Eğitim-Sen, 2002-2003 eğitim-öğretim yılında 606 bin 522 öğrenci dershanelere giderken, 2006-2007 eğitim öğretim döneminde bu rakamın 1 milyon 71 bin 827'ye yükseldiğini bildirdi.

Eğitim-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı 2007 yılı istatistiklerine göre, aynı dönemde özel dershane sayısının 2 bin 122'den 3 bin 986'ya, bu dershanelerde görev yapan öğretmen sayısının ise 19 bin 881'den 47 bin 621'e çıktığı kaydedildi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, araştırmaların; iş, ücret güvencesi ve istihdam koşulları açısından en olumsuz etkilenen eğitim çalışanlarının dershane öğretmenleri olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

Araştırmalara göre, dershane öğretmenlerinin ''mesleki ve duygusal tükenmişlik düzeylerinin'' kadrolu öğretmenlere göre daha yüksek çıktığını ifade eden Dinçer, dershaneciliğin karlı bir sektör olduğunu, karlı bir sektör olmasında öğretmen işsizliğinin önemli bir payı bulunduğunu savundu.

Dinçer, dershanecilik sektörünü büyüten faktörler arasında, ''eğitim sisteminin sınava endeksli olması, Milli Eğitim Bakanlığı ile YÖK arasındaki koordinesizlik ve
öğretmen işsizliğinin'' de bulunduğunu kaydetti.

Dinçer, orta ve uzun vadede eğitim sisteminde yapılacak reformlarla ''dershanecilik sektörüne son verilmesi ve dershaneciliğin eğitim sisteminin bir yan kolu olmaktan'' çıkarılması gerektiğini belirtti.