CHP’nin 3 Temmuz’da güvenoyu istemi talebiyle olağanüstü kurultaya gideceğini açıklayan Genel Başkan Deniz Baykal’a, parti içi muhalefetten tepki geldi.
CHP eski Genel Sekreterlerinden Adnan Keskin, Baykal’ın hile ve takkiye yaptığını ve partide terör estirdiğini savunurken, Ertuğrul Günay da ’taktik’ bir adım atıldığını söyledi. İstanbul Milletvekili Hasan Aydın ise kurultay toplama kararının muhalefetin önüne kesme girişi olduğunu ifade etti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın partisinin 3 Temmuz’da ’parti içinde söz dinlemez hale gelen bazı milletvekillerinin durumunun görüşülmesi’ ve ’genel başkana güvenoyu talebinin oylanması’ olmak üzere iki gündem maddesi ile olağanüstü kurultaya gideceğini ilan etmesine, muhalif partililer sert tepki gösterdi. İHA’ya değerlendirmelerde bulunan parti içi muhalefetin önemli isimleri Baykal’ı ’muhalefetin sesini kesmek istemekle’ suçladı. CHP eski Genel Sekreteri Ertuğrul Günay, Baykal’ın taktik bir hamle yaptığını belirterek, "Baykal, muhalefetin imza toplayarak partiyi seçimli olağansütü kurultaya götüreceğini gördü. Şu ana akadar 500’ün üzerinde imza topladık. O nedenle öncelik almaya çalıştı. Biz yolumuza devam edeceğiz. Seçimli olağanüstü kurultayı toplamak için sürdürdüğümüz gayretler devam ediyor" dedi. Eski Genel Sekreterlerden Adnan Keskin de Baykal’ın kurultay çağırsının ’tabandan gelen talepleri’ karşılamadığını söyledi. Baykal’ın ’kendi koltuğunu korumak için takiyye yaptığını’ savunan Keskin, "Baykal’ın bu talebi 1974 yılında Bülent Ecevit’in yaptığı girişiminin kötü bir kopyası. Baykal, kurultaya giderek delegeleri psikolojik baskı altına almak ve bir konuşma yapmak suretiyle parti içi muhalefeti susturmak isteyecek" şekilnde konuştu. ’Parti içinde söz dinlemez hale gelen bazı milletvekillerinin durumunun görüşülmesi’ maddesinin de parti hukukuna aykırı olduğunu belirten Keskin, kurultay talebinin hileli olduğunu savunarak, "Bizim seçimli olağanstü kurultayı toplayacağımızdan korktu. Baykal, partide terör estiriyor" dedi. İstanbul Milletvekili Hasan Aydın ise bu talebin kendilerinin önünü kesme girişimi olduğunu söyledi. ’Parti içinde söz dinlemez hale gelen bazı milletvekillerinin durumunun görüşülmesi’ maddesini de eleştiren Aydın, "Biz milletin vekilleriyiz, başkasının değil. Biz sadece milletin sözünü dinleriz, başkasının değil. Kapıkulu değiliz. Bizim özgür irademiz kimseye bağlı değil. Tüzükten gelen hakkımızı kullanıyoruz" ifadelerini kullandı.