27
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

İsrail Erdoğan'ı kapıda bekletmiş

Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada hem eleştirileri yanıtladı hem de İsrail tarafından Ramallah Sınır Kapısı'nda yarım saat bekletildiğini açıkladı. İşte Başbakan'ın partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmanın satır başları:

- Zorlu ve yoğun bir süreci, bütçe görüşmelerini geride bıraktık. 2009 bütçesinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

- Bildiğiniz gibi geçen haftadan bu yana Gazze’de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. Aslında bu dram İsrail’in uyguladığı ambargo sebebiyle aylardır sürüyordu. Yani 27 Aralık’tan önce başlamış olan bir süreç. Haziran 2008 anlaşmasıyla ateşkes ve ambargoların kaldırılması amaç edinmiş, Hamas anlaşmaya uymuş fakat İsrail ambargoları kaldırmamıştır.

- Türkiye olarak ilk andan itibaren yani Haziran’dan sonraki süreçte bizler insani yardım olarak Türkiye Cumhuriyeti olarak insani yardımlarımızı göndermeye başlamıştık. Fakat bu yardımlarımız Gazze’ye ulaşamıyordu, sürekli görüşmelerle bekletilerek yardımları ancak ulaştırabiliyorduk.

- Türkiye olarak ilk andan itibaren sivil ve masum insanları hedef alan bu saldırıları şiddetle kınadık, tepkimizi tüm dünyaya duyurduk. Sadece bununla kalmadık, önemli bir diplomatik atak başlattık. Geçtiğimiz Çarşamba günü Suriye ve Ürdün’e gittim. Ürdün’de Filistin yönetimi başkanı Mahmud Abbas ile görüştüm.

- Görüşmelerden sonra ülkemize dönerek bu defa batıya yönelik olarak yoğun bir telefon diplomasisini oluşturmaya başladık.

- Çek Cumhuriyeti ile bir görüşme oldu.. Zapatero ile bir görüşmem oldu. BM Güvenlik Konseyi’nin Ocak ayı dönem başkanı olmaları sebebiyle Sarkozy ile bir görüşmem oldu. Rusya Başbakanı Putin ile görüşmem oldu. İngiltere Başbakan’ı ile bir görüşmem oldu.

- Biz irade koyalım. 'Bekle gör' politikası yaklaşımı içerisinde olamazdık. Türkiye tarihinden gelen insani misyonu ön plana çıkartmak zorundaydı.

- Özellikle BM Güvenlik Konseyi Geçici üyeliğimizin başlaması da bize ilave sorumluluklar getirmiştir.

-Bu ziyaretlerdeki amacımız, farklı görüşteki taraflar arasında ortak bir dil ve anlayış geliştirmek. Ortak aklı harekete geçirmek, diplomatik baskıları artırmak. Tüm tarafları sürece dahil etmek. Taraflar arasında diyalog kurulmasını sağlamak. Ateşkes için uygulanabilir bir eylem planı ortaya çıkarmak.

- Bu amaçlarla yaptığımız görüşmelerle bölge ülkelerinin daha fazla duyarlılığına müşaade ettim.

- Bu işin siyasi istismarı olmaz. Ama ülkemize bunu yapmaya gayret edenler var. 'Hükümet şunu yapmalıydı bunu yapmalıydı' diyorlar. Dürüst olacağız. Devletler duygusal bir anlayış içerisinde, 'ben hükümete şöyle bir saldırayım bu halka hoş gelir' mantığı ile konuşmalar yapmak, ortaya bir şeyler atmak bu işlerde doğru değil. Biz bunları çok yaşadık ve bunları söyleyenlerde geçmişlerine iyi baksınlar. Acaba bu konuda neler yaptılar?

