Neden 2003'ten öncesi yok?

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, özellikle Nedim Şener ve Ahmet Şık başta olmak üzere son tutuklamaların, toplumsal muhalefetin bastırılması zihniyetinden ayrı düşünülemeyeceğini söyleyerek, "Kılıfına uydururlar, tezgahı kurarlar. Seni terör örgütü üyesi yaparlar, içeri atarlar. Gazetecilerin durumu budur" dedi.

BDP'nin haftalık Meclis Grup Toplantısı, Genel Başkan Demirtaş başkanlığında gerçekleştirildi. Grup Toplantısı öncesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bütün sıralara karanfiller bırakıldı. BDP Genel Başkanı Demirtaş, grup toplantısında yaptığı konuşmada bütün kadınların Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Kadının eşit, özgür olmadığı bir toplumda hiçbir erkeğin kendisine 'özgürüm' diyemeyeceğini belirten Demirtaş, bunu sağlayamayan hiçbir halkın da kendine 'özgür halk' diyemeyeceğini kaydetti.

Demirtaş, "Bu nedenle BDP'nin sürdürdüğü hareket, aynı zamanda bir kadın özgürlük hareketidir" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın 'Kadına şiddet uygulayan alçaktır' dediğini belirten Demirtaş, "Seni protesto etti diye kadınları coplayan, çocuğunu düşürten, yerlerde sürükleyen de alçak mı? Sanki kadına yönelik şiddet sadece evde olur, sadece kocası döverse şiddet olur. 10 kişinin yaptığı basın açıklamasında bin polis görevlendiriyorsun, 'eşim beni öldürecek' diyen kadına bir tek koruma veremiyorsun. Bu zihniyetle kadın katliamlarını durduramazsınız" şeklinde konuştu.

"BU MÜCADELEDE NEFER OLMAK ERKEKLERİN BOYNUNUN BORCU"

Kadın temsil oranı açısından BDP'nin, Türk siyasi tarihinin en yüksek oranına ulaşmış parti olduğunu kaydeden Demirtaş, Parlamento'da yüzde 40 kadın temsil oranını yakaladıklarını söyledi. Bunun kadınlara bir lütuf olmadığını, BDP'li kadınların bu noktaya dişleriyle, tırnaklarıyla mücadele ederek geldiklerini belirten Demirtaş, Parlamento'da yüzde 50 temsil oranı isteyen kadın örgütlerini de gönülden desteklediklerini açıkladı. Demirtaş, "275 kadın Meclis'e yakışır. Barış için, demokrasi ve özgürlük için 275 kadının Meclis'te olması gerekir. Kadınların bu mücadelesinde nefer olmak erkeklerin boynunun borcudur" diye konuştu.

"OKUL KİTAPLARINDA ÜTÜ YAPAN ERKEK RESMEDİLİRKEN GÖREMEZSİNİZ"

Okul kitaplarında her zaman kadınların ütü yaparken, erkeklerin ise işe giderken resmedildiğine işaret eden Demirtaş, hiçbir okul kitabında babayı ütü yaparken, anneyi ise işe giderken resmedilmiş şekilde göremeyeceklerini söyledi. Milli Eğitim Bakanı'nın bunu değiştirmeye niyeti olmadığını kaydeden Demirtaş, Nimet Çubukçu'nun kadın bir bakan olarak çocukların böyle yetişmesine izin verdiğini, çocukların büyüyünce o toplumsal rol algısını kırmalarına imkan bulunmadığını söyledi. Bakan Çubukçu'nun, en çok Kurtlar Vadisi dizisini izlediğini açıkladığını hatırlatan Demirtaş, "Sayın Bakan'ın kadınlara, çocuklara verdiği mesaj bu" dedi.

Demirtaş, Ergenekon davası kapsamında gerçekleştirilen son operasyonlarla ilgili değerlendirmelerde de bulundu. Özellikle Nedim Şener ve Ahmet Şık başta olmak üzere son tutuklamaların, toplumsal muhalefetin bastırılması zihniyetinden ayrı düşünülemeyeceğini söyleyen Demirtaş, hükümete yönelik eylem planı içinde olanların yargılanmasına itiraz etmediklerini ancak aynı eylem planları içindeki muhalefetin susturulmasına yönelik girişimlerle ilgili hiçbir soruşturma yürütülmediğini söyledi. Türkiye'de derin devlet yapılanmasının 1950 yılından beri bulunduğuna işaret eden Demirtaş, ama şu anda İstanbul'daki savcıların yürüttüğü soruşturmada 2003'ten öncesine ilişkin tek bir yargılama bulunmadığını ifade etti.

