Muhalefetin okları 'Paşa'yı vurdu

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'ya yönelik 8 gün süren 'Güneş Harekatı'na ilşkin bir dizi eleştiri getirdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanlığı'nın operasyonlara ilişkin yaptığı yazılı açıklamalarda kullandığı dili eleştirdi, bu dilin PKK'ya imaj ve prestij kazandırabileceğini savundu.

Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Baykal, "Çekilmenin nedenine ilişkin soru ortada kalmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, oradan sürpriz bir şekilde çıkmıştır. Harekatın bittiğini Iraklı Bakandan öğrendik. Bu sorunun cevabını istiyoruz." dedi.

Baykal şunları söyledi:

"Bir harekatın ele alınması gereken pek çok yönü vardır. En başında uygulanma şekli vardır. Ama bir harekatın değerlendirilmesinde siyasi, diplomatik ve uluslararası ilişkilerle ilgili boyutları da vardır.

DAHA ÖNCE MÜDAHALE EDİLMELİYDİ

Türkiye Kuzey Irak’tan gelen terörist saldırılara uzun zamandır tahammül gösterdi. En haksız saldırılar karşısında bile soğukkanlılığı koruyarak bu uluslar arası tepkileri sineye çekmiştir. Ancak Dağlıca saldırısından sonra bıçak kemiğe dayanmıştır. Türkiye çok daha önce buna müdahale etmeliydi.

NEDEN SON VERİLDİ

Bu hoşgörü ve olgunluk olarak değerlendirilecek bir konu değildir. Bıçak kemiğe dayanmıştır. Kara harekatının sonlanması bütün dünya ve Türkiye için bir sürpriz olmuştur. En başarılı olduğu noktaya geldiği sırada durdurulması bir tartışma başlattı: Acaba Türkiye niye an başarılı döneminde iken Türkiye son verme kararı almıştır? Bu soru vicdanlarda ve kafalardadır. Herkes bu sorunun cevabını merak ediyor.

BAŞTAN SINIRLI OLACAK SİNYALİ GELDİ

Daha operasyonun başında ABD’den “Sınırlı olacak” açıklamaları var. Kimseden hiçbir işaret almadık açıklamalarını bir kez ele almak gerekiyor.

GÜL VE ERDOĞAN'IN HABERİ VAR MI?

“Zaten Cuma günü sabah saat 04.00’te bitireceğimize karar vermiştik” deniliyor Peki Cumhurbaşkanın, Başbakanının haberi var mı? ABD Savunma Bakanı konuşuyor. Onu “Biz zaten çıkacağız bu telaş niye“ dendi mi? ABD Mesajınızı verebildiniz mi diyorlar dört kez “Almış olmalılar” diyor. Çekilmekte olduğumuzu Zebari söylüyor, Roj TV söylüyor ABD’ye söylemenin ne sakıncası var. Niye erken bitti? Birileri Türkiye’nin PKK ile mücadelesinde nihai hedefe gitmesini uygun görmedi. PKK tümüyle tasfiye edilmesin. Sen de iç baskıya yönelik biraz rahatla deniyor.

GİRDİYSEN BİTİRECEKSİN

Benim görevim eğer oraya girdiysem o zaman orada işi bitirmek olmalıdır. "Öyle diyenler haklıdır" demek değildir. Ya da "Onların hiçbir beklentisi yok bunu biz kendimiz gerçekleştirdik" hiç değildir..."

"TSK açıklamaları PKK'ya imaj kazandırabilir"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanlığı'nın operasyonlara ilişkin yaptığı yazılı açıklamalarda kullandığı dili eleştirdi, bu dilin PKK'ya imaj ve prestij kazandırabileceğini savundu.

Bahçeli, basın açıklamalarında etkisiz hale getirilen hedefler için, "PKK terör örgütünü gerilla statüsüne sokacak", uluslararası savaş hukukunda bu yönde karşılığı olan terim ve sıfatlara yer verildiğini söyledi.

Bahçeli, "Bu çerçevede, komuta merkezi, muhabere ve lojistik tesisi ve mürettebatı olan uçaksavar mevzii gibi terimlerin, teröristlere savaş hukuku kapsamında savaşan taraf statüsü atfedecek nitelikte olduğunu düşünmekteyiz. Düzenli bir muharip güç için kullanılması doğal olan bu nitelendirme ve atıfların, terör örgütünün hak etmediği bir imaj ve prestij kazanmasına ve kendisine büyük bir güç vehmedilmesine hizmet edebileceğinin bu kapsamda hatırda tutulması da
yerinde olacaktır" dedi.