BAKKAL DÜKKANI DEĞİL ÜLKEYİ İDARE EDİYORUZ

- Parlamentoda olanları geçmişte ben bu ülkede gördüm. MHP-DSP-ANAP bizden önce bu ülkeyi yönettiler. İsrail’le ilişkileri yok muydu? Vardı. Peki siz neden ilişkileri kesmediniz. Şimdi bize ilişkileri kesin diyorlar.

- Arkadaşlar biz bakkal dükkanı değil ülkemizi idare ediyoruz. Biz atılması gereken adımların takvimini iyi belirledik. Dersimizi iyi çalıştık ve her an arkadaşlarımızla bunun değerlendirmesini yapıyoruz.

- Gün beraberlik günüdür. Gün bu anda Gazze’deki kardeşlerimize yanında yer alma günüdür. Birbirimize kuru sıkı atarak bir şey elde edilmez.

- Bize atılması gereken adımlar noktasında aklı selim ile oturup kalkanların getireceği bir şey varsa oturur konuşuruz ve onlara uyarız. O adımları da biz atarız. Bu konuda da geri adım atma olmaz. Bizim siyasi hesabımız yok. Ortada bir zulüm var ve biz zalimlerin yanında olamayız.

İNSANLIK TARİHİNE KARA LEKE DÜŞÜRDÜNÜZ

- İsrail, 'Türkiye Cumhuriyet Başbakanı duygusal konuşuyor' diyor. Ben duygusal konuşmuyorum. Benim duygusallığım varsa Gazze’deki kardeşlerime yöneliktir. Orayı akılla bilgiyle tecrübeyle konuşuyorum.

- Eğer bir duygusallıktan bahsediliyorsa, bu hesabı şu anda İsrail yapıyor. Bu Şubat’ta seçim yapılacak.

- Ben buradan Ehud Barak’a, Livni’ye sesleniyorum. Siz seçimi bırakın. Tarih sizi insanlık tarihine kara leke düşürdünüz diye yargılayacak.

- Biz dedeleriniz ecdadınız kovulduğunuz zaman sizi bu topraklarda sizi misafir eden Osmanlı’nın torunları olarak konuşuyoruz.

- 'Gazze’de devam eden saldırılar insanlık tarihine bir leke olacaktır' dedim. İnsanları tarihte derin acılar yaşamış olan bir devletten beklenen, bunları yapmış olması affedilir bir şey değil. İnsan hayatının çocukların yaşlıların hayatının ne kadar kutsal olduğunu en çokta tarihte acı günler yaşamış bu milletin bilmesi gerektiğine inanıyoruz.

- Filistin meselesi kanayan bir yara olarak gündemimizde yerini koruyor. Tam iki yıldır Gazze abluka altında tutuluyor. Gazze halkı tam iki yıldır dünyanın en büyük açık hava hapishanesinde, adeta bir toplama kampında kadelerine terk edilmiş durumda.

BENİ SINIR KAPISINDA YARIM SAAT BEKLETTİNİZ

- Ramallah Sınır Kapısı’nda yarım saat bekletilen bir başbakan olarak konuşuyorum. Bunu yapan kim İsrail. Bunu yapan İsrail hala demokrasiden bahsediyor.

- Hala duygusallık olarak bu süreci değerlendiriyorlar.

- 550 insanın öldürülmesi 2000’in üzerinde insanın yaralı olarak tedavi ediliyor olması, hiçbir gerekçe ile böyle bir vahşeti insanlık vicdanında meşrulaştırma yolu olabilir mi?

- Pazar yerlerine, hastanelere, okullara, camilere, evlere fırlatılan bombaların bir izahı var mı?

- Suyu, elektriği, ilacı esirgenen insanların üzerlerine bomba yağdırarak neyi çözebilirsiniz?

- İnsan hayatını hiçe sayan bir anlayış ancak bir insanlık ayıbı olarak görülebilir. Bu şekilde geleceğe yönelik olarak kin ve nefret tohumları ekilir. İsrail bunu bir an önce görmelidir.

