19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Mehmet Eymür: 'Çatlı'nın patronu Evren'in kızıydı'

Gürvit, bu tarihte MİT’in dış operasyonlar biriminde Avrupa Masası’nda yöneticiydi. Gürvit’in kendisi gibi istihbaratçı olan eşi Erkan Gürvit ise MİT’in Çankaya Köşkü’ndeki temsilcisiydi. Eymür, çok sayıda Türk diplomata suikast düzenleyen ASALA’ya karşı icra edilen operasyonlar için Abdullah Çatlı’ya görev verildiğini söyledi.

1998’de MİT Kontr-Terör Dairesi başkanı iken emekliye sevk edilen Eymür, Aksiyon Dergisi’nden Faruk Mercan’a çarpıcı açıklamalar yaptı. Susurluk kazası öncesinde Çatlı’yı mahkemeye çıkarmak istediğini belirten Eymür, dönemin MİT müsteşarının buna izin vermediğini ifade etti. Eymür, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım için de “Devlet görevlisiydi. Onun gibi en az 100 adam vardı.” dedi.

Aksiyon’daki habere göre MİT, 1996’da istihbaratçı Yunan amiral Adonis Naksakis’in öldürülmesi için Yunanistan’da gizli bir operasyon yaptı. 1988’den itibaren Bekaa Vadisi’ne gidip PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapan ve onunla ilişki kuran Naksakis’e suikast düzenleyecek ekipte Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım da vardı. Ancak ekip operasyona giderken trafikte yanlış yola girince Yunan polisine yakalandı. Bu şekilde MİT’in suikast planından kurtulan amiral Naksakis, Suriye’yi terk eden Öcalan’ı 1998’de Rusya’dan Yunanistan’a getiren kişi olarak sahneye çıktı. Hatta Öcalan, Atina’da bir gece Naksakis’in evinde kaldı.

1995 ve 1996’da MİT’in Abdullah Öcalan’a yönelik düzenlediği iki suikast girişimini yönetmiş olan Eymür, Öcalan’ı imha etme planlarının MİT’in içinden ve dışından sabote edildiğini öne sürerken şu örneği verdi: "Genelkurmay’dan patlayıcı talebinde bulunduk. Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’ndan almamız söylendi. Gölcük’ten bir ton patlayıcı almamızdan sonra nasıl olduysa bu iş, Cumhuriyet gazetesine haber olarak sızdı."

Eymür, kendisinin icra ettiği iki suikast girişimi öncesinde MİT’in İngiliz ve Hollandalı özel harpçiler ile Çeçen mafyasına Öcalan’ın öldürülmesi görevini verdiğini; ancak bu gruplara birkaç milyon dolar ödenmesine rağmen sonuç alınamadığını anlattı. Milli İstihbarat Teşkilatı eski Müsteşar Yardımcısı Mikdat Alpay’ın bazı MİT belgelerini yok ettiğini ve bu belgeleri MİT kayıtlarından sildirdiğini ifade eden Eymür, Özel Harp kökenli eski MİT yöneticisi emekli yarbay Yavuz Ataç’ın eski Başbakan Mesut Yılmaz’a, "Türkiye’de Gladyo’yu ben kurdum" dediğini söyledi. Eymür, gazeteci-yazarlar Uğur Mumcu ve Abdi İpekçi, işadamı Özdemir Sabancı ile MİT eski Müsteşar Yardımcısı Hiram Abas suikastları hakkında da önemli değerlendirmeler yaptı. Eymür’e göre, Uğur Mumcu cinayetinin arkasında bir devlet ve gizli servis var. Suikastın hedefi, laiklik doğrultusundan çıkıp sağa kayma görüntüsü veren Türkiye’de sol çevrelerde infial meydana getirmek ve Türkiye’de istikrarın bozulmasını sağlamaktı.

‘İpekçi suikastı Sovyetler’in işi’

1980’den önce meydana gelen Abdi İpekçi cinayeti, Ankara’da yedi üniversite öğrencisinin öldürüldüğü Bahçelievler katliamı gibi olayların arkasında ise Sovyetler vardı. Amaç, Türkiye’de güvenlik güçlerini sağ kesim üzerine çekip Türkiye’de gerginliğin ve terörün tırmanmasını sağlamaktı. Eymür, Özdemir Sabancı ve Hiram Abas suikastlarının arkasında güç olarak açıklanan DEV-SOL’un her iki olayda da "taşeron" olarak kullanıldığını, ancak çok enteresan bir örgüt olan DEV-SOL’un bu iki olayda kimlere taşeronluk yaptığını tespit etmenin güç olduğunu vurguladı. Röportajında 1980’den önce CHP milletvekili Nurettin Karsu’nun MİT’e bilgi verdiğini, Karsu’nun el yazısı ile yazdığı raporların halen teşkilat kayıtlarında durduğunu anlatan Eymür, Abdullah Çatlı ve Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’a da değindi. 3 Kasım 1996’da meydana gelen Susurluk kazası öncesinde Abdullah Çatlı’yı sorguya alıp mahkemeye çıkarmak istediğini belirten Eymür, "Ancak zamanın MİT müsteşarı, siyasi bağlantıları çok fazla olduğu gerekçesiyle buna izin vermedi." diyor. Bir dönem MİT’in kullandığı Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım hakkında da geniş açıklamalar yapan Eymür, "Yeşil bir devlet görevlisiydi. Onun gibi en az 50-100 adam vardı. Yeşil’i biz eleman olarak almadan evvel Ankara’da aldığı şahısları sorguladığı özel bir sorgu yeri dahi vardı. Biz onu tamamen dış operasyonlarda kullandık." diyor.
habertürk
Yayın Tarihi : 7 Eylül 2004 Salı 12:12:31
Güncelleme :14 Eylül 2004 Salı 10:40:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Osman KAHRAMAN IP: 85.99.41.xxx Tarih : 11.01.2009 12:47:47

Bu ülkede gerçekler bu kadar pervasızca havada uçuşmaz.Gizli kalır