18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Schröder erken seçim istedi

Almanya Başbakanı Schröder, federal mecliste yapılan güvenoylamasını kaybetti.
Oylamada, 151 vekil hükümete güven oyu verirken, hükümete karşı 296 oy çıktı, 148 vekil çekimser kaldı. Schröder'in güven oyu alması için 301 oy gerekiyordu.

Bu sayede ülkede Hıristiyan demokratları iktidara taşıyabilecek erken seçimlerin de yolu açıldı.
Gerhard Schröder bugün parlamentoda, güvenoylaması öncesi yaptığı konuşmada "eğer ekonomik reformlarımızı sürdüreceksek yeni seçimlerle yenilenmiş yetkiye ihtiyacımız var" dedi.
Schröder'den sonra kürsüye gelen muhalefetteki Hıristiyan Demokratların lideri Angela Merkel, Schröder koalisyonunun artık Almanya'yı yönetemeyeceğini ileri sürdü.

SCHRÖDER ERKEN SEÇİM İSTEDİ

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, meclisteki güvenoylamasından sonra Cumhurbaşkanı Horst Köhler'den erken seçim talebinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Köhler, Schröder'i makamında kabul ederek bir süre görüştü. Schröder, görüşmede Köhler'den erken seçim kararı almasını istedi.
Anayasa uyarınca, Köhler'in bu konuda karar almak için 21 Temmuz'a kadar vakti var.
Köhler'in meclisi feshetmeye ve erken seçimlere gitmeye karar vermesi durumunda, seçimlerin 60 gün içinde yapılması gerekiyor.
Almanya'da yaz tatili son olarak Bavyera eyaletinde 11 Eylül'de sona erdiği için seçim tarihi olarak 18 Eylül düşünülüyor.

PARTİ İÇİNDE TÜRKİYE KARŞITI GÖRÜŞLER ARTTI

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, üyesi olduğu Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile koalisyon ortağı olan Birlik 90/Yeşiller Partisi içinde Türkiye ile AB üyelik müzakerelerine başlanması konusunda aykırı görüşlerin arttığını belirtti.

Başbakan Schröder, bugün federal mecliste düzenlenen güvenoylamasıyla ilgili oturumda yaptığı konuşmasında, "Hükümet politikasının, özellikle de dış ve güvenlik politikasının temel şartları planlama ve güvenilirliktir. Bu, Türkiye ile AB üyelik müzakerelerine başlanması, Rusya ve Çin ile ilişkilerin geliştirilerek derinleştirilmesi gibi temel konuları da içermektedir. Bunun için de hükümetin, koalisyon ortakları içinde birlik sağlanmasına ihtiyacı vardır. Ancak bu konularda gittikçe artan farklı görüşler ortaya çıkmıştır" dedi.
Güvenoylamasını reformların sürdürülebilmesi amacıyla çalışmalarının meşrulaştırılması için istediğini ifade eden Schröder, son olarak Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yapılan seçimleri kaybetmelerinden sonra partisinin desteğini yitirdiğini kaydetti.

Seçim yenilgilerinin çoğunlukla reform politikalarından kaynaklandığını belirten Schröder, ancak reformların gerekli olduğunu ve önceki hükümetlerin bu reformları yapacak cesareti gösteremediklerini söyledi.
Reform politikası için seçmenlerin, çalışmalarını meşru hale getirmeleri gerektiğini belirten Schröder, güvenoylamasını, vatandaşlara, partisine, koalisyon ortağına, federal meclise ve kendisine borçlu olduğunu ifade etti.
Schröder, çoğunluğunu muhalefet parti üyelerinin oluşturduğu Federal Eyalet Temsilciler Meclisi'nin (Bundesrat), aldıkları tüm kararları bloke etmesinin de çalışmalarını zorlaştırdığını kaydetti.

MECLİS KONUŞMALARI

Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel de güvenoylamasının kaçınılmaz olduğunu, Schröder'in bu kararına saygı duyduğunu söyledi.

