18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

RTÜK, kaynana - gelin krizine el koydu

Televizyonlarda "kaynana - damat - gelin" içerikleriyle süren "biri bizi gözetliyor" formatındaki programlar, Başbakanlık Aile Kurumu ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nu (RTÜK) harekete geçirdi. Yayınları çok ağır ifadelerle eleştiren RTÜK Başkanı Fatih Karaca, program yayınına devam edilmesi durumunda televizyon kanallarına sırasıyla uyarı, program durdurma ve para cezası verileceğini belirtti.
Karaca, dün düzenlediği basın toplantısında, "Alo RTÜK" hattına yoğun şikayet geldiğini belirterek, "Toplumsal sabır sınırları aşıldı. Yayıncı sıfatımla bu yayınlardan utanç duyuyorum. Aile ilişkilerinin sulandırıldığı, her türlü hakaretin yaşandığı, insanların başında bardakların kırıldığı programda kamu yararından bahsetmek mümkün değil" dedi.


Özel komisyon izleyecek

İzleme Değerlendirme Daire Başkanlığı bünyesinde kurulacak özel komisyonun sadece bu programları izleyerek rapor hazırlayacağını açıklayan Karaca, gerekirse RTÜK’ün olağanüstü toplanarak karar alacağını belirtti.

Özgürlük değil vahşi kapitalizm

Bu tür programların basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini savunan Karaca, çocuklar ve gençlerin olumsuz etkilendiğini belirterek, "Dur demenin zamanı geldi. Reyting ve vahşi kapitalizmin ürünü olarak bu programlar yapılıyor" dedi.
"Uyarı, program durdurma ve para cezası" uygulayacaklarını ifade eden Karaca, "Bize kalırsa program durdurma yeni yasada tamamen çıkarılmalı. AB’ye giderken kademeli para cezasına geçilmeli" dedi.

Başbakanlık’tan başvuru var

Büyük televizyon kanallarının 24 saat bu tür programlara iltifat eder hale geldiğini kaydeden Karaca, "RTÜK sansür heyeti değil. Türkiye demokratik bir ülke. Demokratik hukuk devleti içinde müeyyideler uygulanacak. Televizyon kanallarını da sağduyuya çağırıyoruz" dedi.
Karaca, Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu’nda RTÜK’e gelen şikayet yazısında "Aile kurumunun para karşılığı yapıldığı, ödülü para olan birlikteliğin aile olarak adlandırılması erozyondur" ifadelerinin yer aldığını da kaydetti.

Reyting onay anlamına gelmiyor

Karaca, izlenme oranı yüksekliğinin programların toplum tarafından onaylandığı anlamına gelmediğini savunurken, yarışma programlarındaki kişilerin diğer tv programlarına katılmasını da eleştirdi. Karaca, şikayetleri Televizyon Yayıncıları Derneği (TYD) yetkililerine de aktardıklarını ifade ederek, bu tür programların maliyet düşüklüğü nedeniyle tercih edildiğini belirtti.

Denetim mi, sansür mü?

Söz konusu programlara ceza uygulamasına gidilmesi, "AB sürecinde denetim mi, sansür mü" tartışması başlattı.
Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Korkmaz Alemdar, programlara yaptırım uygulamasına destek vererek, "Avrupa normlarıyla bakılırsa ’Karışmanın manası yok. Özgürlük alanı, serbest bırakılmalı’ denilebilir, ama Türk toplumunun gelişimi, tarihi sosyolojisi buna uygun değil. Bir an önce evrensel normlara uygun radyo televizyon yasası çıkarılmalı" dedi.

Baykal mı, Semra Hanım mı?

Beykent Üniversitesi Rektör Yardımcısı, iletişim uzmanı Prof. Dr. Ünsal Oskay ise, "İç, dış borç, CHP ve AKP’nin durumu, ekonominin batağa girişi, eğitim sistemi çok daha ayıp durumda. Ben de bu programları gördüğümde önce kızıyorum, sonra üzülüyorum. Kabalık, saçmasapan sözler rahatsız edici. Akıl almaz seviyesizlik, katlanılmaz bir basitlik var" dedi.
Ancak Programların kaldırılmasına karşı çıkan Oskay, şöyle devam etti:
"Diziler ne kadar kötü olursa olsun politik durum da o kadar ayıp durumda. Toplumun büyük çoğunluğu bunların kaldırılmasını istiyor olabilir, ama programların kaldırılmasında yana değilim. Kaba sabalıklar sokakta da, siyasi hayatta da var. Parti kongrelerine bakın. Anlı şanlı liderler mi ayıp durumda Semra Hanım mı? Baykal, Demirel, Semra Hanım’dan daha mı iyi?"
AA
Yayın Tarihi : 2 Mart 2005 Çarşamba 22:21:00
Güncelleme :2 Mart 2005 Çarşamba 22:23:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
belgin yüksel IP: 194.27.35.xxx Tarih : 3.03.2005 18:02:39
kendi adıma bu tür programları çok seviyesiz buluyorum.İnsanları şiddete yönelttigini düşünüyorum.rtük'ün kesinlikle bu programları kaldırması yerine daha egitici programlar koymasını istiyorum.insanlardan da rica ediyorum lütfen bu programlara daha fazla prim yaptırmayın.

Hatice ÜNVER IP: 212.156.229.xxx Tarih : 3.03.2005 11:04:32
Bu programların seviyesizliği halkımızın seviye durumunu biraz olsun ortaya koymaktadır.Her kim ben bu programları seyretmiyorum diyorsa da gün içinde ve belli gecelerde tv lerde yayınlanıyor olması hemen herkesin az da olsa seyretmesini sağlıyor.Ben şahsım adına arada bir denk geliyor ve çirkin hareket ve sözleri duyuyor ve dikkatimi çektiği için kısa süreli olarak izliyorum.Genç kızlarımızın ahlaksızlık ve terbiyesizlik dolu hareketlerini esefle izliyorum.Bende bir kız çocuğu annesiyim.Sadece maddi getirileri iç in bir aile kızlarını öyle programlara nasıl gönderir.Genç Kız demek bence onur demek, temizlik ve duruluk demektir.Kayınvalide adayları da çocuklarının maddi kazanç elde edeceği için bu kadar alçalmalarını nasıl kabul ediyorlar anlamıyorum.Türk örf ve adetlerinin hiçe sayıldığı gurur ve dürüstlüğün ayaklar altına alındığı böyle programların sırf kanalların reyting yükseltmeleri uğruna bir eğitim aracı olan tv.lerden kaldırılmasını gönülden istiyorum.TV ve radyo bir nevi eğitim aracıdır.Çocuklarımız ve gençlerimizin güzel ve doğru şeyleri görerek imrenerek izleyecekleri programların yapılması istiyorum. Maddi kazanç uğruna onların karakterlerinin gelişmesinde olumsuz etkiler yaratacak bu tür yayınları lütfen kaldıralım.Kavga ve döğüşmelerin olduğu programları izleterek onları kavgacı bir toplumun üyesi yapmaya hiç kimsenin hakkı yok. Saygılarımla 03/03/2005 Hatice ÜNVER