Bahçeli, ABD'nin, Türkiye'ye sınırlı bir çerçevede istihbarat desteği verdiğini ancak terörün temizlenmesi için gerekli çapta kara harekatının önüne set çektiğini dile getirdi.

"Ölümü göstererek sıtmaya razı ediyor"

MHP lideri, 5 Kasım 2007'de Beyaz Saray'da gerçekleşen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan-ABD Başkanı George W. Bush görüşmesinin "Türkiye'nin siyasi çözüm sürecine çekilmesi yönünde bir dönüm noktası" olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti.

Bahçeli, "ABD'nin, sorunun çözümünü Barzani'nin istediği yönde Türkiye içinde başlatılacak siyasi çözüm süreçlerine yönlendirme çabası içinde olduğu bütün açıklığıyla ortaya çıkmıştır" diye konuştu.

"Herkes artık bu gerçekleri görmeli ve oynanan sinsi oyunun adını doğru koymalıdır" ifadesini kullanan MHP lideri, "ABD, bu anlamda 'Türkiye'ye ölümü göstererek sıtmaya razı etmeye' çalışmaktadır" dedi.

"Türkiye siyasi açılıma hazırlanıyor"

Türkiye'nin bazı siyasi açılımlarda bulunmaya hazırlanmakta olduğunu ileri süren Bahçeli, bunun hayata geçirilmesi için uygun ortamın oluşmasının beklendiğini kaydetti.

Başbakan'a çağrı: "Şaibeyi kaldır"

Başbakan'a da seslenen MHP Genel Başkanı, "Zaman zaman tek millet, tek devlet, tek vatan ve tek bayrak kavramlarını klişe sloganlar olarak dile getiriyorsunuz... Türk milletinin karşısına çıkarak PKK'nın ve etnik bölücülerin bu taleplerine karşı olduğunuzu ve bu emellere hiçbir şart altında geçit verilmeyeceğini açıkça ilan edin. Eğer bunu yaparsanız üzerinizdeki büyük bir şaibeyi ortadan kaldırmış olacaksınız" ifadesini kullandı.

"Kamuoyu açıklamalardan tatmin olmadı"

Bahçeli, TSK'nın 21 Şubat'ta başlattığı sınır ötesi harekatın seyri, sona erdirilme zamanı ve şekli ile bu konuda Türkiye'nin maruz kaldığı dış baskıların, siyasi gündemin en önemli konusu olduğunu belirtti.

Bahçeli, Türk kamuoyunun geri çekilme konusunda "Salt güvenlik" nedenleriyle yapılan açıklamaları tatmin edici bulmadığını bildirdi.

ABD'nin tutumuna eleştiri...

"Sayın Başbakan ne kadar inkara yeltense de gerçekler önümüzdeki dönemde bir bir ortaya çıkacaktır" diyen Bahçeli, ABD'nin terörle mücadele konusunda Türkiye'ye verdiği sınırlı desteğin niteliği ve amacı ile bu konuda ilerletmeye çalıştığı siyasi projeye dayanan düşüncelerinin, giderek belirgin hale geldiğini ifade etti.

Bahçeli, "Son kara harekatının, süre, bölge ve askeri hedefler bakımından ABD'nin izin verdiği ölçüde yapıldığını gösteren işaretler, ABD'nin harekatın ilk günlerinden başlayarak ortaya koyduğu tutum, bu konudaki niyetlerini göstermek açısından esef ve endişe verici gelişmeler olmuştur" değerlendirmesinde bulundu.

"Bu aşağılayıcı tebligatlar..."

MHP lideri Bahçeli, terör örgütü PKK'yı, Türkiye ve ABD'nin ortak düşmanı ilan eden Başkan Bush'un son zamanlarda yaptığı açıklamalara da işaret ederek, "Bu aşağılayıcı tebligatlar, ABD'nin kafasının gerisindeki düşünce ve niyetleri, tereddüte mahal bırakmayacak biçimde ortaya koymuştur. ABD'nin Kuzey Irak'ın istikrarının etkilenmemesi bahanesiyle terörle mücadelede Türkiye'nin önünü kesecek kırmızı çizgiler çıkarması, bu konuda, 'Tavşana kaç, tazıya tut' siyaseti izlediklerini bir kere daha göstermiştir " diye konuştu.

Devlet Bahçeli, "TSK'nın Hedefi Kandil" manşetlerinin atıldığı, "Hakurk ve Haftanin kamplarına girilmek üzere olunduğu" şeklinde yayınların yapıldığı bir ortamda, böyle birani çekilmenin, Türk kamuoyunda haklı olarak doğurduğu bu duyguların,yadırganmasının hiçbir meşru gerekçesinin bulunmadığını kaydetti.

"Siyasi eziklik ve tutarsızlık..."

