verme bilinci çerçevesinde duyurulmasını amaçladım`` dedi.

Diyarbakır`da 10 bin kartvizit dağıttığını ve ``İki yıldır sen bizim için ne yaptın?`` diyen seçmenlerine bastırdığı kitabı verdiğini ve bu şekilde 3 bin civarında kitap dağıttığını anlatan Akgül, matbaacı bir arkadaşı sayesinde bu 3 bin kitabın sadece 2.6 milyar liraya malolduğunu ve parasını kişisel hesabından ödediğini de vurguladı.

GİYSİ BANKASI KURDU

Bugüne kadar dünya Bankası destekli mikrokredi uygulamalarıyla 850 ``fakirin fakiri kadına`` 460 milyar vererek, onlara iş olanağı yarattıklarını anımsatan Akgül, aldığı 500 milyon krediyle süs eşyası üretip iki kızını dershaneye gönderen ve onların üniversiteyi kazanmalarına katkı sağlayan Diyarbakırlı anneler bulunduğunu söyledi. Gıda Bankası, projesinin kendi çabasıyla mevzuatta yerini aldığını anımsatan Akgül, ``İkinci projemizi de size açıklıyorum. Şimdi Giysi Bankası`nı da kuruyoruz. İhtiyaç fazlası, üretim fazlası olan ve `kesinlikle kullanılmamış` giysileri toplayıp ihtiyaç sahiplerine ileteceğiz. İstanbul`da işadamlarıyla görüştüm, onlar da destek verdi. Bir kamyon giyecek verecekler. Şimdi onların konulacağı rafları hazırlıyoruz`` diye konuştu.

Diyarbakır`daki büyük sorunlardan birisinin de sokakta yaşayan çocuklar olduğunu anlatan Akgül, ``Bu çocuklar aslında çok masum, pırıl pırıl güzel insanlar. Türk Eczacılar Birliği ile Diyarbakır Valiliği ve Emniyet Müdürlüğünü biraraya getirip rehabilitasyon merkezi oluşturuyoruz. Onlara da mikro kredi vereceğiz ve kendi kendilerine geçinecekler`` diye konuştu.