17
Mayıs
2024
Cuma
ANASAYFA

Nurcan'ın tek hayali Bodrum'da tatil

Atina Olimpiyat Oyunları’nda bayanlar 48 kiloda 3 dünya, 5 de olimpiyat rekoru kırarak tüm Türkiye’yi sevince boğan Nurcan Taylan, "Bu madalya için 10 yıl çalıştım, halkıma armağan olsun" dedi.

Vatan gazetesinin haberinden alıntılayarak aktarıyoruz:

Atina’da tarih yazdıktan sonra telefonla babası Süleyman Taylan’ı arayarak, "Baba işte başardım, bana güvenenleri mahçup etmedim" diyen Nurcan’ın sporcu adaylarına örnek olacak bir geçmişi var. İşte yeni yıldızın öyküsü:

Ankara’da doğan Nurcan Taylan, Sivas Zaralı Süleyman-Zülfiye çiftinin üç çocuğundan en küçüğü. Mamak Ortaokulu’nda okurken beden eğitimi öğretmeni Mehmet Üstündağ tarafından 1993’te kurulan bayan halter takımına seçildi.

İşçi babanın kızı

Ancak önce babası "Halter erkek işi, sen bayansın, bu sporu yapamazsın" diyerek karşı çıktı. O zaman 11 yaşında olan Nurcan, babasını zor da olsa ikna ederek halter takımına katıldı ve böylece dünya yıldızı olma yolu açılmış oldu. Mamak’ta tek gözlü bir gecekonduda yaşayan ve maddi durumu iyi olmayan işçi emeklisi babası ile ev kadını annesi önce haltere başlamasına karşı çıktıkları kızları Nurcan’a artık her türlü desteği vermeye başladılar. Nurcan okul harçlıklarını biriktirip spor malzemeleri alarak tekniğini geliştirmeye çalıştı. Hatta o dönem güçsüz ve zayıf olan Nurcan barı kaldıracak kadar gücü olmadığı için tahta sopalarla antrenmanını sürdürüyordu.

Önce Dünya İkincisi, ardından da Avrupa Şampiyonu olarak adından söz ettirmeye başladı. Ödül olarak verilen Cumhuriyet altınlarıyla ilk yaptığı iş ise babasına Mamak’ta bir apartmanın en üst katında daire almak oldu. Mamak Ticaret Meslek Lisesi’ni bitiren Nurcan, halter çalışmalarını hiç aksatmadan sürdürdü. Birçok şampiyonada mücadele eden Nurcan, aralarında Dünya İkinciliği ve Avrupa Şampiyonu madalyasının da bulunduğu 30’u altın, 6’sı da gümüş ve bronz olmak üzüre toplam 36 madalya alma başarısı gösterdi. Nurcan, yıllarca süren yorucu antrenmanlardan sonra elde ettiği başarının ardından içindeki özlemi dün arkadaşımız Tayfun Bayındır’a şöyle anlattı:

"Şimdi tek düşüncem var. Bir an önce eve gidip sevdiklerime kavuşmak ve kısa bir süreliğine de olsa halterden uzaklaşıp tatil yapabilmek. Yoruldum, dinlenmem gerekiyor. Gözümde Bodrum tütüyor. Çok istiyorum Bodrum’a gitmeyi. Daha önce hiç gitmedim, görmek istiyorum."

Sabaha kadar uyuyamadım
Atina’nın simgesi Akropolis’i arkasına alarak arkadaşımız Tayfun Bayındır’la sohbet eden Nurcan, "Dün gece sevinçten sabaha kadar uyumadım. Başbakanımız, Dışişleri Bakanımız ve bir çok büyüğüm telefonla arayarak, beni kutladı. Cumhurbaşkanımızın telgrafı da olimpiyat köyüne geldi. Bu bana çok gurur verdi" dedi. Şampiyon sporcu "2005’te yapılacak Dünya Şampiyonası’na da en iyi şekilde hazırlanıp orada da şampiyon olacağım" diye konuştu.

Babası: Kalbim duracak sandım
Nurcan’ın Ankara’daki evinde büyük sevinç yaşandı, İşçi emeklisi baba Süleyman Taylan, "Kızımla büyük gurur duydum. Televizyonda onun müsabakasını izlerken bir an kalbim duracak gibi oldu. Ardından altın madalya kazanınca sevinç gözyaşları döktük" dedi. Anne Zülfiye Taylan ise büyük gurur yaşadıklarını belirterek, "Yaşadıklarımı anlatamam. Sevinç gözyaşlarına boğuldum. Onunla ne kadar gurur duysak azdır. Bu başarıyı kendisinden bekliyorduk" diye konuştu. Nurcan Taylan’ın ablası Nuray ise kardeşinin madalyalarla dolu odasını gösterip, "Böyle giderse madalya koyacak yer kalmayacak. Kendisiyle gurur duydum" derken, Nurcan’a tıpa tıp benzerliğiyle ilgili olarak da şunları söyledi: "Bugüne kadar çoğu kişi Nurcan diye beni yoldan çeviriyordu. Bu başarıdan sonra sanırım imza bile alanlar olur. "
VATAN
Yayın Tarihi : 16 Ağustos 2004 Pazartesi 12:10:41
Güncelleme :16 Ağustos 2004 Pazartesi 15:20:55


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?