Hükümetin, bugüne kadar yapılan eyalet seçimlerini işsizliğin artmasından ve politikalarının istikrarlı olmamasından dolayı kaybettiğini savunan Merkel, kendilerinin insanların isteklerini ciddiye aldıklarını ve iktidara geldikleri takdirde özellikle istihdam imkanı yaratılması için çaba harcayacaklarını kaydetti.
SPD Genel Başkanı Franz Müntefering ise muhalefet partilerini sert bir dille eleştirerek, sorunların, önceki hükümetlerin cesur politika yürütememelerinden kaynaklandığını savundu.
"Seçmenler Irak savaşından Almanya'yı kimin uzak tuttuğunu bileceklerdir" diye konuşan Müntefering, SPD olarak Schröder'i desteklediklerini ve kendisine güvenlerinin tam olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Joschka Fischer de eski Yugoslavya ve Afganistan'da müdahaleyi gerekli gördükleri için bu ülkelerdeki misyonlara katıldıklarını, ancak Irak savaşına "hayır" dediklerine işaret ederek, Birlik partilerinin ise bu savaşı zamanında desteklediklerini belirtti.

Fischer, Alman halkının büyük çoğunluğunun seçimlere gidilmesini istediği için Schröder'in kararına da saygı duyduğunu ifade etti.
Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Guido Westerwelle ise hükümetin, politikalarında cesur davranmadığı için başarısız olduğunu öne sürerek, "Almanya'nın yeni bir başlangıca ihtiyacı olduğunu, bunun da ancak yeni bir hükümetle sağlanabileceğini" savundu.
Birlik 90/Yeşiller Partili Milletvekili Werner Schulz, güvenoylamasından sonra söz alarak, Başbakan Schröder'in güvenoylaması kararını eleştirdi ve bu konuda Federal Anayasa Mahkemesi'ne itirazda bulunacağını açıkladı.

FISCHER: ATAK BİR SEÇİM MÜCADELESİ YAPACAĞIZ

Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Başbakan Gerhard Schröder'in federal meclisteki güvenoylamasını kaybetmesinden sonra, atak bir seçim mücadelesi yapacaklarını söyledi.
Fischer, Alman ZDF televizyonuna yaptığı açıklamada, 18 Eylül'de düzenlenmesi beklenen seçimlerle ilgili henüz hiçbir sonucun kesin olmadığını belirterek, "Atak bir seçim mücadelesi yapacağız " dedi.
Joschka Fischer, bilinçli olarak kaybedilen güvenoyunun anayasaya uygunluğunun sorgulanmamasını ümit ettiğini kaydetti.

Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkanı Franz Müntefering de güvenoylamasının sonucundan memnun olduğunu belirterek, "Meclis grubumuz iyi duygularla birbirinden ayrıldı. Başbakan Schröder çabalarından dolayı gönülden alkış aldı" dedi.
Müntefering, SPD'nin artık seçimlere yoğunlaşacağını sözlerine ekledi.
Federal İçişleri Bakanı Otto Schily de erken seçimler için güvenoylaması yapılmasının anayasaya aykırı olmadığını söyledi.

Schröder'in kararını 'cesurca, adil ve kararlı' bulduğunu ifade eden Schily, "Almanya'yı yönetme kabiliyeti bulunmayan ve başbakanlık için uygun olmayan Angela Merkel'i istemiyoruz. Başbakan Schröder'i yeniden büyük çoğunlukla istiyoruz" dedi.
Anayasa hukuk uzmanı Jutta Limbach ise ZDF televizyonuna yaptığı açıklamada, "Güç şimdi Cumhurbaşkanı'nda. Bu zamana kadar protokole bağlı ve ahlaki görevleri olan Cumhurbaşkanı'nın, ilk kez politikayı bu kadar doğrudan etkileme imkanı bulunuyor" diye konuştu.

Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı Edmund Stoiber, federal mecliste yapılan güvenoylamasını, iktidar partilerinin başarısızlıklarını kabul etmeleri olarak gördüğünü söyledi.
Schröder'in sorunlar karşısında pes ettiğini savunan Stoiber, çekimser oy kullanma çağrısına ise SPD milletvekillerinin yaklaşık yarısının katılmasının bu parti içindeki bölünmüşlüğü gösterdiğini kaydetti.

Milliyet
Yayın Tarihi : 1 Temmuz 2005 Cuma 23:27:32
Güncelleme :1 Temmuz 2005 Cuma 23:34:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?