Oruca da şike karıştı!

Ramazan'da tok tutan hap kullanımı tartışma yarattı...

İmsak ile iftar arasının 16 saat olması oruç tutan bazı vatandaşları ‘tok tutan hap’ kullanımına yöneltti. Gün boyu tokluk hissi veren bu haplar ilahiyatçıları ikiye böldü. Prof. Dr. Saim Yeprem, “Bu bir nevi oruç şikesidir” dedi.

Bu yıl Ramazan’ın Ağustos ayına denk gelmesi beraberinde ilginç yöntem ve tartışmaları getirdi.

Oruç tutmakta zorlananlar çareyi tokluk hissi veren haplarda buluyor. Sağlık uzmanları ise aktarlar ve işporta tezgahlarında kolayca bulunan tok tutan hapları tavsiye etmiyor. Peki tok tutan haplardan içip oruç tutmak caiz midir? Bu yıl Ramazan’ın en çok tartışılan konusunu ilahiyatça sorduk:

Ramazan’ın ruhuna uygun düşmez - Prof.Dr.Süleyman Ateş: “Oruç tutmanın manasını iyi anlamalıyız. Açlık, susuzluk hissi olmazsa orucun manası kalmaz. Tok tutan hap içmek doğru değil. Yeni adet çıkarmasınlar. Sahur vakti, yemek yenir; Bir sonraki akşam ezanına kadar yemeden, içmeden ve cinsel ilişikiden uzak durulur. Ramazan’da dinginlik ve açlık hissi olmalı. Akşama kadar uyuyarak veya hap içip tok kalarak oruç tutulmaz. Böyle şeyler Ramazan’ın özüne aykırıdır. Dinen caiz bulmuyorum.”

‘Oruçta şikedir’ -Prof.Dr.Saim Yeprem (Türkiye Diyanet Vakfı İlim Kültür Sanat ve Yayın Kurulu Başkanı): “Bir kişinin hap veya sağlık desteğiyle oruç tutma mecburiyeti yoktur. Orucu sağlıklı kişiler tutar. Şayet içilen haplar midede sürekli salgılanıp, tok tutuyorsa orucu sakatlar. Bu durum ‘oruç tutuyotum’ deyip, akşama kadar gıda takviyesi almaya benzer. Dinimiz açısından caiz değildir. Günümüz tabiriyle söyleyecek olursak bir nevi şike yapmaya benzer. Oruçlular normal sınırlar içinde açlığın ne olduğunu tatmalıdır. Tok kalarak nefis terbiye edilmez. Sağlık  sorunu olanlar doktora başvurup, öyle oruç tutsun. Nikotin bandı takanlar, sadece sigara bağımlılığına bağlı olarak nikotin ihtiyacı için bu ürünü kullanıyorsa oruç tutabilirler. Ancak nikotin bandı, keyif veriyorsa, mayhoşluk yaratıryorsa bu caiz değildir.”

‘Haplar sağlığa zararlı’ - Dr.Ayça Kaya (İç Hastalıkları
Uzmanı): “Geçmiş yıllarda obezite ve şişman hastalara için ‘Sibutramin’ etken maddesi olan ilaçlar reçete ediliyordu. Sibutramin içeren ve bünyede tokluk hissi veren bu ilaçların dozu 15 mg geçmiyordu. Çünkü 15 mg üstünde yan etki riski vardı. Piyasadaki tok tutan hapların içinde 100 mg Sibutramin olduğu söyleniyor. Hapların içine Efedrin, Kafein, Anfetamin gibi zayıflatıcı ve tok tutucu maddeler katılıyor. Tansiyon ve kalp rahatsızlığı olanlar için çok tehlikeli hale gelebiliyor. Vatandaş doktor tavsiyesi olmadan kullanmasın. Oruç tutanlar, yumurta, yoğurt, süt, ekmek, kiraz, kayısı gibi yiyeceklerle sağlıklı bir şekilde tok kalabilir.”

‘Sakıncası yok’ - Prof.Dr.Abdülaziz Bayındır (Süleymaniye Vakfı Din ve Fıtrat Araştırmaları Merkezi Başkanı): “Sahurda tok tutan hap içmenin dinen sakıncası yoktur. Yemek yemenin mantığı tok kalmaktır. Caiz değil deniyorsa, o halde yemek de yenmesin! Sahurda ilaç takviyesinin dinimiz açısından sakıcası olmaz.”

‘Niyet önemli’ - Ankara Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof.Dr.Beyza Bilgin: “Burada önemli olan niyettir. Bu haplar hangi niyetle içiliyor. Kişi, zayıflamak için orucu bahane etmemeli. Ramazan’da farklı niyetleri bir araya getirmemeliyiz. Orucu halis niyetle tutmak gerekir. Spor için namaz kılınmayacağı gibi zayıflamak için de oruç tutulmaz.”