Almanya'nın Solingen Kenti'nde 29 Mayıs 1993'te bir Türk ailenin yaşadığı evi ırkçıların kundaklaması sonucu hayatını kaybeden 5 kişi için, bugün yıkılan evin önünde bir tören düzenlendi.
TAM Vakfı Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, Türk ve Almanlar'ı birbirlerinin kültürlerine hoşgörülü olmaya çağırarak, "Göçmenlerin olumlu özelliklerini vurgulayan, onların hizmetlerini topluma tanıtan, farklı olmanın bir zenginlik olduğunu kabul eden bir politika, ırkçılığa karşı en önemli güvence olacak" dedi.
Bu arada, Solingen faciasının 11. yıldönümü dolayısıyla kentte bir dizi etkinlik düzenlenecek. Düsseldorf Başkonsolosu Ateş Öktem'in de katılacağı Hoşgörü ve Medeni Cesaret Birliği'nin programı, 19.30'da başlayacak.
Törende, Protestan Kilisesi din adamı Rainer Leo, bir konuşma yapacak. DİTİB din görevlilerinden Alaaddin Yanardağ da, törende Kur'an-ı Kerim tilaveti okuyacak.
Solingen Belediye Başkanı Franz Haug, törene katkıda bulunanlardan birine "Gümüş Ayakkabı" adında ödül takdim edecek.
Öte yandan, Avrupa Türk-İslam Birliği (ATİB), Solingen faciasının yaşandığı yerde bugün saat 11.00'de anma toplantısı düzenledi.
ATİB'den yapılan açıklamada, "Birlik olarak, yabancı düşmanlığına ve tahammülsüzlüğüne karşı yetkililerden, daha duyarlı olmalarını ve sorumluluk şuuruyla hareket etmelerini beklemekteyiz. Farklı kökenli Almanya vatandaşlarının bir daha facialarla karşı karşıya kalmaması, kültürel farklılığın kabul görülmesiyle mümkündür" denildi.
29 Mayıs 1993'te Solingen'de Genç Ailesi'nin evi ateşe verilmiş ve bina tamamen kül olmuştu. Saldırı sonucu; Genç Ailesi'nin evli kızları Gülsün İnce (28), bekar kızları Hatice Genç (19), küçük torunları Hülya (9) ve Saime Genç (5) ile Türkiye'den misafir gelen kuzenleri Gülistan Öztürk (12) hayatlarını kaybetmişti.
Ailenin küçük oğlu Bekir Genç ve 1 yaşındaki küçük torun, arka pencereden atlayarak hayatlarını kurtarmıştı. Bekir Genç, yanan cildi nedeniyle bugüne kadar 22 kez estetik ameliyat geçirdi.
Yakalanan aşırı sağcı 4 Alman genci, Düsseldorf Eyalet Yüksek Mahkemesi'nde yargılandı. 13 Ekim 1995'te verilen kararda; Christan B., Felix K. ve Christian R. 10'ar yıl, Markus G. ise 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Gençlik Yasası'na göre verilen bu cezaların çoğunu yatan gençlerden 3'ü erken tahliye oldu.
Bekir Genç, bu gençlere karşı açtığı 127 bin Euro'luk tazminat davasını kazandı ama serbest dolaşan şahıslara henüz ulaşılamadığı için para alınamadı.