18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Tartışmalı Ermeni Konferansı ertelendi

İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesi’nde bugün yapılması planlanan ve tartışmalara neden olan Ermeni konferansı ertelendi.

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada, Bilgi, Boğaziçi ve Sabancı üniversitelerinin ortak girişimiyle planlanan konferansla ilgili olarak ciddi ithamlarla karşı karşıya kalındığı belirtildi.

Açıklamada, "henüz gerçekleştirilmemiş olan bir konferansın içeriğiyle ilgilipeşin hükümler öne sürülmesinin, bir devlet üniversitesinin bilimsel özgürlüğünü zedeleyeceğinden kaygı duyuyoruz. Bu şartlar altında ve toplantıyı gerçekleştirmenin doğurabileceği sonuçlar karşısında toplantının ertelenmesinin daha uygun olacağına karar verdiğimizi Türkiye kamuoyuna bildiririz" ifadeleri kullanıldı.

ÇİÇEK: TÜRK MİLLETİNİ ARKADAN HANÇERLİYORLAR

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Boğaziçi Üniversitesi’nde (BÜ) yapılacak "Osmanlı Ermenileri" konulu konferans ile ilgili olarak, "Bu, Türk milletini arkadan hançerlemektir. Keşke Adalet Bakanı olarak dava açma yetkimi devretmeseydim" dedi.

Cemil Çiçek, TBMM Genel Kurulu’nda, CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ ve AKP Aksaray Milletvekili Ramazan Toprak’ın, Bܒde 25-26-27 Mayıs’ta düzenlenen Ermeni meselesiyle ilgili konferansa ilişkin gündemdışı konuşmalarını yanıtladı.

Çiçek, milletvekillerinin, milletin hissiyatını ve endişelerini dile getirdiğini, hükümet olarak da bu görüşlere katıldıklarını söyledi. Türk milleti kadar eli ve vicdanı temiz, alnı ak bir millet daha olmadığını ifade eden Çiçek, "Onun için hiç kimseden bir endişemiz yoktur. Buna tarihimiz şahittir, buna arşivlerimiz şahittir" diye konuştu.

Türk milletinin uzun süredir özlemini duyduğu iktidar muhalefet işbirliğinin böylesine bir milli meselede gündeme getirildiğini ifade eden Bakan Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu tarihi yanlışı, milletimize karşı yapılan soykırım iftirasını bertaraf adına, hem bu çatı altında müzakere yapıp bir karar alındı, hem de bunun gereği olarak şu an teker teker bütün ülkelerde çok yönlü bir çaba gösteriliyor. ’Bu yalandır, bu doğru değildir, gerçeklerin saptırılmasıdır’ diye...

Şimdi milletçe, devletçe böyle bir yoğun çaba içindeyken bu çabaları arkadan hançerlemek ne anlama geliyor? Şimdi siz, o zaman falanca ülkenin parlamenterlerini nasıl ikna edeceksiniz. Bunlar pekala diyecek ki ’Siz, bizi ikna etmeyin, gidin Boğaziçi Üniversitesi’nde, Boğaz’a bakarak bu yalanları söyleyenleri ikna edin’. Dolayısıyla bu, Türk milletini arkadan hançerlemektir. Bunu açık olarak söyleyebilirim."

"ÖZERKLİK, SORUMSUZLUK DEĞİLDİR"

Adalet Bakanı Çiçek, üniversitelerin özerk ve özgür kuruluşlar olduğunu belirtirken, "Ama dünyanın hiçbir yerinde özerklik ve özgürlük ’sorumsuzluk’ olarak anlaşılamaz. Bunu çok net olarak ifade ediyorum ki bu konferans büyük bir sorumsuzluktur, büyük bir ciddiyetsizliktir" dedi.
"Eğer bilim adına, tarih adına gerçek aranmak isteniyorsa, farklı düşüncelerin o konferansa çağrılması gerektiğini" ifade eden Adalet Bakanı Çiçek, şöyle devam etti:

"Neden orada tek yanlı bir propaganda gerçekleştirilmeye çalışılıyor. Bugün İsviçre ve diğer bazı ülkelerde ’Türkler soykırım suçunu işlememiştir’ demek özgürlüğü tanınmaz iken bununla ilgili kırmızı bültenler çıkarılırken, Türkiye’de şu günlerde TCK konuşacağız... Birçok cemiyetler, dernekler var ya, ’Bu ülkede özgürlük yok’ diyorlar ya, bu ülkede milleti arkadan hançerleme, bu millete iftira etme özgürlüğü var. Bunu, herkesin görmesi, anlaması lazım. Evet, bu büyük bir sorumsuzluk ve ciddiyetsizliktir."