- Üzülerek söylemeliyim ki insanlığın ortak vicdanında onarılması zor bir yara açılmıştır. Ortadoğu son yüzyıldır barışa hiçbir zaman bu kadar yakın olmamıştır. Suriye-İsrail, Mısır-İsrail arasında diyalog gelişiyordu. Lübnan önemli adımlar atmıştı. Filistin ve İsrail arasında adımlar atılmıştı. Ancak başlayan saldırılar barış umutlarını bir kez daha kararttı.

- Türkiye olarak her zaman Filistin’in yanında olduk. Filistin ile bizim tarihi kültürel ve gönül bağlarımız var. Millet olarak yediğimizden, giydiğimizden fedakarlık ettik ve onların yanında olduk. Sadece yardım etmekle kalmadık. Bölgenin refaha kavuşması için hep devrede olduk.

- Filistin meselesi sadece Filistin’in değildir, sadece Araplar'ın Müslümanlar'ın ve Ortadoğu coğrafyasının da meselesi değildir, olmamalıdır.

- Orada kalıcı barışın sağlanması ve Ortadoğu’da kalıcı barış ve istikrar için şarttır. Bu durum tüm insanlığın meselesi olarak görülmelidir.

YARDIM KAMPANYASI BAŞLATILDI

- TBMM bir yardım kampanyası başlattı. Bizde AKP olarak bu kampanyada en güçlü şekilde yerimizi alacağız.

- Halkıma sesleniyorum. Başbakanlık Acil Yardım hesapları var. Filistin ile ilgili de şu ana kadar bizler buradan yardımlarımızı yaptık, yapacağız. Şimdide Ziraat Bankası Aşağı Ayrancı şubesinde bir ana hesabımız var. Hesap numarası 55 555 555. TL hesabıdır. Bu ana hesapta halkımızın vereceği yardımları topluyoruz.

- Bir diğer hesap Türkiye Halk Bankası Bakanlıklar Şubesi'nde. Orada da 05 55555 5. Bu da TL hesabıdır.

- Halkımızın iş adamlarımızın desteklerini bekliyoruz.

ÇOKLU STANDART

- Gürcistan konusunda devreye giren uluslararası kuruluşlar bu konuda niçin susuyorlar? Ya da neden geçiştirmekle yetiniyorlar?

- Ben buna çifte değil çoklu standarttır diyorum. Bakınız 25 Ocak 2006’da Filistin’de bir seçim yapıldı. Ortadoğu tarihindeki en şeffaf seçim Filistin’de gerçekleşti.

- Seçime giderken kimseden ses yok. AGİT’de, ABD’de, AB’de ses yok. Ama istedikleri iktidar olmayınca, bunları nasıl çalıştırmayız diye engelleme çalışmaları başladı. Hakları olan vergi payını alamamaya başladılar. Bunu kim yaptı? İsrail yaptı.

- Bunları kendilerine söylediğimiz zaman kırk dereden kırk su getirdiler. Biz Ortadoğu’yu bir barış havzası olarak görmek istiyoruz.

- Hamas’ın da hataları olmamış mıdır? Olmuştur elbette. Ama hatalar üstüne bir vahşeti gerçekleştiremezsiniz.

- TİKA ve Türk Kızılayı ile birlikte oralara yardım elimiz uzandı. Bugün Kızılayı’nda bir basın açıklaması olacak.

- Ortadoğu’da diplomasinin egemen olması için yoğun çaba sarf ettik. Cumhurbaşkanımızda görüşmeleri devam ettiriyor. Bu ülkeler nezlinde neler yapılabileceğini konuşuyoruz.

- Özellikle soruna zemin hazırlayan bu ülkeler arasındaki diyalogsuzluğun giderilmesi için çaba harcadık.

- İsrail’in saldırıları barış çabalarına darbe vuruyor.

