Fransa'da iktidardaki UMP partisi Başkanı, eski Başbakan Alain Juppe, 13 Haziran'da yapılacak olan Avrupa Parlamentosu seçimlerine altı gün kala yine Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıktı. Türkiye'nin üyeliğe alınması halinde Birliğin büyük bir "market" olarak algılandığı anglosakson vizyonuna doğru sapacağını öne süren Juppe, "Bir demokraside, çoğunlukla Türkiye'nin Avrupa'ya katılımını istemeyen halkın görüşü tamamen gözardı edilemez. Bu, imtiyazlı bir ortaklığı dışlamaz, aksine." Alain Juppe, muhafazakar Le Figaro gazetesinde yayınlanan söyleşide, Fransa'daki seçim kampanyasında ağırlıklı bir konuyu oluşturan Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin soruları da yanıtladı.
      Türkiye'nin AB üyeliğinin "zor bir konu" olduğunu, bu konudaki görüşlerin değişime uğradığını ifade eden Juppe, AB'nin kendi dış ve savunma politikalarını ABD ile bir ortak olarak yürütebilmesi için Birlik üyeleri arasında uygunluk olması gerektiğini savunarak söyle devam etti:
      "Birliğin sınırları olmalıdır. Türkiye kabul edilirse, daha sonra neden Fas veya İsrail, ki onlar da aday, kabul edilemez? O zaman Avrupa'nın, James Baker'in bir süre önce dediği gibi, Vancouver'den Vladiostok'a kadar uzanan, büyük bir markete dönüştüğü anglosakson vizyonuna doğru gideriz.
      Benim değişmeme yol açan diğer bir neden, demokrasilerde, çoğunlukla Türkiye'nin Avrupa'ya katılımını istemeyen halkın görüşü tamamıyla gözardı edilemez. Bu imtiyazlı bir ortaklığı dışlamaz, aksine." Alain Juppe, "Türkiye'nin katılımına ilişkin bir referandumun yapılmasından yana olur muydunuz?" sorusuna ise "Bu konu, önümüzdeki beş yılda gündeme gelmez" karşılığını verdi.