19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Meclis TV Kürtçe'yi kesmedi!

BDP GRUP TOPLANTISI

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı'nın Kaddafi'ye sesini çıkaramayacağını belirterek, "Ama ne zaman bağırıp çağırır? Eğer Kaddafi'nin koltuğu sallanmaya başlayıp halk hareketi başarılı bir çizgiye ulaşır, Obama da telefon açarsa kim tutar bizim Başbakan'ı" dedi.

Partisinin Grup Toplantısı'nda konuşma yapan BDP Genel Başkanı Demirtaş, son günlerde Libya'da son derece ciddi bir halk ayaklanması yaşandığına işaret ederek, Ortadoğu'da dikta rejimi altında, baskı ve zulüm altında ezilen bütün halkların isyan ruhunun kabardığını gördüklerini söyledi.

İnsanların, canı pahasına sokaklarda, meydanlarda 30-40 yıllık diktatörlükleri sarstığını ifade eden Demirtaş, ilk günden beri, içeriği ne olursa olsun, zulüm altında inleyen halkların isyanının koşulsuz şekilde desteklenmesi gerektiğini belirttiklerini hatırlattı. Demirtaş, bu ayaklanmaların demokratik bir rejime dönüşmesinin ise dünya halkları için büyük bir kazanç olacağını ifade etti. Dünyanın bütün ezilenlerinin, ezilen halklardan yana tavır almasının ilkesel bir tutum olması gerektiğini bildiren Demirtaş, hükümetin başından beri bu ilkeyi bir tarafa ittiğini, bu dikta yönetimlerle yürüttüğü dostluk ilişkileri nedeniyle tavır koyamadığını söyledi. Ranta dayalı bu ilişkilerde demokrasi ve insan haklarının birer pazarlık malzemesi olduğunu öne süren Demirtaş, "Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Kaddafi'ye sesini çıkaramaz. Ama ne zaman bağırıp çağırır? Eğer Kaddafi'nin koltuğu sallanmaya başlayıp halk hareketi başarılı bir çizgiye ulaşır, Obama da telefon açarsa kim tutar bizim Başbakan'ı" şeklinde konuştu.

"BİZ AK PARTİ'YE MUHTAÇ DEĞİLİZ"

Türkiye'nin komşularla sıfır sorun politikasının, 'komşularla sıfır çözüm' noktasına geldiğini ileri süren Demirtaş, yaşanan tablonun, AK Parti'nin iflas eden dış politikasının resmi olduğunu söyledi. Artık halkların öz gücünün, en baskıcı dikta rejimlerini bile devirebileceğinin görüldüğünü ifade eden Demirtaş, bu duygunun Türkiye'de de uyandığını bildirdi. Türkiye'de bu duygunun eskisinden daha güçlü olduğunu dile getiren Demirtaş, "Biz AK Parti'ye muhtaç değiliz, geleceğimizi meydanlara çıkarak yaratabiliriz" duygusunun güçlendiğini savundu. Demirtaş, AK Parti'nin bunu anlaması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan'ın şu ana kadar Libya'da yaşananlarla ilgili tavrını belli etmemesini eleştiren Demirtaş, "Ne zaman ki kazanan belli olur, Başbakan da güçlüden yana tavrını koyar" dedi.

SÖZLEŞMELİ ERBAŞ VE ER KANUN TASARISI

Demirtaş, geçen hafta komisyonda kabul edilerek Genel Kurul'a inen sözleşmeli erbaş ve er kanun tasarısıyla ilgili tepkisini de dile getirdi. Düzenleme kapsamında önce 50 bin, daha sonra 150 bin kişilik özel ordu kurulacağını iddia eden Demirtaş, "Bu özel orduyu barış için mi oluşturuyorsunuz? Barış olacaksa sınırda görev yapacak 150 bin kişilik özel orduya niye ihtiyaç duyuyorsunuz?" sorusunu yöneltti. Bu düzenleme ile doğrudan Başbakan'ın derin bir şekilde emri altına girmiş özel birliklerin oluşturulacağını öne süren Demirtaş, "Kendi özel ordusunu yaratıyor. Kaddafi'nin de özel ordusu var, şu anda kendi halkını katlediyor. Böyle bir ordu mu yaratmak istiyorsunuz?" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın, bazı kesimlerin kaos planları yaparak ortalığı karıştırmak istediğini öne sürdüğünü hatırlatan Demirtaş, özel ordunun da, Başbakan'ın kaos planının bir parçası olduğunu, kendilerinin ise bir kaos planı bulunmadığını ifade etti. Demirtaş, AK Parti'nin kendi iktidar çıkarları doğrultusunda bir özel ordu kurma hazırlığında olduğunu savundu.

