18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Sinan Kara’dan müthiş iddia!

Yazdığı haberleri ile ilçedeki çok sayıda yolsuzluğu ortaya çıkaran ve bunun bedelini cezaevine girerek ödeyen Datçalı gazeteci Sinan Kara’dan müthiş bir iddia. Datça yakalan tarihi eser kaçakçıları serbest bırakıldı. Peki niçin? Ayrıntılar Kara’nın mektubunda;

Önceki gün Datça’da bir ihbar sonucu Jandarma ve Emniyet ortaklaşa
tarihi eser operasyonu gerçekleştirdi.

Amerikalı İşadamının özel çiftliğine düzenlenen bu operasyon sırasında
bir kamyon dolusu eser ele geçirilirken, olayla ilgileri bulunan 3 kişi
gözaltına alınmıştır.

Gözaltına alınan bu kişilerden birisi Amerikan vatandaşı Richard
Rosenberg, diğeri ise Datça’da turizmcilik yapan, Marlboro lakaplı
Hüseyin Güneş...

Yıllarca Datça halkı tarafından isimleri şaibeyle anılan bu kişiler,
Datça Emniyetinde ki sorgulamaları sonrasında garip gerekçelerle Sulh
Ceza Mahkemesi tarafından 10’ar milyar liralık kefaletlerle serbest
bırakılmışlardır.

Sanıklar verdikleri ifadelerde ; Bu tarihi eserlerin bir kısmının
yanlarında çalışan işçiler tarafından çiftliklerine getirilip
konulduğunu iddia ederken, diğer bir kısmının da yine Datça’nın çeşitli
kesimlerinden yıllar önce getirilerek çiftliğe konulduğunu iddia etmişlerdir..

Diğer bir taraftan da 26 Kasım 2004 tarihli Radikal gazetesine olayla
ilgili demeç veren Datça Kaymakamı Savaş Tuncer şunları belirtmiştir ;
"Bir ihbarı değerlendirerek arama yaptık. Aramada bir kamyonet dolusu
esere rastlayıp el koyduk. Müze görevlilerinin raporu doğrultusunda
hareket edilecek"

Devlet ve Sorumlu Medya’ya çağrıdır ;

1- Operasyon sırasında göz altına alınan ve ismi yıllardır tarihi eser kaçakçılığıyla anılan ’Marlboro’ lakaplı Hüseyin Güneş, geçtiğimiz yıl Datça Kaymakamlık Binasının Restorasyonunu yaptıran ve finansını cebinden karşılayan şahıstır.

2- Bu kişi bununla da yetinmeyerek Datça Kaymakamlık Makamının dekorasyon döşemesini dahi üstlenmiştir.

3- Datça Emniyet Amirliğinin Bilgisayarları ve sarf malzemeleri de bu şahıs tarafından alınmıştır.

4-İlçeye atanan savcı ve hakimler, inanılmaz biçimde kısa bir sürede gayri menkul zangini de olan bu kişinin evlerini kiralamakta ve bu vesile ile yargı ilişkilerinin de kontrol altına alınması sağlanmaktadır. Öyle ki, Yunanistan’ın çeşitli adalarıyla ilişki içerisinde bulunan Hüseyin Güneş bu adalarda savcıları ağırlamaya kadar işi götürmüştür.

5-Bu kişinin ilçe de kurduğu ilişkiler Kenan Evren’e kadar uzanmaktadır. (Kenan Evren’e Datça’da villa verilmiştir. Emlak beyannemesinde de Evren’in villası ucuz fiyatla kayda geçmiş, vergi kaçırılmıştır )

6-Hüseyin Güneş isimli bu şahıs yukarı da ismi geçen çiftlik sahibi Richard Rosenberg’in danışmanıdır. Yöre de ki tüm işler Hüseyin Güneş tarafından organize edilmektedir.

7- Bu şahıs karıştığı usulsüz ihalelerle de yıllardır Datça gündemindedir. Önceki Belediye Başkanı zamanında kapattığı usulsüz arsalar şimdiki belediye başkanı tarafından iptal edilerek yapılan yolsuzluk engellenmeye çalışılmıştır.

8- Yazdığım ’Sinan’ın Kara Kitabı’nda da bu şahısla ilgili geniş bilgiler bulunmaktadır. 1999 yılında dönemin Belediye Başkanının yolsuzluk haberlerini ortaya çıkarırken şahsıma önce rüşvet teklif edilmiş, bu emel gerçekleşemeyince de silahlı saldırıya uğramam için kiralık katil tutulmak istenmiştir. Bu kiralık katil’in finansörlük işini de bu şahıs üstlenmiştir.

Başlatılan tarihi eser operasyonunun sağlıklı, yani hukuk kuralları içerisinde sonuçlanamayacağı kaygısını taşımaktayım.

Devlet’in burada bu kişi hakkında yapacağı iş şudur ; Trilyonlarca servete sahip olan Hüseyin Güneş’e kazancını nerede elde ettiği sorulduğu taktirde, her şeyin bir bir ortaya çıkacağı inancındayım.

Ve ayrıca yukarıda adı geçen 550 dönüm üzerine kurulu olan özel çiftliğin tüm detaylarıyla irdelenmesi gerekmektedir.

Özellikle Basını bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum. Olayın üzerine gidildiğinde bir çok karanlık noktanın da ayrıca gün yüzüne çıkacağı inancındayım... Her şeyden önce Datça’da bir tarihin katledildiğini,kaçırıldığını belirtmek istiyorum.

Çünkü Datça çoğrafyasıyla tarihi eser kaçakçılığı yönünden oldukça elverişli bir bölgedir. 1998 yılında çalınan tarihi eser kaçakçılığı olayına ilçe de görevli (Kaymakam,Savcı ve Jandarma Komutanının da) isimleri karışmıştır. Bu durum belgeler ve basın kayıtlarına geçmiştir.

Türkiye’nin en ünlü tarihi eser kaçakçısı olarak kayıtlara geçen bir diğer olay da Nihat Kolaşın’dır (Bolu Operasyonundan hatırlanılabilir) bu şahıs ta bölgeye yerleşmiş ve yaşamaktadır.

Sinan Kara

MEMLEKETİNSESİ.COM
Yayın Tarihi : 27 Kasım 2004 Cumartesi 21:15:23
Güncelleme :27 Kasım 2004 Cumartesi 22:10:09


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
aydin dikmen IP: 88.228.100.xxx Tarih : 12.10.2007 21:48:51

nihat bey çok saygı değer bir insandır.avrupa müzelerini yarısını o doldurmuştur.şimdi nesıl saygıdeğer olduğunu anladınız umarım


Salih Konaç IP: 88.243.73.xxx Tarih : 8.02.2007 22:39:53
Nihat kolaşın hakkında devamlı yazılar yazılıyor. Görülmeden idda ediliyor. Ben Nihat Kolaşını çocukluğumdan beri tanır. Kendisine saygı duyarım. Bu adamın hiç iyi bir tarafı yokmu. Değerli gazeteci abilerim;Bu adamın hayatını geçmişini araştırın. Bir film çekin. Bakalım yüce milletimiz nasıl değerlendirecek. Bence Nihat Kolaşın çok büyük bir değerdir. Sizleri gerçekçi düşünmeye davet ediyorum. Saygılarımla