TRT KÜRTÇE'NİN YAYINI

- İnsanımızın hak ettiği yaşam şartlarına kavuşması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Demokratik, hukuk, sosyal, ekonomik alanda insanlarımıza layık oldukları hizmetleri verirken oradaki kardeşlerimize de bu hizmeti götürmenin gayreti içerisindeyiz.

- Son GAP-DAP-KOP ile ilgili yaptığımız yatırım iktidarımız döneminde 8,5 katrilyondur. Son yaptıklarımızı katarsak şu anda 10 katrilyonu aşmış düzeydeyiz.

- Güneydoğu illerimizde yılların getirdiği bir eksiklik ihmal var. Şimdi biz bunu gidererek Doğu-Batı'nın bu açığı süratle kapamasını istiyoruz.

- Demokratik alanda attığımız adımlara yenilerini ekledik.

- Bu 6 yıllık süre içerisinde attığımız adımları sayacak değilim. Ama en sonuncusu TRT -6 Kürtçe yayına başladı. Ben bunu çok önemli bir açılım olarak görüyorum. En azından devletin halkıyla bütünleşmesi ulaşması noktasında çok önemli görüyorum. Bugüne kadar olan gecikmeyi de eksiklik olarak görüyorum.

- Tabii siz korku toplumu meydana getirirseniz bu süreç bu süreye kadar uzar durur.

- TRT’nin Kürtçe yayın kanalı Kürt kökenli vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını daha da güçlendirecektir. Yaşam biçimlerimiz farklı olabilir, unutmamamız gereken bizi birleştiren çok güçlü ortak değerlerimiz var. Bunların başında da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı gelir.

- Farklılıklarımızdan korkmaya gerek yok, ortak bağlarımız daha çok ve daha sağlamdır. Farklılıklarımızı zenginlik olarak görmek ve yaşamak bizi birbirimizden uzaklaştırmaz tam aksine daha da yakınlaştırır. Birbirimize daha çok bağlar, bizi zayıflatmaz daha da güçlendirir.

- TRT-6 milletimiz için birlik beraberlik ve kardeşlik mesajlarını taşıyacaktır. Van milletvekilimize Kürtçe şarkısı için de teşekkür ediyorum.

- Bir parti lideri devlet etnik kör olmalı diyor. İşte bunların devletten anladığı budur. Bu zihniyet yıllar boyunca demokrasiyi de kör topal sağır bırakan zihniyettir.

- Dünyada radyo televizyon yayıncılığı alıp başını gittiğinde vatandaşımızı tek kanala mahkum etti bu zihniyet. BBC 33 ayrı dilde yayın yapıyor.

- İşte böyle kör ve şaşıların bakışlarını düzeltmekte bize düşüyor.

NAZIM HİKMET'E TÜRK VATANDAŞLIĞI VERİLMESİ

- Bu arada Nazım Hikmet’in haksız yere vatandaşlıktan çıkarılması kararını ve bu kararın düzeltilmesininde bize düştüğü gibi.. Sene 1951'de vatandaşlıktan çıkarıldı, sene 2008 tekrar vatandaşlığa almakta bize düştü, bunu da biz hallettik.

- Dün Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlığını iade ettik.

BİZ MİLLETİMİZE SIRTIMIZI DÖNMEDİK

- Bu devlet milleti insanı için vardır. Bunun dışında bir anlayışa saparsanız oradan devlet millet kaynaşması çıkmaz. Biz millet olarak yıllarca tecrübe ettik.

- Devleti yaşat ki insan yaşasın. Devleti millete karşı kör sağır hale getirerek Türkiye hiçbir yere gidemez.

- Unutma bu 70 milyonun içinde vergisini veren benim Kürt kökenli vatandaşlarımda var. İşte bunlar bu kadar bu işten uzak. Biz milletimize sırtını dönenlerden olmadık. Kör sağır dilsiz asla olmadık. Bizden bunu bekleyenler beyhude beklerler.