"BUNLAR, HALKI İSYAN SINIRINDA TUTMA PROJELERİDİR"

CHP Genel Başkanı'nın, iktidara gelmeleri halinde aile sigortası uygulamasına başlayacaklarını duyurduğunu hatırlatan Demirtaş, AK Parti'nin halka makarna, bulgur olarak sunduğu şeyi CHP'nin, aile sigortası olarak sunacağını açıkladığını belirtti. İki partinin de yoksulluğu katlanılabilir bir hale getirmek istediğini ileri süren Demirtaş, "Türkiye toplumu isyanın sınırındadır. Hükümet de o sınırda tutmaya çalışıyor. Buradan sonrası isyandır. Bunlar, halkı isyan sınırında tutma projeleridir" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın, 'Maraş'ın, Çorum'un, Sival'ın, Gazi olaylarının arkasında ne var, gidin bakın' dediğini hatırlatan Demirtaş, bir hakikatleri araştırma komisyonu kurularak bunlara bakılmasını istedi. Başbakan Erdoğan'ın bu konuda bilgisi varsa açıklaması gerektiğini belirten Demirtaş, kurulacak bir komisyonla tüm bu gerçeklerin ortaya çıkartılabileceğini dile getirdi.

12 Haziran'da Türkiye'de seçim yapılacağını belirten Demirtaş, seçimle ilgili bir öneri sundu. Demirtaş, Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğusunda iki sandık konulması ve seçimle birlikte bir referandum yapılmasını teklif ederek, "Referandumda soralım, anadilde eğitim ve demokratik özerklik istiyor musunuz, istemiyor musunuz? Oradan çıkacak sonuca herkes razı olsun. Ona göre Anayasa'da gerekli değişiklikleri yapalım" değerlendirmesini yaptı. 

Demirtaş, grup konuşmasının son bölümünü Kürtçe olarak yaptı. İki yıl önce Ahmet Türk'ün konuşmasını kesen Meclis TV bu kez yayına devam etti.

21 Şubat Uluslararası Anadil Günü nedeniyle önceki yıl kapatılan DTP’nin Genel Başkanı Ahmet Türk’ün grup toplantısında Kürtçe konuştuğunu TRT’nin yayını kestiğini ve Türk hakkında dava açıldığını ifade eden Demirtaş, “Bu konuşmalarım esnasında Meclis Televizyonu’nun yayınını kesmemiş olduğunu umut ediyorum. Eğer seçilip görev yaptığım parlamentoda kendi grubumda yılda bir defa olsa bile kendi anadilimde halka seslenmem engelleniyorsa bu durum ülkemiz açısından bir utanç kaynağı olmaya devam ediyor demektir” diye konuştu.

Meclis TV ise Demirtaş’ın konuşmasının Kürtçe bölümünde önce yayını kesti ardından yeniden yayına girdi. Meclis Tv, Demirtaş’ın konuşmasını 6 dakika boyunca verirken, yayını da zamanında kesti. BDP Grubu’na kapatılan DTP’nin eski genel başkanı Ahmet Türk ile eski milletvekili Aysel Tuğluk da katılırken, Türk grup konuşmasının ardından Selahattin Demirtaş’ı kutladı.

BDP GRUP TOPLANTISI
BDP GRUP TOPLANTISI

 

İHA/anka
Yayın Tarihi : 22 Şubat 2011 Salı 15:48:05
Güncelleme :22 Şubat 2011 Salı 17:18:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
yasar ertas IP: 94.101.46.xxx Tarih : 23.02.2011 12:59:31

öküz altinda buzak aramanin bir anlami yok diyerek bunun altinda bir sey yoksa gayet iyi iyi tarafi bir cesitlilik bir cesnilik agzi olan konusuyor dili olanda konussun  anlamayan bir kafa varsa ister türkce ister farzca ister kürtce konussun  bu kisinin konustugu yerde gecenlerde bir oylama yapildi oylamayi sunan türkce oylamayi  söyledi kabul edenler etmeyenler hic kimse anlamadi bir daha sordu yine kimse anlamadi otamatikman kabul edildi kafa yapisina göre hemen anlayanlar cok az sonradan anliyanlar biraz fazla ama ne fayda birde hic anlamayanlar bunlara hangi dil anlatsan nafile onun icindirki iyi niyet olsun hepimiz icin olsun vatan millet sakarya insanlik icin olsun