Başbakan Erdoğan'ın, bu süreçte sergilediği tutumu, "siyasi eziklik ve tutarsızlık" olarak niteleyen Devlet Bahçeli, "Sınır ötesi askeri harekata 8'inci gününde ansızın son verilmesi ve Türk birliklerinin geri çekilmesinin, 29 Şubat sabahı itibariyle tamamlandığının izahı ve anlaşılması zor bir kargaşa süreci sonunda gecikmeli olarak kamuoyuna duyurulması, Türk milletine derin bir şaşkınlık, teessür ve hayal kırıklığı yaşatmıştır. Bu sürecin son aşamasında devlet organları arasında çok ciddi bir uyum, koordinasyon ve bilgilendirme sorunu ortaya çıkmış, ilgili kurumlar birbirinden kopuk bir şekilde ya sessizlik içine girmişler ya da çelişkili tutumlar sergilemişlerdir" diye konuştu.

MHP lideri Bahçeli, "kaos" şartlarının, sınır ötesi harekatın sona erdirilmesi sürecinde, devletin zirvesinde yaşandığını ileri sürerek, "AKP hükümeti bu süreci yönetmede sergilediği şaşkınlık, beceriksizlik ve ciddiyetsizlikle, devletin itibarının yara almasının en büyük sorumlusu olmuştur" dedi.

"Barzani'ye teminat..."

Konuşmasında bölgesel Kürt yönetimi lideri Mesud Barzani'nin tutumunu da eleştiren MHP Genel Başkanı Bahçeli, Barzani'nin, sınır ötesi operasyonu, "TSK'nın saldırısı" olarak nitelendirdiğini ve bunu bahane ederek 1997 yılından beri özel bir düzenlemeyle Irak'ın kuzeyinde bulunan bin 200 civarındaki Türk Özel Kuvvetler unsurlarının bölgeden çıkartılması için resmi girişim başlattığını söyledi.

Devlet Bahçeli, bu gerçek ortadayken, Başbakan'ın, "Terörle mücadeles ürecini Irak'la istişare halinde sürdürdüklerini söylemesi ve Irak yönetiminin sergilediği dirayetli ve işbirliğine açık tutumunu takdire şayan" bulmasının, en hafif tabiriyle, "İbret verici bir siyasi aymazlık ve körlük" olduğunu söyledi.

"Devletin itibarı aşındı"

"Başbakan'ın sonradan giriştiği tevil çabaları ve kamuoyunu yatıştırmak için başlattığı yönlendirme kampanyalarının bu acı gerçeği değiştirmeyeceğini öne süren Bahçeli, "AKP hükümetini, 'Devletin itibarının aşınmasına ve inandırıcılığının sorgulanmasına' yol açma vebalinden kurtarmaya yetmeyecektir" diye konuştu.

Terörle mücadele konusunda son 5 yılda meydana gelen olayları da anlatan Bahçeli, AK Parti hükümetinin, bu süre içinde Kuzey Irak'ta yuvalanan terör unsurlarına karşı hiçbir müdahalede bulunmadığını, TBMM'nin iznini gerektirmeyen hava harekatı için bile 5 yıl beklediğini söyledi.

Devlet Bahçeli, AKP'nin, terör örgütü PKK'nın gerçek anlamda tasfiye edilerek bölgeden sökülüp atılması hedefinden uzaklaştığını, mevzi ve kısmi tedbirlerle yetinmeyi yeni bir küçük hedef olarak benimsediğini savundu.

Devlet Bahçeli, AKP hükümeti döneminde icra edilen bu ilk sınır ötesi kara harekatının, gecikmiş bir adım sayılsa bile yine de gerekli ve önemli bir aşama olduğuna işaret ederek, terör örgütü PKK'nın tasfiyesi hedefine ulaşılması için olmazsa olmaz 3 temel şart bulunduğunu bildirdi.

Güvenlik kuşağında ısrarlı

Bunlardan birincisinin, Irak'ın kuzeyindeki terör yuvalarına yönelik kapsamlı bir temizlik ve imha harekatı yapılması ve TSK unsurlarının bölgede geçici bir süre konuşlandırılarak bir güvenlik kuşağı oluşturulması olduğunu dile getiren Bahçeli, "İkinci şart ise, Barzani ve peşmerge güçlerinin, terör örgütü PKK'ya sağladığı açık veya örtülü himaye ve desteği kesmesidir. ABD'nin sınırlı istihbarat paylaşımının ötesinde, Türkiye'ye bu konuda siyasi ve askeri destek vermesi de üçüncü şarttır. Son gelişmelere bakıldığında, bu şartların gerçekleşmediği görülecektir" şeklinde konuştu.