Kongar: Kurtuluş Savaşı'nı kazanan kadro Cumhuriyetçi değildi

Prof. Dr. Emre Kongar, Türkiye’de eğitim yoluyla gençlere ve televizyon yoluyla da halka kavramların ve terimlerin yanlış anlatıldığını söyledi.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Trabzon Şubesi tarafından düzenlenen ve Prof. Emre Kongar’ın konuşmacı olarak katıldığı ’Küreselleşme ve Türkiye’ konferansı, bugün Kanuni Anadolu Lisesi Konferans Salonu’nda yapıldı.

Çok sayıda öğrenci ve sivil dinleyicinin katıldığı konferansta konuşan Kongar, Türkiye’de birçok kavramın yanlış anlatıldığını ve anlaşıldığını kaydederek, "Zannedildiği gibi demokrasi çoğunluk yönetimi değildir. Eğer çoğunluk yönetimidir diyorsanız, Hitler’in Yahudileri katletmesine de Alman halkının çoğunluğu destek vermiştir. Engizisyon mahkemelerinde öldürülenlere de halkın çoğunluğu destek vermiştir, bunu nasıl açıklayacaksınız. Laikliğin de anlamını saptırıyoruz. Laik devlet de zannedildiği gibi dine karışmayan devlet değildir. Laik devlet bütün inanç sahiplerini, inanmayanlar da dahil olmak üzere, vatandaş olarak kabul eden ve koruyan devlettir. Eğer söylendiği gibi devlet inançlar karşısında tarafsız kalırsa, inanç sahiplerini sayısı ne olursa olsun korumazsa kan gövdeyi götürür" dedi.

Türkiye’de eğitim yoluyla gençlere ve televizyon yoluyla da halka kavramların ve terimlerin yanlış anlatıldığını söyleyen Kongar, "Tarihi öğrenirken de kişilere göre öğreniyoruz. Cumhuriyet tarihini dönemlere ve dönemlerin özelliklerine göre değil de kişilere göre öğreniyoruz. Örneğin köy enstitülerini açan da kapatan da İsmet İnönü’dür. Eğer tarihi, kişilere göre öğrenirsek oluşacak bu gibi çelişkileri açıklayamayız ve tarihi analiz ettiğimizde de cevabını bulamayız. Yine Kurtuluş Savaşı’nı kazanan kadro da zannedildiği gibi cumhuriyetçi değildir. Atatürk ve İsmet İnönü hariç hepsi hilafetçidir. Ama bu Kurtuluş Savaşı’nı kazanan kahramanlar olarak ne onların değerini, ne de cumhuriyetin değerini azaltır" diye konuştu.

Osmanlı’da insan hakkı olamayacağını belirten Kongar, "Çünkü o zaman insan hakları kavramı yoktu. Osmanlı’yı insan haklarına kavramına göre yargılayamazsınız. Hoşgörüsü vardı diyebilirsiniz. Ayrıca Osmanlı söylendiğinin aksine emperyalist bir devletti. Bizde bir başka grup da çıkıp Osmanlı’yı yok sayıyor ve Osmanlı’nın tarihimize örtülmüş kara bir kabus olduğunu söylüyor. Böyle şey olur mu? Osmanlılar o dönemin en büyük medeniyetini kurmuştur. Bugünkü ideolojik anlayış ve inançlarla dönüp tarihimizi saptırıyoruz. Cumhuriyeti de Osmanlı’yı da genel kavramları da yanlış anlatıyoruz. Sonra da işi içinden çıkılmaz hale getiriyoruz. Tarihimiz gençlere cehaletten ve önyargıdan dolayı yanlış anlatılıyor" şeklinde konuştu.