Düzce İl Emniyet Müdürü Saim İşlek, Türkiye`nin suç cenneti haline gelmesinin önüne geçmek için bir dizi öneri sundu.

Patlama yapan suç oranları ve çıkarılan aflar emniyet kesiminde Türkiye`nin suç cenneti olmaktan çıkarılmasına yönelik önlemler konusunda canlı bir tartışma ortamı yarattı. Düzce İl Emniyet Müdürü Saim İşlek ``Çağın Polisi`` dergisinin 39`uncu sayısında yayınlanan ``Bırakalım Suçlular Cenneti Olsun, Öyle mi?`` adlı yazısında yaşanan asayişi sağlamak için çeşitli önerilerde bulundu.

Bugün Türkiye`de hep ``Suçluları nasıl rahat ettiririz saplantısına`` düşüldüğünü kaydeden İşlek, ``adeta üzerimize karabasan çökmüş`` dedi ve ``insan haklarına aykırı olmasın`` endişesinin suçun önüne geçtiğini belirtti.

``YAMUKLUK YAPAN KARDEŞİN DAHİ OLSA LANETLEMELİ``

İşlek yazısında ``Yamukluk yapan kardeşimiz bile olsa başta biz olmak üzere tüm yakınları ona arka çıkmamalı, hatta lanetlenmeli ki o yaptığından utanmıyor ve utandırılmıyorsa hayasızlık tüm benliğini kısa sürede saracaktır`` görüşüne yer verdi.

``Dürüst vatandaş`` ilkesinden yola çıkılması gerektiğini belirten İşlek, iki öneride bulundu.

Birinci teklifinde İşlek, çeşitli suçlara karışmış kişilerin kimliklerinin ilk suçta 3-5 yıl süre ile, sarı, kırmızı, siyah gibi suç grubuna göre renkli bir bölümde yer almasını önerdi.

Bu kimlikle suçluların ``kuzu postuna bürünen kurt`` olmaktan çıkacağını savunan İşlek, benzer bir suç işlenmesi koşulunda renkli kimliğin 10 yıl, üçüncü defa işlenmesi durumunda ise bir ömür boyu taşınmasını önerdi.

DÜRÜST VATANDAŞA AYRI KİMLİK

İşlek dürüst vatandaşların ayırt edilebilmesi için de ayrı bir kimlik önerdi.

İşlek, 10-20 yaşından itibaren dürüst bir hayat süren vatandaşlara ``yeşil kimlik`` verilerek, itibar görmeleri sağlanmasının yerinde olacağını öne sürdü.

Önerilerin uygulanması halinde İşlek, Türkiye`nin ``suç cenneti`` olmasının engellenebileceğini savundu.

``İŞARETLİ KİMLİKLER`` DEVRİM ÖNCESİ FRANSA`DAN

İşlek`in önerisi ünlü Fransız yazar Victor Hugo`nun ``Sefiller`` adlı kitabında Jean Valjean karakterinin yaşadıklarını anımsatıyor.

Fransız Devrimi öncesinde suç işlemiş ve cezaya çarptırılmış insanların kimliklerinde durumları belirtiliyor ve suçları cezanın bitiminden sonra da insanların sosyal hayattaki durumlarını etkiliyordu.

``Sefiller`` romanının karakteri Jean Valjean da bir somun ekmek çaldığı için hapis cezasına çarptırılmış, hapis cezasının ardından hayatını devam ettirebilmek için kimliğini değiştirerek Vigau valisi olmuştu.