18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Talat: Maraş’ı önerdik, reddettiler

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, tüm çabalarına rağmen Rum lideri Papadopulos’la diyalog başlatamadığını belirterek, "Diyaloga kapalı bir Rum liderliğiyle karşı karşıyayız" dedi.

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, tüzükler konusunda Brüksel’de Türk ve Rum heyetleri arasında yapılan görüşmelerde, “Rumlara, izolasyonların kaldırılması ve limanlarının açılması karşılığında Maraş’ı vermeyi önerdiklerini, ancak Rumların bu öneriyi şiddetle reddettiğini” açıkladı.

Talat, düzenlediği basın toplantısında, “Brüksel’de bir süre önce yapılan toplantılarda, Avrupa Birliği’nin izolasyonların kaldırılması karşılığında verdiği sözlere karşılık, Rumların ortaya koyduğu koşulların görüşüldüğünü” ifade ederek, “gerekçesi haksız olan bu toplantılara, her zaman müzakerelere hazır oldukları, anlaşma istedikleri ve esnek oldukları için katıldıklarını” kaydetti.

“Brüksel görüşmelerinin, Rum yönetiminin doğrudan ticarete kesin olarak karşı çıkması nedeniyle çöktüğünü” söyleyen Talat, ”Karşılığında ne olursa olsun, Rum yönetimi doğrudan ticarete karşıydı, bu ortaya çıktı” dedi.

“MARAŞ’I ÖNERDİK”

Talat, “Brüksel görüşmelerinde Rumlara Maraş’ı vermeyi önerdiklerini” belirterek, şunları söyledi: “Kıbrıs Türk tarafı olarak, ayrıtıları müzakerelerle veya yapacağımız daha derin çalışmalarla belirlenmek üzere şu öneriyi yaptık: Maraş’ın Rum tarafına verilmesi karşılığında, Rum yönetiminin, Kıbrıs Türk limanları ve havaalanları için daha önce deklare ettiği ’kapalıdır’ ilanını, kararını, geri dönülmez şekilde geri çekmesi koşuluyla ve Kıbrıslı Türklerin karşı karşıya bulundukları diğer ambargoları, spor, kültürel vs. ambargoları kaldırmak koşuluyla, yani Rum tarafının bu konudaki şikayetlerini geri çekmesi koşuluyla kabul edebileceğimizi bildirdik. Bu önerimiz Rum tarafınca şiddetli bir şekilde reddedildi. Dolayısıyla Maraş’ın arzulu bir şekilde sürekli olarak istenmesi, çok da gerçekçi veya ciddi bir önerisi değildir Rum tarafının. Bu ortaya çıktı.”

Talat, bir soru üzerine, Maraş’ı Rumlara verme önerisinin ”herkesin bilgisi dahilinde” olduğunu, Brüksel’e gidilmeden önce konuşulduğunu belirtti. Talat, Brüksel görüşmelerine Türkiye’nin davet edildiğini, Türkiye’nin bu görüşmelere katılmayı kabul etmediğini söyledi.

"BM ÇERÇEVESİNDE ÇÖZÜMDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Düzenlediği basın toplantısında son gelişmeleri değerlendirerek soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Talat, Papadopulos’un, BM aracılığıyla yaptığı tüm girişimleri reddettiğini ifade ederek, “Her şeyden önce, barıştan ve Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümünden vazgeçmediklerini ve vazgeçmeyeceklerini” vurguladı. Talat, barışa ulaşmaya çalışırken, devleti daha da güçlendirecek tedbirleri de alacaklarını belirtti.

“Kıbrıs Türkleri olarak Annan planında öngörülen parametrelerin gerisine düşmeden BM çerçevesinde bir çözümü savunduklarını” dile getiren Talat, “Bu çerçevede Rum tarafına uzattıkları ve henüz tutulmayan barış ellerinin tutulacağını umduklarını” söyledi.

“DİYALOGA KAPALI BİR RUM LİDERLİĞİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

“Kıbrıs Rum tarafında, çözüm sözcüğünü çözümsüzlük olarak algılayan bir anlayış olmasından üzüntü duyduklarını” kaydeden Talat, ”Liderlerin kendi siyasi arzularına esir oldukları sürece halklarını uçuruma sürükleyeceklerini” belirtti.

Cumhurbaşkanı Talat, “Papadopulos’un kendisiyle neden görüşmek istemediği” sorusuna karşılık, “Bence benimle görüşmekten kaçınmasının nedeni, hukuki, siyasi ve moral anlamda zayıf olmasıdır” dedi.

Talat, ”Bütün çabalarına rağmen Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos ile bir diyalog başlatamadığını” belirterek, “Şu anda diyaloga kapalı bir Rum liderliğiyle karşı karşıyayız” diye konuştu.