- İstanbul’daki Marmaray’a nasıl yaklaşıyorsak, Muş’un Bingöl’ün Van’ın yol meselesine aynı hassasiyetle yaklaşıyoruz.

Kenthaber
Yayın Tarihi : 6 Ocak 2009 Salı 14:38:00
Güncelleme :6 Ocak 2009 Salı 15:08:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
fatih06 IP: 88.227.171.xxx Tarih : 6.01.2009 18:10:19

ALLAH DEVLETİMİZE VE MİLLETİMİZE ZEVAL VERMESİN SİZİ DE BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN,DURMAK YOK YOLA DEVAM...


SELIM IP: 82.83.112.xxx Tarih : 6.01.2009 15:00:31

SAYIN BASBAKANIM SEN ILK ÖNCE 1000,000 YESIL SERMAYELI HOLDINGZEDE AILLELERE YARDIM ET FILISTINI KURTARACAKSAN CIHAD BASLAT


ekrem kavak IP: 62.178.8.xxx Tarih : 7.01.2009 01:44:50

Buradaki iki kisi bu habere göre yorum yabmayib, (ayhan kasap-kemal özkan)bilir bilmez düsünmeden bos sallamissiniz, bol bol atib dutmakla olmuyor, bu sözlerden dolayi sizleri kiniyorum, siz ikiniz gidin bir önceki hükümetlerden hesab sorun, bu hallere sizleri onlar düsürdü bir dakka düsünüb konusun, eyer beyenmiyorsaniz bu ülkeyi terk edebilirsiniz, kendi ülkesine sayib cikmayan baska ülkeyede sayib cikmaz, bunun icin kimse sizleride kabul etmez...


MJK IP: 85.110.31.xxx Tarih : 6.01.2009 20:40:44

TÜRKİYE İSRAİLLE OLAN TÜM ANLAŞMALARI İPTAL ETMELİDİR.VE .....EN ÖNEMLİSİ....TÜRKİYE ....AMAÇLARI VE HEDEFLERİ SÜREKLİ BÜYÜYEN VE AMERİKADAN SONRA EN TEKNOLOJİK SİLAH ÜRETİMLERİNİ YAPAN İSRAİL KARŞISINDA TÜM MİLLETÇE ELELE ASELSAN ,HAVELSAN,GAZİANTEP,NİĞDE VE KONYA'DA EN ÜST DÜZEY SİLAH ÜRETİMLERİNE YÖN VERMELİDİR....TÜRKİYEYE IRAK'A GİRMESİ KONUSUNDA BİLE SINIRLI OLMASI GEREKTİĞİNDE ISRARLI OLAN AMERİKAYA ÇAĞRI YAPIYORUZ.TÜRKİYEYİ TEHDİT EDEN TERÖRİSTLER ÖNEMLİ DEĞİL,KATİLLER ÖNEMLİ DEĞİL,İSRAİLİN YAPTIKLARININ HİÇ ÖNEMİ YOK,AMA HAMAS,MAMAS DİYEREK MASUM İNSANLARIN SOYKIRIMA UĞRAMASINA GÖZ YUMUYORSUNUZ.TÜRKİYE BUNDAN SONRA İSTEDİĞİNİ YAPAR BİLESİN EYY AMERİKA...ÇÜNKİ SEN TARAFSIN ,TARAFLI OLDUĞUNU ANLAMAK İÇİN OKUL BİTİRMEYE GEREK YOK.


kemal özkan IP: 85.105.182.xxx Tarih : 6.01.2009 19:37:46

sayın erdoğan başbakan gibi başbakan olsa idin sınır kapısında beşdakika bile beklemez geri döner yapılmış tüm anlaşmaları askıya alır ve tüm diplömatik ilişkileri dondururdun o kapıda sen beklemedin o kapıda bekleyen T.C. idi çünkü sen o cumhuriyeti temsil ediyorsun temsil ettiğinin hakkını karuyamıyacaksan onun saygınlığına gölge düşüreceksen biran evvel o koltuğu bırak layık olan otursun sen bugünden deyil istanbulda parti il başkanlığınızdan tanıyoruz o gömleği çıkardım diyordun anlaşılan ABD rozetli cüppe giymişsin hayırlı olsun.