"MUHALEFETİ SUSTURMAYA ÇALIŞIYORLAR"

Hükümete yönelik hukuk dışı yönelimlerin suç olduğunu kabul ettiklerini ancak gazetecilerin, hükümeti yıpratmaya yönelik gazetecilik faaliyetlerinin suç olarak kabul edilemeyeceğini belirten Demirtaş, "Herkes sana övgüler mi düzecek. Senden hazzetmeyebilir. Senin hakkında kitap yazar. Herkes sana hizmet mi edecek. 'Sen de AK Parti'ye karşıysan generallerle işbirliği içindesin' deyip bütün muhalefeti susturmaya çalışıyorlar. Savcıların bu tutumu tarafımızdan dikkatle izlenmekte ve hassasiyetle değerlendirilmektedir. Bunu bilmelerinde fayda var. Savcıların bu yanlı tutumunu muhalefet olarak yakından izliyoruz. Sanmasınlar ki sadece kendileri toplumu izliyor, dinliyor" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın, hiç kimsenin gazetecilik kimliği nedeniyle içeride olmadığını söylediğini hatırlatan Demirtaş, zaten yasalarda da böyle bir hüküm bulunmadığını, dünyanın hiçbir yerinde hükümeti eleştirdiği gerekçesiyle gazetecinin tutuklanamayacağını söyledi. Demirtaş, "Kılıfına uydururlar, tezgahı kurarlar. Seni terör örgütü üyesi yaparlar, içeri atarlar. Gazetecilerin durumu budur. Tabii ki hiç kimse gazetecilik yaptı diye tutuklu değil. Böyle bir suç maddesi yok. Ama senin çıkardığın yasalar bu tezgahlara, komplolara zemin hazırlıyor" değerlendirmesini yaptı.

BDP Genel Başkanı Demirtaş, Şivan Perver'in, yaptığı bazı açıklamaların ardından terör örgütü tarafından tehdit edilmesiyle ilgili açıklamalarda da bulundu. Düşüncelerinden dolayı insanların yaşam haklarına yönelik tehdit edilmesine karşı olduklarını belirten Demirtaş, böyle bir şeyi asla kabul edemeyeceklerini söyledi. Demirtaş şunları kaydetti:

"Velev ki bize hakaret etseler bile hiçbir şekilde yaşam haklarına yönelik tehditleri doğru bulmayız. Düşünceleri ne olursa olsun, partimize yönelik tavırları ne olursa olsun, biz düşüncelerimizle karşılık vereceğiz. Bunun dışında hiçbir yöntem doee işaret eden Demirtaş, hiçğru olmaz. Yaşam haklarına yönelik tehdidi biz kendi yaşam hakkımıza yönelik tehdit olarak algılarız. Bu arkadaşlarımızdan ricamız, özellikle birliğimizi zayıflatmaya yönelik bir tarza alet olmasınlar. Biz her türlü farklılığımızla birlik olabilirsek ancak başarılı olabiliriz."

"BDP GÜMBÜR GÜMBÜR GELİYOR"

12 Haziran seçimleri öncesinde bazı siyasi gerilimler olabileceğini, BDP'nin bazı projelerinin AK Parti'yi rahatsız edebileceğini ifade eden Demirtaş, bunun normal olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan'ın 'Bir mazbata için gençlerin ölmesini istiyorlar' sözlerinin vicdansızlık olduğunu savunan Demirtaş, Başbakan'ın kullandığı üslubun gerilimi başka alanlara yansıtma çabası olduğunu öne sürdü. BDP olarak asla böyle bir ithamı kabul edemeyeceklerini vurgulayan Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ın, kimin kaos planı içinde olduğunu, elindeki belge ve bilgilerle açıklamasını istedi. Demirtaş şunları söyledi:

"Elinde belge bilgi yoksa karnından konuşma. Bize 'bugüne kadar neyi çözdünüz' diyor. Hiçbir şey çözmediysek senin dizlerinin bağını çözdük. 12 Haziran yaklaşırken Başbakan Erdoğan BDP'den korkuyor. Korkmasında da fayda var. BDP gümbür gümbür geliyor."