“YENİ SİYASET”

Cumhurbaşkanı Talat, “Yeni siyasetin altını çizmek istediğini” ifade ederek, şunları söyledi:

“Yeni siyaset, çözüm siyasetidir. Vizyonumuz çözüm vizyonudur. Rum liderliğinin bizleri dünyadan izole etme politikasını asla kabullenmiyoruz. Biz ayrılıkçı bir politikaya sahip değiliz. Son dönemdeki tutumuyla ayrılıkçı politikayı yürüten taraf ne yazık ki Rum yönetimi olmaktadır. Biz, demokratik, gelişmiş, uygar Kıbrıs Türk halkının her alanda başarılı olmasını dikkate alan, uzlaşmacı, Kıbrıs’ın birleşmesini savunan bir politika yürüteceğiz. Biz hiçbir zaman müzakereden, görüşmeden, tartışmadan kaçmayacağız.”

ANKARA ANLAŞMASI’NIN GENİŞLEMESİ

Cumhurbaşkanı Talat, Türkiye’nin “Kıbrıs’ı da kapsayacak şekilde Ankara Anlaşması’nı imzalayacağını duyurduğunu ve ileride imzalayacağını” belirterek, “sakın imzalama” çağrılarının gerçekçi olmadığını kaydetti.

Talat, Türkiye’nin bu protokolü imzalamasının ”Kıbrıs Cumhuriyeti”ni tanıyacağı anlamına gelmediğini belirterek, Türkiye’nin protokolü imzalamasının, AB ile müzakerelere başlamasının bir yükümlülüğü olduğunu söyledi.

Mülkiyet sorununun Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili olduğunu yineleyen Talat, Rumların Kıbrıslı Türklere açtığı mülkiyet davalarının amacının, Kuzey’in ekonomisinin zarar görmesi olduğunu belirtti.

Rum yönetiminin, KKTC’de yaşayan Bulgaristan vatandaşı Türklerin oy kullanmak üzere Güney Kıbrıs’a geçişine izin vermemesini de eleştiren Cumhurbaşkanı Talat, Bulgaristan vatandaşlarının AB’de vizesiz dolaşma hakkına sahip olduğuna işaret ederek, “Rum tarafının antidemokratik, çağdaş olmayan tavrının AB’de ilgi çekici olması gerektiğini” söyledi.

"RUM TARAFININ İFADELERİ KORKUNÇ"

Cumhurbaşkanı Talat, BM Genel Sekreteri’nin siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Sir Kieran Prendergast’ın, Kıbrıs temaslarıyla ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi’ne verdiği brifingde, ”Rum tarafının ortaya koyduğu ifadelerin korkunç olduğunu, Kıbrıs’ta kısa zamanda bir gelişme olamayacağı ve çözümsüzlüğün Rum tarafının yeni anlayışı tarafından sürdürüldüğünü” otaya koyduğunu kaydetti.

Talat, BM sürecinin, Kıbrıs sorununun çözümünü sağlayacak tek süreç olduğunun altını çizdi.
AB Konseyi’nde Kıbrıslı Türklere yardım amacıyla hazırlanan Mali Yardım ve Doğrudan Ticaret Tüzükleri konusuna da değinen Talat, Doğrudan Ticaret Tüzüğü geçmeden Mali Yardım Tüzüğü’nün uygulanamayacağını dile getirdi.

Talat, konuyla ilgili soru üzerine, AB yetkililerinin kendisiyle temasa geçerek, iki tüzüğün ayrılmasını onaylamasını istediğini, kendisinin de tüzükler hazırlanırken bir şey sorulmadığını, şimdi olumlu ve olumsuz cevap vermek durumunda olmadığı yanıtını verdiğini aktardı. Talat, “Kabul etmemi sağlayarak sorumluluktan kurtulmaya çalışıyorsunuz. Sorumluluğun sizde (AB’de) olmasına devam etmesini istiyorum” yanıtını verdiğini belirtti.


AA
Yayın Tarihi : 27 Haziran 2005 Pazartesi 19:29:53
Güncelleme :27 Haziran 2005 Pazartesi 19:34:01


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
KİMİN TOPRAĞINI KİME VERİYORSUN? IP: 81.215.163.xxx Tarih : 27.06.2005 23:20:28
ŞEHİTLERİN KEMİKLERİ SIZLIYOR.ŞEHİT KANLARIYLA SULANAN TOPRAKLARI RUMLARA VERMEYİ TEKLİF EDİYORLAR .YAZIK.DÜNYANIN HİÇBİR ÜLKESİ BAŞKA BİR ÜLKEYE GEL SANA TOPRAK VERELİM DEMEZ.