oviraptor IP: 88.245.52.xxx Tarih : 6.01.2009 23:46:13

verilen mesaj açık burası artık osmanlı toprağı değil öyle elini kolunu sallayarak gezemessin başbakan olmuşşun ama anlayamıyorsun


Yaşar Yılmaz IP: 88.230.101.xxx Tarih : 7.01.2009 08:21:41

Eee sen yaptın sayın başbakan?Onlarla askeri işbirliğine daha da önem verdin,perçinledin.Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir söylemini en çok kullanan yine bu başbakandir,ama ülkemin itibarı en fazla da bu başbakan döneminde örselendi,peki birşey yapıldı mı,hayır.Haa hatırladım,bu başbakan kapıda bekletilen ilk başbakan değil,derin gitmiş Özal da Fransa ziyaretinde Mitterand tarafından Eliza Sarayı'nın kapısında(kapısı dediğim-bizzat Mitterand'ın ofis kapısında) bekletilmedi mi?O başbakan da sizin gibi dışarıya başka içeriye başka konuşurdu,neyseki ilahi adalet onu dünyanın merkezine(magma tabakasına)götürdü,tevekkül Allah'a diyorum.


yorum-3 IP: 88.231.85.xxx Tarih : 7.01.2009 09:10:37

sayın başbakanım israile çok sert konuştu fakat israil  anlamazki ... başbakanımdan amerikaya tavız vermemesini rica ediyorum,türk askerimiz kuzey ıraka operasyon yaparken ABD denen asalak söylenmeye başladı, benim kontrolümde gireceksiniz diye, peki israile neden bir şey diyemiyor, çünkü müslümanlığı istemiyorlar, SAYIN BAŞBAKANIM BİZ İSLAM UĞRUNA SAVAŞMAYA HAZIRIZ VERELİM ARTIK BUNLARA DERSLERİNİ.ASLA MÜSLÜMANLIĞI YOK EDEMEZLER ÇÜNKÜ ALLAHIMIZ DAİMA YANIMIZDA


Ayhan Kasap IP: 87.168.92.xxx Tarih : 6.01.2009 17:48:56

Yine saçmalıyor türkiye'nin başbakanı. Sınır kapısında yarım saat beklemiş beyefendi. Bunu yapan İsrail demokrasiden bahsedemez diyor. Arabistan bekletmedi, demokrasili mi oldu? Demokrasinin belirli kuralları vardır ve o kurallar bütün insanlara uygulanır. Demokrasilerde başbakanların, başkanların, yöneticilerin hiç bir ayrıcalığı ve önceliği yoktur. Rakiplere çamur atmakla, kendine methiyeler düzmekle, havasına göre yelken açmakla günü kurtarabilirsiniz. Ama devlet adına yaptığınız antlaşmalar ve konuşmalarda gelecek hükümetleri ve nesilleri düşünmek mecburiyetindesiniz. Çocuklarımızın çocuklarının çocuklarını borçlandırdınız, haberiniz var mı? Bu borcu kim nasıl ödeyecek? Onu açıklayında öğrenelim.


serkan IP: 80.218.65.xxx Tarih : 7.01.2009 11:54:58

sayin basbakan cok sert konusuyorsunda, konusmayla is bitmiyor. israil sadece filistinde insan öldürmüyorki, daha dün verdigi teklifi kabul etmeyen aselsan da calisan genc insanlari öldüren yada öldürten kimdi?Biz bu kafayla daha cok mangallari külsüz birakiriz... bizim basbakaini hesaba alan bile yok misir cumhur baskaninin öne sürdügü paln üzerine düsünürüz dediler konusmaya gerek yok artik bence.