"HIYANET DÖNEMİNİ KAPATMAMIZ LAZIM"

Bakan Çiçek, özerk kuruluşları göreve davet ederken de "Hükümet olarak bir yetkimiz olsaydı gereğini yapardık. Keşke Adalet Bakanı olarak dava açma yetkisini devretmeseydim. Şimdi YÖK ne yapacak merak ediyorum. BÜ ne yapacak onu merak ediyorum. Biz de merak ediyoruz.
Milletimiz de merak ediyor. Bu sorumsuzluk, bu ciddiyetsizlik, bu millete küfretme, bu milletin nüfuz cüzdanını taşıyanların bu milletin aleyhine propaganda yapma, hıyanet etme dönemini artık kapatmamız lazım. Çünkü milletin vicdanı rahatsız oluyor" diye konuştu.

"HAİN PROJE..."

TBMM Genel Kurulu’nda gündemdışı konuşma yapan CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, Bܒdeki konferansta, "bilimsellik kisvesi altında" aslında Ermeni tezinin propagandasının yapıldığını ileri sürdü. Elekdağ, "Hazin olan, bu hain projeye Boğaziçi Üniversitesi’nin alet edilmesidir" dedi.

Bܒnün birkaç kişinin maşası haline getirilmesini kınadığını ifade eden Elekdağ, YÖK ve diğer üniversite rektörlerini, bu konudaki görüşlerini açıklamaya davet etti.

AKP Aksaray Milletvekili Ramazan Toprak ise gündemdışı konuşmasında, Ermenistan, Fransa ya da herhangi bir Avrupa ülkesinde Ermeni meselesi konusunda Türk tezinin savunulduğu bir konferans yapılamayacağını söyledi. Konferansı, "Akıllara ziyan yaklaşım" diye nitelendiren Toprak, YÖK’ün böyle bir yaklaşım karşısında "kılını bile kıpırdatmadığını" ifade etti.

"Eğer bu konferanstan Türk tezini çürüten, Ermeni tezini savunan bir sonuç ortaya çıkarsa bunda BÜ Rektörü kadar YÖK Başkanı’nın da sorumluluğu olacaktır" diyen Toprak, adli ve siyasi organları da sorumlular hakkında gereğini yapmaya çağırdı.


AA / CNN TÜRK
Yayın Tarihi : 24 Mayıs 2005 Salı 23:33:21
Güncelleme :25 Mayıs 2005 Çarşamba 02:37:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
tarihçi IP: 85.100.187.xxx Tarih : 26.05.2005 17:42:43
bu ülke ve bu topraklar yüzyıllar boyunca işbirlikçi insanlarla mücadele etmek zorunda kaldı..türk milletinin alnı aktır. bunu kimse unutmasın. eğer bu gün hem balkanlardan vivanaya kaday hem de güneyde ta hicaza kadar 72,5 millet kendi ana dilini konuşup kendi dinini yaşayabiliyorsa bu türk milletinin azizliğindendir.tarihi(türk ve dünya tarihini) bilmeyenler türklerin tarihi hakkında yorum yapma hakkına sahip değildir..

makaryus IP: 85.96.125.xxx Tarih : 25.05.2005 00:20:22
ne zaman adam olacak bunlar biliyor musunuz ? takii böyle bir konferansın yapılmasına izin verilene kadar ancak izin verilmediğine göre bunlar adam olmaz, yaşanmışlığın üzerindeki kara bulutların dağlmasına izin vermezler bunlar çünkü bu kara bulutlar dağıldığı an bir resmi tarih çöker, yalanlar üzerine kurulu 90 yıllık bir tarih kendi öz bireylerden saklanıyor, bu tarihini aklamak isteyen tüm türk bireylerin insanlık hakkına tecavüzdür bu...