23
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

La Repubblica: Türkiye ’çelişkiler ülkesi'

İtalya’nın en önemli günlük gazetelerinden La Repubblica, bugünkü nüshasında Türkiye’ye üç sayfa ayırdı.
Bir Türk bayrağının önünde başörtülü bir genç kızın görüntülendiği tam sayfa bir fotoğraf eşliğinde "İstanbul’un göbeğinde" başlığıyla sunulan dosyada, Paris’te yaşayan Faslı romancı Tahir Bin Callun (Tahar Ben Jelloun) ile Fransız yazar Jean Baudrillard’ın kaleme aldıkları iki yazıyla Avrupa Birliği’ne tam üyeliğe hazırlanan bir ülkeye ilişkin irdelemelere yer verildi.
Tahir Bin Callun, "İki Türkiye’nin gizli çehreleri" başlıklı yazısında "çelişkiler ülkesi" diye nitelediği Türkiye’yi şu sözlerle betimledi: "Bir yanda geleceğe açık yaklaşımlarıyla büyük kentler, diğer yanda ise halen mazinin esiri konumundaki taşra kentleri. Ayrıca sosyal sınıflar arasında ve kadının rolü konusundaki eşitsizlikler. Bu ülkeyi tartışan herkes buraya gelmeli. Doğrudan temas fikirlerin de netleşmesini sağlıyor: Bu halka ve beklentilerine dair pek çok önyargıya sahibiz".
Ermeni meselesine de değinen Bin Callun, "Türk hükümeti, Fransız hükümetinin oy birliğiyle Ermeni soykırımını tanıdığını anlayamamış" ifadesini kullandı. Bu konuda İstanbul’da Galatasaray Üniversitesi’nde verdiği bir konferansta öğrencilerle yaptığı tartışmayı da aktarmasının ardından ise sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunlara tarihi bir gerçeği inkar etmeleri gerektiği öğretiliyor.
Aynı yaklaşıma büyüklerde de rastlanıyor." Türkiye’deki köktendincilik olgusuna da geniş biçimde yer veren Bin Callun, "İslamcı köktendinciler okullara peçeyi yeniden sokmayı denediler ama velilerin direnişiyle karşılaştılar" diye yazdı.
Bin Callun’un Türkiye’den ayrılışları sırasında pasaport kontrolü sırasında bürokratik sebeplerle gümrük görevlilerinden gördükleri muameleden şikayetçi olması da dikkati çekti.
Bu konuda, "Ceza ödemekten söz bile edilmiyor: Bu sadece bir yolsuzluk göstergesi" diyen Bin Callun, Türkiye’deki laiklik konusunda ise şöyle yazdı: "Bu ülkede laiklik bir din, kazanılmış bir değer, cumhuriyetin temel ilkesi. İslamcı köktencilerin ılımlılar dışındakileri de laiklik ilkelerine doğrudan saldırmıyorlar." Türkiye’nin nüfusunun 2020’de 100 milyona ulaşacağını ileri süren yazar, "Bu büyük ülke, bir çelişkiler ülkesi. Avrupa Birliği’ne girişinin, fedakarlıklar olmaksızın gerçekleşmesi imkansız" dedi.
Baudrillard ise "İmparatorluk kentinde suyun büyüsü" başlıklı yazısında, başta sarnıçlar olmak üzere İstanbul’un turistik güzelliğine değindi.
İstanbul’un Doğu ile Batı’nın buluştuğu nokta olduğuna dikkati çeken yazar, "Batıdan modernlik adında yeni bir güç geliyor. Ancak İstanbul, öteden beri bir köprü konumunda" dedi.
...
Yayın Tarihi : 2 Mayıs 2005 Pazartesi 14:39:36
Güncelleme :2 Mayıs 2005 Pazartesi 14:41:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
CURRENTY IP: 193.140.158.xxx Tarih : 3.05.2005 09:52:40
Fes kirlenince, İnsan yaşar ama huzur içinde yaşamak ister huzur ise kendi ülkesinde bağımsız ve kendi ideolleri çerçevesinde daha tatlı huzurlu ve mutlu olmakla kazanılır. Bu faslı yazar callun mu callut mu ne desek yoksa ceset mi? Her yazar da diyemiyeceğim ki yaşamıyor demek gerekir yaşamıyan ceset de karada cürümeye denizde sahile atılmaya mahkum olur. Eğer yaşamış olsaydı kendi öz vatanında yaşardı ve güzel fikirler üretirdi de memleketine faydalı olurdu. Demekki bu ceset haline gelmiş çürümeye ve artık denizden atılmaya mahkum olmuştur. Atılan ceset de bulunduğu yere koku yaayrak zarar verir ileride bulunduğu ülkeye de zarar verecek bir hal alacağı kesindir ve yeni bir yer arayacak bu yer de sanırım ÖZGÜRLÜKLER ÜLKESİ TÜRKİYE OLACAKTIR. Kendisine ulaşma imkanım olsa vatan vatan diye vatanın ne olduğunu anlatırdım. Bayrakla bütünleşmeyen bir insan bin insan olur ve millet olamaz o bayrak önünde gösterilen Türk kızıyla birlikte bizim bayrakla nasıl ve bir ulusal kimlikle nasıl yüce bir millet olduğumuzun ve bütünleştiğimizin kanıtıdır ki kendisinin ulusal bir bayrağı bile yoktur. Saygı ve sevgiyele.