Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, halen sürmekte olan kafes soruşturmasıyla ilgili, bugüne dek ifade vermeye gönderilen askeri personel sayısının 29 olduğu belirtilerek, ''26 Kasım günü, son grupta ifade veren ve mahkeme kararıyla serbest bırakılan 3 subayın, savcılığın istemi üzerine, mahkeme kararıyla tutuklanmalarına karar verilmiştir'' denildi.
İşte Genelkurmay Başkanlığı'nın yaptığı açıklama:
1. Halen devam etmekte olan soruşturmayla ilgili olarak bazı basın yayın organlarında haberler ve yorumlara yer verildiği görülmektedir.
2. Söz konusu soruşturmaya İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 05 Kasım 2009 tarihinde başlanılmış ve olayın medyaya yansıdığı 19 Kasım 2009 tarihine kadar, 24 askeri personel ifade vermeye gönderilmiştir. Gerçek bu iken, olayın 19 Kasım 2009 günü medyaya servis edilmesinin nedenleri üzerinde düşünülmelidir. Müteakiben 20 Kasım 2009 tarihinde 5 askeri personel daha ifade vermeye çağrılmış, böylece bugüne kadar ifade vermeye gönderilen askeri personel sayısı 29 olmuştur.
3. İfadesi alınanların çoğu Savcılık tarafından serbest bırakılmıştır. Savcılık tarafından tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilenler de sevk edildikleri mahkeme tarafından serbest bırakılmışlardır. Sadece son gurupta ifade verdikten sonra mahkeme kararıyla serbest bırakılan 3 subayın, Savcılığın istemi üzerine 26 Kasım 2009 günü tutuklanmalarına karar verilmiştir.
4. Türk Silahlı Kuvvetleri, her fırsatta hukukun üstünlüğüne ve yargıya saygısını ifade etmiş, yargı kararını vermeden insanların peşinen suçlu ilan edilmelerinin evrensel hukuk kurallarına ve masumiyet karinesine aykırı olduğunu vurgulamıştır. Benzer hususlar Başbakanlık tarafından 29 Ekim 2009 ve 19 Kasım 2009 tarihlerinde yapılan açıklamalarda aynı şekilde yer almıştır.
5. Hal böyle iken, ortaya atılan her iddiayı peşinen doğru kabul eden ve bunu başkalarına da kabul ettirmeye çalışan bir zihniyetin mensupları, ısrarla yargı sürecini etkilemek ve soruşturma kapsamında adı geçen herkesi suçlu, her iddiayı doğru kabul eden bir gayret içine girmişlerdir.
6. 25 Kasım 2009 günü de, konunun farklı boyutlarla basında yer aldığı görülmüştür.
7. 26 Kasım 2009 günü ise son gurupta ifade veren ve mahkeme kararıyla serbest bırakılan 3 subayın, Savcılığın istemi üzerine mahkeme kararıyla tutuklanmalarına karar verilmiştir.
8. Türk Silahlı Kuvvetleri, adaletin er ya da geç, doğruyu ortaya çıkaracağına inanmaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Burda genel kurmay baskanimiz bence hata yapmaktadir.Dünyanin her yerinde en büyük mahkeme askeri mahkemelerdir.Iclerinde suc isleyen birileri varsa en büyük cezayi verirler.Genel kurmay baskanimiz kendi icinde suc isleyen birileri varsa neden sivil mahkemelerde yargilanmak icin izin veriyor.Burda bir hata yapilmaktadir.Böyle devam edilirse Askeri sir yani devlet sirri diye bir tabir kalmaz. Askerde olan herhangi bir sucu Asker savcular hakimler tarafindan yapilmasini temenni ederdim.Meshur bir tabir var kol kirilir yen icinde kalir.Askeri sir namus sirridir,Bunu en iyi bilen Askerdir saygilarimla.
bütün tsk mensublarinin bayramini kutlar hayirli gelecek saglanmasini temenni ederim.Ayrica Yanliz Türk milletininde bayramini kutlarim.Akp birliginin Allah cezasıı versin dilegiyle.Atalarimin Ruhu sad olsun.
bir ülkede olmassa olmaz tek kuvvet ordudur bazıları ordusu olmayan devletler var evet onların ordusu yok başka süper güçler tarafından korunmaktadırlar bu böyle olmak zorundadır peki ordu olmassa ne olur yaptığınız bütün mücadeleler terör eylemi olarak tarihe geçer yani kendinizi çoluğunuzu korumak istemeniz bile sizi terörist olarak ilan etmeleri için yeterlidir örneklere bakın son ırak savaşı başladığında ırak ordusu ve amerika arasındaki savaşta hep iki taraf vardı ırak ordusu ve amerika ve müttefikleri ırak ordusu kendi vatandaşının canını korumak istediği için kimse ona terörist diyemedi ama ne zaman ordu yok oldu amerikaya direnenlerin adı terörüst oldu bu afganistandada böyle filistinde de çeçenistanda da aynı şekilde demek ki sizin ordunuz yoksa mücadele etmek hakkınızda yok ya bir devletin mandasına girip sizi korumasını bekleyeceksiniz yada her tecavüze saldırıya eyvallah diyeceksiniz şimdi gelelim türkiyeye israil daha 3 sene önce ortadoğunun en güçlü ordusu türk ordusudur dedi ve onunla iyi geçinmeliyiz demek ki güçlü ordumuz var o yüzden 2 dünya savaşında felakete uğrayan insanlar arasında türk insanı yoktu ve böyle bir ordumuz varken biz türk halkı olarak ne yapmaya çalışıyoruz bu orduyu terörüst ilan edip yok mu edeceğiz ya da amerikanın ya da bir bir dinci diktanın emrine mi vereceğiz akıllı olalım ordumuz hakkında yapılan tüm yayınları boykot edelim hiç birine itibar etmeyelim bunları yazanların gazetelerini 1 milyon tıraja çıkarmayalım fakat aksini yapmakta ısrar edersek önümüzdeki on yıllar içinde ordusu olmayan bir avuç terörüsten başka bir şey olmayız