Bolu İl Müftüsü Ahmet Okutan, "Afetler ve İslam" konusunda değişik yorumlarda bulundu. Dere yatağına ev yapılmasına izin verenin de ev yapanın da dinen suçlu olduğunu söyleyen Okutan, "Allah eğer depremleri Müslümanları sınamak için veriyorsa, Japonlar herkesten çok Müslüman" diye konuştu.


Ahmet Okutan, Bolu Belediyesi Nikah Salonu’nda verdiği “Afetler ve İslam” konulu konferansta, Türkiye’nin doğal afetlerin sık sık yaşandığı bir ülke olduğuna dikkat çekti. Ahmet Okutan, şöyle konuştu:

“Doğal afetleri Allah’ın bir kesime cevabı veya cezası olarak görmek yanlıştır. Böyle bir değerlendirme, sorumluluktan kaçmak ve suçu başkalarına atıp rahatlamak, afetlerin somut gerçeğinden kaçmaktır. Allah eğer depremleri Müslümanları sınamak için veriyorsa, Japonlar herkesten çok Müslüman. Ayrıca, Japonlar su yerine ’Zem zem’ suyu da içmiyorlar. Yaşanan depremlerde, ölen çocuklar, bebekler sizce günahkar oldukları için mi öldüler.”

DERE YATAĞINA YAPILAN KONUTLAR


İstanbul’da yaşanan sel felaketine de değinen Müftü Okutan, şunları söyledi:

“Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Ben olaya dinen bakıyorum. Bana göre dere yatağına ev yapılmasına izin vererek insanların ölümüne neden olanlar ve uyarılara rağmen buralara ev yapan insanlar dinen suçludur. Yaşanan afette yaşamını yitiren masumların vebali onlara aittir. Kuran’da Allah kendi evinizi bile bile tehlikeye atmayın diyor.”


ORTA HASARLI KONUTLARI KİRALAYANLAR MÜSLÜMAN OLAMAZ


Müftü Ahmet Okutan, deprem felaketinin yaşandığı Bolu’da bazı ev sahiplerinin hasarlı evlerini üniversite öğrencilerine kiraladığını duyduğunu ifade ederek, “Peygamberimiz diyor ki ’Kendisinin tehlikeli gördüğü evi başkasına kiralayanlar Müslüman olamaz’, bir insan bu tehlikenin mevcut olduğunu bilerek evini masum insanlara bile bile kiralayamaz” dedi.

BİLİMSEL GERÇEKLER KABUL EDİLMELİ

Hiç kimsenin yaşanan bir felaketin veya belanın kişi ya da kişilere bağlı olarak meydana geldiğini söylemeye hakkı olmadığını belirten Okutan, deprem felaketinde üzücü olaylar yaşamamak için işin ehline verilmesi ve depreme karşı her zaman hazırlıklı olunması gerektiğini anlattı. Ahmet Okutan, “En önemlisi yaşanan felaketlerin bilimsel gerçekliğini kabul etmeli” diye konuştu.